Mehmet KARADOĞAN Vefat etti

Mehmet KARADOĞAN Vefat etti

Mudurnu İlçesi Hızırfakı Mahallesinden  Mehmet KARADOĞAN ın Babası Mehmet KARADOĞAN Vefat etti.

 

Merhumun Cenazesi 3 Temmuz 2013 Cumartesi günü saat 09.00 da Hızırfakı mahallesindeki  evinden alınıp  Taşkesti , Gökören köyü Deveğen mahallesinde  saat 11.00 de Kılınacak Cenaze namazından sonra  köy mezarlığında toprağa verilecektir.

Merhuma Allah tan Rahmet Ailesine ve yakınlarına Baş sağlığı dileriz.

www.mudurnuhaber.com

 

Mehmet Aslan TOPÇUOĞLU Vefat etti

Mudurnu ilçesi Kaygana Mahallesinden  Kiremitçilerin Merhum Mustafa ve Fatma TOPÇUOĞLU nun Oğulları  Mehmet Aslan TOPÇUOĞLU vefat etti.

 

Hayriye Topcuoğlu’nun eşi, Serkan Günhan, Ozan Topcuoğlu’nun babaları; Mehmet Aslan TOPÇUOĞLU  Hak’kın rahmetine kavuşmuştur.

Merhumun Cenazesi bugün Siteler Camii’nde kılınacak cuma ve cenaze namazından sonra Çığırtkanlar Mezarlığı’na defnedilecektir.

 

Merhuma Allah tan Rahmet Ailesine ve yakınlarına Baş sağlığı dileriz.

www.mudurnuhaber.com

Fatma KARAKULLUKÇU Vefat etti

Mudurnu ilçesi Esnaflarımızdan Lastikçi Mehmet DERELİ ve Mudurnu Yatılı Ortaokul Müdürü Cemali ÖZLÜ nün Kayınvalidesi Taşkesti Ilıca Köyünden  Fatma KARAKULLUKÇU vefat etti.

 

Merhumenin cenazesi 1 Ağustos Perşembe günü bu gün saat 10.00 Ilıca köyünde kılınacak Cenaze namazından sonra Köy mezarlığında toprağa verilecektir.

Merhumeye Allah tan Rahmet Ailesine ve yakınlarına Baş sağlığı dileriz.

www.mudurnuhaber.com

 

Baş sağlığı mesajları için  Mehmet DERELİ :0 542  2918265

MUDURNU’DA EMLAKÇILIK KURSU AÇILACAK

 

MUDURNU’DA EMLAKÇILIK KURSU AÇILACAK

Emlakçılığın cazip bir meslek haline gelmesi, sektöre donanımlı şekilde girmek isteyen gençleri de arayışa itiyor. Ülke genelinde bu alanda açılan çeşitli kurslar var. Mudurnu  ilçesinde  son yıllarda  Termal Turizm  yatırımlarının artması ile birlikte  gelecek yıllarda Emlakçılık gençlerin ekmek kapısı haline gelecek.

EMLAKÇILIK TA DEVİR DEĞİŞİYOR

Emlakçılık ta artık ‘bir masa bur kasa’ anlayışı tarihe karışıyor. Eskiden bir dükkan kiralayıp, içine bir masa bir kasa atan ve cama astıkları satılık veya kiralık ilanları ile müşteri bekleyen emlakçıların yerine artık donanımlı emlakçılar yetişiyor. Türkiye’de üniversiteler bünyesindeki emlakçılık yüksek okullarından mezun olan gençlerin iş bulma sorunu yok. Öyle ki; İTO’nun, Emlakçılar Odası’nın veya özel kurslardan mezun olan gençler de işsiz kalmıyor.

MUDURNU’DA EMLAKÇILIK

Mudurnu Haber sitemiz organizesi ile  Mudurnu Halk Eğitim Merkezi  tarafından ücretsiz olarak emlak komisyonculuğu sınıfı açılması için  çalışmalar başladı. Mudurnu ilçesinde EMLAKÇILIK yapmak isteyen Bay, Bayan tüm girişimciler isimlerini Mudurnu Fotoğrafçılık  Seyrancık Mah. Demirciler cad. No:17 adresine yazdırabilirler. Kurs toplam saati 120 saatten oluşmakta olup, Kurs sonunda Kurs bitirme Sertifikası verilecek ve bu sertifika ile  Emlak danışmanlığı yaparak ciddi anlamda ek gelirler elde edebilirsiniz.

Konu hakkında  detaylı bilgi almak ve  ön  başvuru için Aydın ÖZPELİT 0535 735 91 64 Nolu telefondan irtibat kurulabilir.

Kurs 12 Kişi ve üzeri  sınıflar halinde açılacaktır.

 

www.mudurnuhaber.com

 

 

Öğrenci velilerine İFTAR yemeği

Öğrenci velilerine İFTAR yemeği

Mudurnu ilçesinde  faaliyet gösteren Halk Eğitime bağlı Etüt merkezi olarak Mudurnu ‘da Öğrenci velileri ile iftar yemeğinde bir araya gelindi.İFTAR programına yaklaşık 450 kişi katıldı.

Yemekte  Etüt Merkezi sorumlusu Mehmet ÖZGAN bir konuşma yaparak  Öğrenci velilerine Etüt Merkezinin açılışından bu yana yaklaşık 1500 öğrenciye eğitim verdiklerini ve bu öğrencilerin içinden Fen, Anadolu,Sağlık,Sosyal Bilimler bölümlerine öğrenci kazandırdıklarını ifade etti.

ÖZGAN, bu başarı ve güzelliklerin Mudurnulu  İş adamlarının, Esnaflarının, Öğretmenlerin ve Öğrenci velilerin destek ve çabaları sayesinde oluştuğunu ifade ederek katkıda bulunanlara minnettarız dedi.

ÖZGAN,  bu yıl yapılan SBS sınavında Etüt merkezimiz öğrencilerinden Sena İMREN  Mudurnu ilçesinde 1. liği ve  Bolu  ilinde ise   il 29. su olarak bizi gururlandırdı.

Mehmet ÖZGAN, eğitimde  önümüzdeki yıllarda başarı tavanının daha yukarılara çıkartılması ve gençlerin daha güzel yetişmesi adına   daha çok gayret göstermemiz gerektiğini  ifade ederek İftar programına katılanlara  teşekkür etti.

 Foto: Cemal MEMİŞ  Haber: Aydın ÖZPELİT

www.mudurnuhaber.com

 

MUDURNU AK PARTİ DEN İFTAR PROGRAMI

MUDURNU AK PARTİ DEN İFTAR PROGRAMI

Mudurnu AK Parti ilçe Başkanlığı tarafından organize edilen İFTAR yemeğine çok sayıda davetli katıldı.

İftar öncesinde Mudurnu  Esnaflarını dolaşan  AK Parti Bolu Milletvekili Ali ERCOŞKUN ve beraberindekiler, daha sonra  İPEKYOLU  Restaurant ta  partilileri, Muhtarlar ve vatandaşlar ile birlikte İFTAR yemeğini yedi.

İftar programından sonra Mudurnu Yıldırım Beyazıt camiinde Teravih namazını kılan  topluluk, Çınaraltı Aile Çay bahçesinde   sohbet etti.

Aile Çay bahçesindeki sohbet esnasında Mudurnu AK Parti ilçe başkanı Ahmet UZUN, katılımlarından  ve desteklerinden dolayı  İFTAR programında emeği geçenler adına  herkese teşekkür ederim dedi.

 

Partilileri ile sohbet eden  AK Parti Bolu Milletvekili Ali ERÇOŞKUN   Mudurnu’da  gördüğü manzara karşısında Allah birlik ve beraberliğimizi bozdurmasın dedi ve   Partilileri tarafından  uğurlanarak Mudurnu dan ayrıldı.

www.mudurnuhaber.com

Arif OKUMUŞ Vefat etti

Arif OKUMUŞ Vefat etti

Mudurnu ilçesi CUMA Köyü Muhtarı Mustafa OKUMUŞ un Babası Arif OKUMUŞ Vefat etti.

 

Merhumun Cenazesi 28 Temmuz 2013 Pazar günü  CUMA  Köyünde öğle namazı öncesi Mevlidi şerif okunacak, öğle ve Cenaze namazına müteakip Köy mezarlığında toprağa verilecektir.

 

Merhuma Allah tan rahmet ailesine ve yakınlarına Baş sağlığı dileriz.

www.mudurnuhaber.com

 

Samat Köyünde Balya Makinesine bağlı Traktör yandı

Samat  Köyünde Balya Makinesine bağlı Traktör yandı

Mudurnu İlçesi Samat Köyünde,  Biçilmiş  tarladaki anızları toplamak ve Balya  yapmak için Tarlaya giren  Balya Makinesi aniden alev aldı.

Yangına ilk müdahaleyi yapmak için  Köylüler seferber oldu.  Mudurnu ilçesinden  İtfaiye ekipleri Samat köyüne hareket etti. Mudurnu orman işletmesine ait İtfaiye ekipleri  Yangına müdahale için olay yerine vararak yanan Traktörü soğutma ve etrafa  alevlerin sıçraması için su sıktı.

 

Edinilen bilgiye göre,Balya Makinesi bağlı Traktör  tarlaya Balya  yapmak için girdiği esnada aniden alev aldı, gövdeden alev alan Traktör olduğu yerde cayır, cayır yanarken arkasında bağlı bulunan Balya Makinesi yangından kurtarıldı.

 

Samat Köyünden Rasim ÖZDEMİR e ait ekili alanda Balya yapmak için  Tarlaya giren  Traktör ve Balya makinasının tutuşması sonucunda Traktör tamamen yanarken, Tarladaki hasatta  az bir zararın olduğu belirtildi.

Güncelleme 20.05

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu ya yeni Kaymakam

 

Mudurnu ilçesine ÇATAK Kaymakamı  Kerem Süleyman YÜKSEL atandı.

1977 yılında İstanbul’ da doğdu. İlk, Orta ve Lise öğrenimini İstanbul’ da tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünden 2002 yılında mezun oldu. 2004 yılında askerlik görevini tamamladıktan sonra 2005 yılında açılan Kaymakam Adaylığı Sınavıyla 93. Dönem Çorum Kaymakam Adayı olarak  Mülki İdare Amirliği mesleğine girdi. Sırasıyla; İl stajını Çorum Valiliğinde, Teftiş stajını Giresun İli Piraziz İlçesi ve Giresun İl Özel İdaresi Genel Sekreterliğinde, Kaymakam Refikliği stajını Çorum İli Alaca İlçesinde, Kaymakam Vekaleti stajını Kastamonu İli Daday İlçesinde tamamladıktan sonra dört ay süreyle Ankara’ da İngilizce yabancı dil eğitimi aldı. Ekim 2007 tarihinden itibaren bir yıl süreyle İngiltere’ nin Manchester Üniversitesi’ nde yabancı dil ve Kamu Yönetimi eğitimi aldı. 6 Ekim 2008 tarihinde altı hafta süreyle Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü’ nde 41. Dönem “Kamu Diplomasisi Kursu’ ndan mezun olduktan sonra, 17 Kasım 2008 tarihinde İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı’ nda dört ay süreyle “Kaymakamlık Kursu’ na katıldı. 02/03/2009 tarihinde Yenifakılı İlçesinde görevine başladıktan sonra, 03/04/2009 tarihinde üçlü kararname ile Yenifakılı ilçesine asil Kaymakam olarak atandı. 29/08/2011 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren üçlü kararnameyle Aydıntepe İlçesine, 07/08/2012 tarih ve 28377 sayılı Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren kararnameyle ise Çatak İlçe Kaymakamı olarak atandı. Kaymakamımız iyi derecede İngilizce bilmektedir. Evli ve bir çocuk babasıdır.

 

www.mudurnuhaber.com

Siyasiler İFTAR da bir araya geldi

Siyasiler İFTAR da bir araya geldi

Mudurnu  Esnaf Kefalet Kooperatifi ve Motorlu Taşıyıcılar Kooperatiflerince  İftar yemeği tertiplendi.

 

 MEVLİT PROGRAMI

İftar öncesinde Ahirete intikal etmiş üyeler için bir Mevlit Programı düzenlendi. Programda Mudurnu lu İmamlar Mudurnu Belediye Düğün salonunda  Mevlidi Şerif ve Kur anı Kerim okudu.

   SİYASİLER BİRLİKTE DUA ETTİLER

Mevlit programı sonunda  Belediye Düğün salonu önünde  Akp, Chp ve Mhp li siyasiler birlikte dua etti.Programa CHP Bolu Milletvekili Tanju ÖZCAN da katıldı.

Mevlit programı sonrasında Belediye Düğün salonunda İFTAR yemeği verildi.

www.mudurnuhaber.com

Nalıncı Baba’nın ibretlik kıssası!

Nalıncı Baba’nın ibretlik kıssası!

Türbesi Unkapanı’nda bulunan Nalıncı Baba’nın ibretlik kıssasını bilir misiniz? Onu bizzat Padişah yıkayıp defnetmiştir.

 

Baba adı ile bilinir. Asıl adı Muhammed Mimi Efendi’dir. Bergamalıdır. 1592 yılında vefat etti.
Cenaze hizmetlerini bizzat padişah gördü. Kabri üzerine bir kubbe, içine bir çeşme koydurdu. Dahası bir tekke ile yaşattı adını. Türbesi Unkapanı’nda, Cibali Tütün Fabrikası’nın arkasında, Harabzade Camii karşısındadır.

 

İşte o Nalıncı Baba’nın ibretlik kıssası;

 

nalıncı-babaSultan Murat Han, o gün bir hoştur. Telaşeli görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vazgeçer. Neşe ile üzüntü arasında gidip gelmektedir. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar:

 

Sultan Murat Han tarafından yaptırılan türbe Unkapanı’nda bulunuyor.
– Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var?

– Akşam garip bir rüya gördüm.

– Hayırdır inşallah?

– İnşallah hayrolur, öğreneceğiz.

– Nasıl yani?

– Hazırlan, dışarı çıkıyoruz.

Padişah ve vezir, derviş kılığında çıkarlar yola. Görünen o ki padişah hâlâ gördüğü rüyanın tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir. Seri, kararlı adımlarla Beyazıt’a çıkar, döner Vefa’ya, Zeyrek’ten aşağılara sallanır. Unkapanı civarında soluklanır. Etrafına daha bir dikkatle bakınır

NALINCI BABA TÜRBESİ Sultan Murat Han tarafından yaptırılan türbe Unkapanı'nda bulunuyor.

NALINCI BABA TÜRBESİ
Sultan Murat Han tarafından yaptırılan türbe Unkapanı’nda bulunuyor.

MAHALLELİNİN ÖFKESİ

 

İşte tam o sırada gözüne yerde yatan bir ceset ilişir. Hemen sorar:

– Kimdir bu?

Ahali:

– Aman hocam hiç bulaşma, derler. Ayyaşın, serhoşun biri işte!..

– Nerden biliyorsunuz?

– Müsaade et de bilelim yani. Kırk yıllık komşumuz!
AYYAŞ VE MİMLİ KADIN DÜŞKÜNÜ
Bir başkası tafsilata girer:

– Biliyor musunuz, der. Aslında iyi sanatkârdır. Azaplar Çarşısı’nda çalışır. Nalının hasını yapar… Ancak kazandıklarını içkiye, fuhşa harcar. Hem şişe şişe şarap taşır evine, hem de nerede mimli bir kadın varsa takar peşine.

Hele yaşlının biri çok öfkelidir:

– İsterseniz komşulara sorun, der. Sorun bakalım onu bir cemaatte gören olmuş mu?

Hâsılı, mahalleli döner ardını gider. Tam vezir de toparlanıyordur ki padişah merakla sorar:

– Hayırdır, sen nereye?

– Bilmem, bu adamdan uzak durmak istersiniz sandım.

– Millet bu, çeker gider. Kimseye bir şey diyemem… Ama biz gidemeyiz; adam ne olursa olsun bizim teb’amızdır. Defin işini halletmek gerek.

Bir nurdur aydınlanır alnında
CENAZEYİ BİZ KALDIRALIM
Vezir hemen bir çare önerir:

– İyi ya, saraydan birkaç hoca yollar kurtuluruz vebalden.

– Olmaz, rüyadaki hikmeti çözemedik daha.

– Doğru ya! Peki, ne yapmamı emir buyurursunuz?

– Dervişliğe devam edeceğiz bir süre daha! Naaşı kaldırmalıyız en azından.

– Aman efendim, nasıl kaldırırız?

– Basbayağı kaldırırız işte.

– Yapmayın etmeyin sultanım, bunun yıkanması paklanması var. Tekfini, telkini…

– Merak etme ben beceririm. Ama önce bir gasilhane bulmalıyız.

– Şurada bir mahalle mescidi var, ama…

– Olmaz, vefat eden sen olsaydın nereden kalkmak isterdin?

– Ne bileyim, Ayasofya’dan, Süleymaniye’den, en azından Fatih Camii’nden…

– Ayasofya ile Süleymaniye’de devlet erkânı çoktur. Orada bizi tanıyanlar çıkar. Ama Fatih Camii’ni iyi dedin. Hadi yüklenelim…
PADİŞAH NAAŞI YIKAR KEFENLER
Ve gelirler camiye. Vezir sağa sola koşturur, kefen tabut bulur. Padişah, bakır kazanları vurur ocağa… Usulü erkânınca bir güzel yıkarlar ki naaş ayan beyan güzelleşir sanki. Bir nurdur aydınlanır alnında. Yüzünde bir beşâşet hâsıl olur. Hem manalı bir tebessüm okunur dudaklarında. Padişahın da, vezirin de kanı ısınmıştır bu adama. Meçhul nalıncıyı kefenler, tabutlar, musalla taşına yatırırlar. Ama namaz vaktine de bir hayli vardır. Bir ara vezir, sıkıntılı sıkıntılı yaklaşır ve:

– Sultanım, der. Yanlış yapıyoruz galiba…

– Neden, ne yaptık ki?

– Heyecana kapıldık, sorup soruşturmadan buraya getirdik cenazeyi. Kim bilir belki hanımı vardır, belki de yetimleri?

– Doğru dedin. Öyleyse sen başını bekle, ben mahalleyi dolanıp geleyim.

Vezir cüzüne, tespihine döner, padişah garip maceranın başladığı noktaya koşar. Nitekim sorar soruşturur. Nalıncının evini bulur. Kapıyı yaşlı bir kadın açar. Hadiseyi metanetle dinler. Sanki bu vefatı bekler gibidir.

– Hakkını helal et evladım, der. Belli ki çok yorulmuşsun. Sonra eşiğe çöker, ellerini yumruk yapar, şakaklarına dayar. Neden sonra silkinip konuşmaya başlar:

– Biliyor musun oğlum? diye dertli dertli söylenir… Bizim efendi bir âlemdi, vesselam… Akşamlara kadar nalın yapardı. Ama birinin elinde şarap şişesi görmesin; elindekini avucundakini verir satın alırdı. Sonra getirip dökerdi helaya!

– Niye?

– Ümmet-i Muhammed içmesin diye…

– Fesübhânallah!..

– Sonra, malum kadınların ücretlerini öder, eve getirirdi. Ben sizin zamanınızı satın aldım mı, aldım, derdi. Öyleyse şimdi dinleyin bakalım… O çeker gider, ben menkıbeler anlatırdım onlara.. Mızraklı İlmihal, Hüccet-i İslam okurdum…

– Allah Allah! Millet ne sanıyor hâlbuki…

Padişahın işi ne?

– Milletin ne sandığı umurunda değildi. Hoş, o hep uzak mescitlere giderdi. Öyle bir imamın arkasında durmalı ki, derdi; tekbir alırken Kâbe’yi görmeli…

– Öyle imam kaç tane kaldı şimdi?

– İşte bu yüzden Nişancı’ya, Sofulara uzanırdı ya… Hatta bir gün:

– Bak efendi, dedim. Sen böyle böyle yapıyorsun ama komşular kötü belleyecek. İnan cenazen kalacak ortada…

– Ne dedi peki?

– Kimseye zahmetim olmasın, deyip mezarını kendi kazdı bahçeye. Ama ben üsteledim. İş mezarla bitiyor mu, dedim. Seni kim yıkasın, kim kaldırsın?

– Merak ettim şimdi cevabını!

– Önce uzun uzun güldü, sonra;

– Allah büyüktür hatun, dedi. Hem padişahın işi ne?

Kaynak: Çiftlik Dergisi www.ciftlikdergisi.com.tr

www.mudurnuhaber.com

Amerikalı Akademisyenler Taşkesti de Deprem Kampı Yapıyor

Amerika’da öğrenim gören öğrenciler ve beraberindeki akademisyenler, Türkiye’deki fay hatları hakkında inceleme yapmak için 25 kişilik grupla Bolu’ya geldi.

 

Amerika’da öğrenim gören öğrenciler ve beraberindeki akademisyenler,Türkiye‘deki fay hatları hakkında inceleme yapmak için 25 kişilik grupla Bolu‘ya geldi.

Amerika’da yer bilimi eğitimi alan ve mezun olabilmek için arazi kampı stajı yapmaları gereken yabancı öğrenciler, 25 kişilik ekiple Bolu‘ya geldi. Mudurnuilçesi Taşkesti beldesinde bulunan kampa giden yabancı öğrenciler ve akademisyenler, burada Bolu İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü’ne bağlı Deprem Eğitim ve Araştırma Merkezi’nde çalışmalar yapıyor. AFAD başkanlığınca temin edilen kampta kalan öğrenciler, daha önceden özenle planlanmış küçük projeler üzerindeki çalışmalarını Prof. Nuri Uzunlar, Prof. Colin Paterson, Prof. Alvis Lisenbee ve Dr. Zeynep Öner öncülüğünde gerçekleştiriyor.

Bolu İl AFAD Müdürü Hasan Erdoğan ve personeli, yıllardan beri devam eden kamp çalışmalarını yakından takip ederek sık sık hocalar ve öğrencilerle bir araya geliyor. Yabancı öğrencilerle bir arada olmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Erdoğan, “Ülkemiz doğal çeşitlilikleriyle her daim dikkat çeken ve merak edilen bir yer olmuştur.

Amerika’da öğrenim gören öğrencilerin ülkemizi tercih etmesi bizi sevindiriyor. Senelerdir fikir alışverişinde bulunduğumuz değerli hocalarımızın öncülüğünde yürütülen bu çalışmalara destek olduğumuz için çok memnunum. Müdürlüğümüzde görevli personelimizden kampa giden ve çalışmalara katılanlar oldu. Halkımızın farklı kültürlerle tanışması da diğer bir kazancımız. Bizler kamp çalışmalarının devamı için her türlü desteği vermeye hazırız” diye konuştu.

İHA

 

TOKİ Yanında satılık Parsel

TOKİ Yanında satılık Parsel

Mudurnu ilçesi 2. TOKİ KONUTLARI  yanında Tevfik  MADENCİ ye ait  508 Metrekare Parsel satılıktır.

Parsele ait tüm izinler alınmış olup, inşaat yapımına hazırdır. Parsel Tek tapulu olup karşılıklı Pazarlık sonrasında Tapu hemen verilecektir.

 

Daha detaylı bilgi için: 0 534 528 05 86 Nolu telefonu arayabilirsiniz.

www.mudurnuhaber.com

 

 

MUDURNULU ŞEYH MEHMED TULÛÎ’NİN SEGÂH DURAK’I

http://www.youtube.com/watch?v=E9cJSxAjeXc

 

MUDURNULU ŞEYH MEHMED TULÛÎ’NİN SEGÂH DURAK’I

www.mudurnuhaber.com arşivinde bulunan bazı yazılarımızda Halvetî şeyhi Mehmed Tulûî’nin besteciliğinden söz etmiş, kısaca şunları aktarmıştık:

 

     “ Önceki yazımızda hayatından söz ettiğimiz Mudurnulu Halvetî şeyhi Mehmed Tulûî’nin kültür ve medeniyetimizin önde gelen san’atlarında da başarılı bir şahsiyet olduğu anlaşılmıştır. Tulûî, icâzet sahibi yetişkin bir hattât olduğu gibi, dinî musikimizin yüksek düzeyli san’at ürünlerinden durak formunda eserler vermiş bir bestecidir.

 BESTEKÂRLIĞI

Saadettin Nüzhet Ergun,  Mehmed Tulûî’nin bestelediği bir durakın elde olduğunu, bu eserin onun üstâd bir bestekâr olduğunu gösterdiğini kaydetmiştir.”

 

DURAK

Mevlevîlik dışındaki tarikatlerin hemen hepsinde zikrin birinci bölümünü teşkil eden ‘kelime-i tevhid’den sonra “ism-i celâl” zikrine geçmeden önce verilen arada bir veya iki zâkir tarafından okunan, serbest olarak bestelenmiş Türkçe manzumelere durak denir.[1]

Mudurnulu Halvetî şeyhi Mehmed Tulûî(ö1757), Yûnus Emre hz.lerinin “Ben bende buldum çün Hakk’ı şekk ü gümân nemdür benüm” sözleriyle başlayan şiirini durak formunda ve segâh makamında bestelemiştir. Duraklarda şiirin bir veya iki kıtası okunmaktadır. Biz Yûnus Dîvanındaki özgün haliyle şiirin tamamını aktarmayı uygun bulduk.

 

ŞİİRİN TAMAMI

Ben bende buldum çün Hakk’ı şekk ü gümân nemdür benüm

Ben dost yüzin görmez isem bu gözlerüm nemdür benüm

 

Gelsün münâcât eyleyen doksan bin hâcât söyleyen

Taşra ‘ibâdet eyleyen görsün ki dost nemdür benüm

 

Mûsî olup Tûr’a çıkam nûr oluban gözden bakam

Söz oluban dilden çıkam sûr u nagâm nemdür benüm

 

Mûsî varır Tûr’a çıkar anda varur nûra bakar

Dosttan gayrı zerre kadar bu gözlerüm görmez benüm

 

Uş ben beni cem’ eyledüm ol dosta imân eyledüm

Birliğine kıldum kâmet riyâ  tâ’at nemdür benüm

 

Ol dost bana ümmî demiş hem adumı Yûnus komış

Dilüm şeker gövdem kamış bu söyleyen nemdür benüm

 

Ümmî benem Yûnus benem dokuz atam dörtdür anam

Aşk odına düşüp yanam sûk u bâzâr nemdür benüm[2]

 

Yûnus Emre

 

ESERİN İKİ AYRI İCRÂSI

TRT Repertuarında 7590 numara ile kayıtlı olan eserin notası mevcut değildir. Ancak meşk yoluyla günümüze taşınmış ve kayda alınmış olduğunu tespit ettik. Şiirin icrâ edilen kısmı:

Beste : Şeyh Mehmed Tulûî Efendi (Ö.1757)

Söz: Yûnus Emre Hz.retleri

Ben bende buldum çün Hakk’ı
Şekk ü gümân nemdir benim
Ben dost yüzün görmez isem
Bu gözlerim nemdir benim
Yûnus benem ümmî benem
Dokuz atam dörttür ânem
Aşk oduna düşüp yanem
Suk u pazar nemdir benim

Bu eserin iki ayrı icrâsını alttaki linklerden dinleyebilirsiniz.
1)Merhûm üstâd Hâfız  Kânî Karaca tarafından:

http://www.youtube.com/watch?v=E9cJSxAjeXc

2)Sanatçı Ahmet Erdoğdular tarafından:

http://www.youtube.com/watch?v=lfQOSS7CikU

Ramazan ayınızı tebrik ederim. Saygılarımla…

Hakkı Duran


[1] Nuri Özcan, “DURAK” maddesi, TDVİA, Cilt 10, İstanbul 1994,  s.4.

[2] Yunus Emre Dîvânı, haz: Dr.Mustafa Tatcı,Akçağ yayınları, 2.baskı, 1998-Ankara, s.181.

 

Ramazan Ayı ve Mudurnu

Ramazan  Ayı ve Mudurnu

Mudurnu ilçesi bilindiği gibi Bolunun en eski yerleşim yerlerindendir. İlçede yaşayan vatandaşların çoğu ata dan, dede den  gelen  örf ve adetleri yaşatmaya çalışır.

Sessiz sakin bir  ilçe olan Mudurnu, Ramazan ayı nın gelmesi ile birlikte sessizliğine bir sessizlik daha katar. Bu yıl Havaların sıcak olmasından dolayı vatandaşlar çarşı pazar fazla dolaşmamaya gayret gösteriyor. Mudurnu köylerinde ise, durum biraz farklı, köylerdeki vatandaşlar  bir yandan tarlalarında yetişen meyve ve sebzeleri toplarken diğer yandan bölgede yetişen Buğday , Arpa gibi mahsullerin biçimine hazırlanıyorlar.

 

Nerede o eski zamanlar…

Evet, yaşı 70 i geçerek 80 e doğru yaklaşanlar, gözlüklerin üzerinden olan biteni kolaçan ederek, nerde o eski günler, teknoloji ne ilerledi beeee, diyerek iç geçiriyorlar. Onlar 1930 lu yıllarda Evin ortasında ateş yanacakmış dendiğinde Allah korusun, nasıl olacak o iş diye birbirine sorarlarmış. Ama şimdi bakıyorsunuz, Evin içinde Ateş Soba da yandıktan sonra, evin dışında yanıp evin içini ısıtan Kaloriferi gördüler. Daha sonra ise Güneş enerjisinden ısınan  ve evin her yerinden  24 saat sıcak su akan bir sistemi gördüler. Aylarca Harmanlarda 1-3   1-5 mahsulü  işleyerek buğdayı su değirmenlerinde günler bekledikten sonra Un yaparak Ekmek ürettiler. Şimdi  ise gelinen son teknoloji ile bu saydıklarımızın hepsi neredeyse saatlik işler haline geldi. Yüzlerce dönüm arazi üzerinde bulunan Arpa , Buğday ve benzeri ürünler Döver biçerler vasıtası ile aynı   gün ambarınıza giriyor.  Evet, nerde o eski günler.

 Yıllar öncesi Ramazan lar…

Yıllar öncesi Ramazan aylarında çeşitli etkinlikler yapılırmış. Tabiî ki o zamanlar Tv , internet, Cep telefonu olmamasından dolayı geceler daha bir uzun  bir o kadar gündüzlerde  farklı uğraşlar ile geçermiş. Hele hele , Mudurnu gibi küçük yerleşim yerlerinde Ramazan aylarında insanlarda birlik ve beraberlik en üst katlara çıkar ve insanlar çeşitli şakalar ile bu ayların feyzini yaşarlarmış. Bunlardan bir tanesi, Oruç tutmayan komşuyu  Bayram sabahı  Köy meydanında  Ekmek Teknesinin altına sokarlar veya  su dolu oluğa atarlarmış, bunu yapmalarının sebebi ise başkalarına örnek olması  açısından yapılırmış.

Gelelim şimdilere, maalesef artık toplum o şekilde bozulmaya yön tutmuş ki, artık  Ramazan ayı nın geldiği neredeyse anlaşılmayacak derecelere gelmek üzere, sokaklarda açık  Lokanta ve kahvehaneler, sokaklarda rahatlıkla sigara içebilen insanlara, toplum herhangi bir tepki vermez olmuş.  Bununda adını çağdaşlık koymuşlar.

Hayırlı ramazanlar. Allah ibadetlerimi Kabul ve Makbul eylesin.

Aydın ÖZPELİT

MUDURNU

e-mail:aydinozpelit@mudurnu.com

www.mudurnuhaber.com