BEYAZ ET FESTİVALİ VE BOLU

BEYAZ ET FESTİVALİ VE BOLU

Aylar öncesinden Bolu nun tanıtımının yapılması için düzenlenmeye çalışılan Bolu Beyaz Et Festivali ni geride bıraktık.

Beyaz Et Festivali bir taraftan çok fazla heyecan ile yapmak isteyenler var iken, her zaman olduğu gibi diğer yandan da şiddetle yapılmaması yönünde çalışanlar yine vardı.

Anlaması çok zor bir durum, neden Bolu nun tanıtılmaması için bu kadar çaba sarf ediliyor ki!  Arkadaşlar, Aynı çabanın daha azını Bolu nun tanıtılması için harcasalar daha faydalı olurlar diye düşünüyorum.

BOLU BEYAZ ET Festivali beklenenin altında bir ziyaretçi ve etkinlik ile bitti. Festival’e ramak kala, Afyon ilimizdeki Patlama ve Şehitlerimizin acı haberleri üzerine hemen insanlar tepkiler vermeye ve birileride hazır bu fırsat deyip siyaset yapmaya başladı. Bu gibi durumlardan faydalanarak siyaset yapmak artık Türkiye de alışıla gelmiş bir politika oldu.

BOLU BEYAZ ET Festivali için bir Festival Komitesi kurulmalıdır. EVET Komite vardır, fakat o kadar paralar harcanmasına ve sanatçılar gelmesine rağmen tam bir organizenin yapılamadığı görünüyor. Festival Komitesi içersinde her kesimden insanların mutlaka olması ve Komite içersinde üst gurubun alt gurupları yönlendirmesi ile birlikte aylar öncesinden hatta ve hatta şimdiden çalışmalar yapılmalıdır.

Festivalin 6. yılında ilçelerden gelen tanıtım reyonlarının yeterince olmadığı ve ANIT park ın içine sıkıştırıldığı gözlendi. Festival etkinliklerinde mutlaka BASIN ve YAYIN kuruluşlarından arkadaşlarımız katkıda bulunmalı ve Organizasyonlarda yer almalıdır.  Böylelikle olaya daha sıkı sarılınmış olur.

Festival Programında Bolu Beyaz Et üreticileri daha profesyonelce hazırlanmalı ve daha zengin sunumlar yapılarak vatandaşların ilgisi çekilerek, yerel ve ulusal Medya ya çıkacak haberler ile daha fazla Bolu tanıtılmalıdır. Bolu dan  kazanım sağlayan her kes, her Esnaf bu Festivalin bir yerlerinden mutlaka tutmalıdır, artık bu Festival Bolu nun ve Boluluların Festivalidir.

7. Beyaz Et Festivalinde buluşmak umudu ile…….

Saygılarımla

Aydın ÖZPELİT

www.mudurnuhaber.com

 

YÜKSEKOKULDA KAYITLAR SONA ERDİ

YÜKSEKOKULDA KAYITLAR SONA ERDİ

A.İ.B.Ü Mudurnu Süreyya Astarcı Meslek Yüksekokulu’nda yeni öğretim yılı kayıtları sona erdi.

 

YGS ve LYS sınavlarından yeterli puanı alan öğrenciler tercih yaptıktan sonra kayıtlarını yaptırdılar. Aileleri ile birlikte Mudurnu ilçesine gelen öğrenciler daha sonra YURTKUR Hacı Mehmet ASTARCI öğrenci yurduna kayıt yaptırdı.

 

 Bu yıl Mimari Restorasyon Programının da açılması ile 6 programa kavuşan yüksekokula 129 yeni öğrenci kayıt yaptırdı.

 Ek kontenjan kılavuzunda da Orman ve Orman ürünleri programının da gelmesi ile okul toplam mevcudunun 400 e ulaşması bekleniyor.

Öğrenci sayısının artması ile YURTKUR’da yeni odaların açılması ile ilgili tadilat çalışmaları devam ediyor. 24 Eylül Pazartesi günü Yeni Öğretim yılı ile Öğrenciler derslere başlayacak.

Haber&Foto : Özgür KOCABAY www.mudurnuhaber.com

 

MUDURNU YA BİR OTO VE HALI YIKAMA DAHA

Mudurnu ilçesinde Oto ve Halı Yıkama işi yapan 2 iş yerinden sonra bir iş yeri daha hizmete açıldı.

Mudurnu Girişinde Yarışkaşı Otel yanında Cebecioğlu Petrol  içinde İsmail DURSUN ve  Mehmet ÇALIŞKAN tarafından açılan iş yeri hizmete girdi.

İş yeri sahiplerinden İsmail DURSUN iş yerimizi faaliyete açtık, en iyi hizmeti vermek için gayret sarfedeceğiz diye konuştu.

www.mudurnuhaber.com

MUDURNU BURUŞ’U

MUDURNU BURUŞ’U

Bolu nun Mudurnu ilçesinde hemen, hemen Her evde yapılan geleneksel bir damak tadıdır BURUŞ.

Buruş, Mudurnu ve yöresinde çok bilinen bir lezzettir, Erikler toplanıp, ortalarından çizikler atılarak, evin veya kolayca erişilebilecek ve güneş gören bir yerde kurumaya bırakılır. Güneş ten kuruyan erikler orta halli kurumaya başladığında BURUŞ ur ve Mudurnu Halk dilindeki yerini alır.

Daha sonra bu üründen Komposto yapılır ve kavanozlarda saklanır. Özel bir Lezzet ve bol enerji ürünü olan Buruş Kompostosu Mudurnu Keşli,Cevizli ve Tereyağlı Makarna ile tüketilmesi tavsiye olunur. Afiyet olsun.

www.mudurnuhaber.com

MUDURNU YÖRESEL ÜRÜNLERİNİ İNTERNETTEN SİPARİŞ VEREBİLİRSİNİZ www.mudurnumarket.com  www.mudurnuorganik.com  

Mudurnu nun Çubuk Şekeri

Bolu nun Mudurnu ilçesinde faaliyet gösteren Arbil Helvacılık Atilla ÖZBEK in Bayramlar için özel ürettiği MUDURNU ÇUBUK Helva bu bayramda evlerdeki yerini aldı.

Mudurnu Merkez mağaza ve Fabrika satış mağazasında satışa sunulan MUDURNU ÇUBUK Helva nın  kendine has bir özellik ve tadı ile belli bir müşterisi bulunuyor.

Dini Bayramlardan bir gün önce Arife günü üretilen MUDURNU ÇUBUK HELVA aynı gün içersinde alıcı ile buluşturuluyor ve Bayram süresince Evlerde ikram ediliyor.

MUDURNU ÇUBUK HELVASI nı almanız için daha önceden sipariş vermeniz veya o gün içinde almanız gerekiyor, çünkü bu ürün Bayramlara özel bir ürün olduğu için, Bayramlar haricinde üretilmiyor.

www.mudurnuhaber.com

KADİR GECEMİZ MÜBAREK OLSUN

BİSMİLLAHİ’R-RAHMANİ’R-RAHîM

اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ الْعَالمَِينَ. وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلىَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ

Ey talihsizlerin sığınağı, Ey âcizlerin güç kaynağı, Ey dertlilerin tabibi, Ey yolda kalmışların yol göstereni!, Ey çaresizler çaresi! ve Ey her duada bulunana icabet eden ululuk tahtının Sultanı!

İçinde bulunduğumuz bu Kadir Gecesi hürmetine bizleri affeyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri ufku, inancı ve davranışlarıyla tam bir ruh ve mana kahramanı eyle! Derinlik ve zenginliğimizi bilgi ve müktesebatımızla birlikte gönül zenginliği, ruh saffeti ve hakka kurbetimiz itibarıyla yap Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri, kalbi ve ruhi hayata programlı, maddi manevi bütün kirlerden uzak durmaya kararlı, cismani ve bedeni isteklere karşı her zaman teyakkuzda, Kin, nefret, hırs, hased, bencillik ve şehvet gibi hastalıklarla mücadele azmiyle gerilmiş tevazu ve mahviyet abideleri eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri her zaman hakkı tutup kaldırma peşinde, mülk ve melekut alemiyle alakalı duyup hissettiklerini başkalarına duyurma iştiyakıyla yanıp tutuşan diğergamlardan eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri, olabildiğine sabırlı ve temkinli, konuşup gürültü çıkarmadan daha çok, inandıklarını yaşayan, yaşadıklarıyla başkalarına da örnek olan bir iman ve aksiyon insanı eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri dur-durak bilmeden sürekli koşan, Hak’ka yürüyenlere yürümenin âdâbını öğreten, iç dünyası itibarıyla her zaman ocaklar gibi cayır cayır yanan ve yanarken de asla gam izhar eylemeyen; eyleyip ağyârı âhına âgâh kılmayı düşünmeyen her zaman içten içe yanan ve kendine sığınanların ruhlarına hararet üfleyen kullarından eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Hedefimizde hep öteler tüllenip dursun. Bizler Hak rızasına bağlanmış, sürekli ilerleyen ve sürekli mesafelerle yaka paça olan iman insanları olalım ya Rabbi! Matlûbumuza ulaşacağımız ana kadar hep bir küheylan gibi koşalım; koşarken de herhangi bir beklentiye girmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri öylesine içten bir hakikat eri eyle ki, oturup kalkıp sürekli yeryüzünde hakkı ikame etmeyi düşünelim ve senin hatırın söz konusu olduğunda da rahatlıkla bütün arzularımızdan ve isteklerimizden vazgeçebilelim Ya Rabbi!

Allahım,
Herkese sinemizi açalım, herkesi şefkatle kucaklayalım ve toplum içinde hep bir sıyanet meleği görüntüsü sergileyelim. Ama senden başka kimseden de bir şey beklemeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizlere Tavırları, davranışları itibarıyla herkesle uyum içinde olmayı lutfet. Hiç kimseyle cedelleşmeyelim. Hiç kimseye karşı düşmanlık beslemeyelim. Kat’iyen başkalarıyla rekabete ve sürtüşmeye girmeyelim. Dinimize, ülkemize ve ülkümüze hizmet eden hemen herkesi sevelim. Bütün olumlu faaliyetlerinden ötürü herkesi alkışlayalım. Başkalarının anlayışlarına hem de konumlarına saygılı kalmaya alabildiğine itina gösterelim ya Rabbi!

Allahım,
Kendi gayret ve aktivitelerimizin yanında, senin tevfik ve inayetine de fevkalâde önem verelim. Her hareketimizde rızana mazhar olma yollarını araştıralım. Senin inayetine vesile sayılan birliğe-beraberliğe olağanüstü ihtimam gösterelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri bir Hak âşığı ve Hak rızası sevdalısı eyle. Nerede ve hangi şartlar altında olursa olsun bütün hareketlerimizi senin hoşnutluğuna bağlayalım. Seni memnun etme yolunda ölesiye bir hırs gösterelim ve böyle bir hedefe ulaşmak için de bütün varımızı feda edebilelim, dünyevî-uhrevî her şeyden vazgeçebilelim Ya Rabbi!

Allahım,
Düşünce dünyamızda “benim yapmam”, “benim başarmam”, “benim sonuçlandırmam” gibi merdud mülâhazalara asla yer verme Ya Rabbi! Yerine getirilmesi gerekli olan şeyleri kim yaparsa yapsın, kendimiz yapmış gibi memnun olalım, başkalarının başarılarını kendi başarılarımız sayalım, öncülük yapma şeref ve payesini de onlara bırakalım Ya Rabbi!

Allahım,
Her zaman kendimizle yaka-paça ve kendi ayıplarımızla meşgul olalım kimsenin eksiğiyle-gediğiyle uğraşmayalım. Her fırsatta iyi bir insan olma örneği sergileyelim, başkalarını daha yüksek ufuklara yönlendirip herkese bir hüsn-ü misal olalım İnsanların ayıplarına ve kusurlarına göz yumalım. Onların olumsuz tavırlarına tebessümle karşılık verelim, kötülüklerini iyilikle savalım ve elli defa rencide edilsek de, bir kerecik olsun kimseyi kırmayı düşünmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Hayatımızı iman-ı kâmil yörüngeli ve ihlas donanımlı yaşamayı en birinci mesele bilelim. Duyguları, düşünceleri ve davranışları itibarıyla Hakrızasına kilitlenmiş bir hakikat eri olalım. Beraber yürüdüğümüz, aynı mefkûreyi paylaştığımız kimselerle asla rekabete girmeyelim. Onlarakarşı kat’iyen kıskançlık duymayalım; aksine, onların noksanlarını giderip, eksiklerini tamamlayalım ve onlara karşı hareketlerimizde hepbir vücudun uzuvlarından herhangi bir organmış gibi davranalım Ya Rabbi!

Allahım,
Tam bir îsar rûhuyla; makam ve mansıp, paye ve şöhret gibi maddî-manevî hemen her konuda yol arkadaşlarımızı öne çıkarıp kendimiz gerilerden gerilere çekilerek onların başarılarının tellalı gibi davranalım, kardeşlerimizin mazhariyetlerini alkışlayıp muvaffakiyetlerini de bir bayram sevinciyle karşılayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Başkalarının düşünce ve hareketlerine karşı hep saygılı kalmaya çalışalım. Paylaşmaya, beraber yaşamaya açık duralım. Oturup kalkıp aynı mefkûre insanlarıyla müşterek hareket etme yollarını araştıralım, müşterek projeler geliştirelim ve “ben” yerine “biz”i ikame etme gayreti gösterelim. Dahası, başkalarının mutluluğu yolunda rahatlıkla kendi saadetimizi feda edebilelim ve bunları yaparken de kimseden herhangi bir teveccüh beklemeyelim. Hatta böyle bir beklentiye girmeyi kendi hesabımıza bir düşüş sayalım; yılandan-çıyandan kaçtığımız gibi önde görünmekten, namdan-şandan kaçalım ve unutulma murakabesine dalalım Ya Rabbi!

Allahım,
Kimsenin kılına dokunmayalım, saldırıya saldırıyla mukabelede bulunmayalım. En kritik durumlarda bile hep dengeli hareket edelim. Her zaman fenalıklara karşı iyilikle mukabelede bulunalım. Kötülükleri kötülerin işi sayıp, bir iyilik âbidesi gibi davranalım Ya Rabbi!

Allahım,
Hayatımızı Kur’ân ve Sünnet çizgisinde Hak dostluğu, takva, azimet ve ihsan şuuru çerçevesinde yaşayalım. Benlik, gurur, şöhret gibi kalbi öldüren hislere karşı sürekli tetikte bulunalım kendimize nisbet edilen güzellikleri “her şey senden” deyip sana verelim. İradeye vâbeste işlerde de her zaman “ben”den kaçıp, “biz”e sığınalım. Hiç kimseden korkmayalım. Hiç bir hâdise karşısında telâşa kapılmayalım ve doğru bildiğimiz şeylerden asla geriye durmayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Kimseye gücenmeyelim; hele Hak’ka dilbeste olanlara kat’iyen kırılmayalım. Yol arkadaşlarımızı herhangi bir fenalık içinde gördüğümüzde onlardan uzaklaşmayalım. Perdeyi yırtıp onları utandırmayalım; utandırmak bir yana, böyle bir fenalığı gördüğümüzde büyük bir hata işlemiş gibi kendimizi kınayalım. Mü’minlerin farklı yorumlara açık tavırlarından dolayı onlar hakkında sû-i zanda bulunmaktan kaçınalım; görüp duyduğumuz şeylere iyi yorumlar getirip ve kat’iyen olumsuz mülâhazalara girmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Hareket ve faaliyetlerimizi, bu dünyanın bir ücret yeri değil de, bir hizmet mahalli olduğu mülâhazasına bağlayalım. Her zaman memur bulunduğumuz sorumlulukları fevkalâde bir disiplin içinde yerine getirelim. Netice ve sonuçla meşgul olmayı da sana karşı bir saygısızlık sayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Dine, imana ve insanlığa hizmeti, Hak rızası yolunda en büyük bir vazife bilelim. Ne kadar büyük işler başarsak da, bundan nefsimiz adına maddî-manevî herhangi bir pâye çıkarmayı hiç mi hiç düşünmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Düzenimizin bozulmasından dolayı ümitsizliğe düşmeyelim. İnsanların bize karşı olmasından dolayı sarsıntı yaşamayalım. “bu dünya, darılma dünyası değil, bir dayanma âlemidir” deyip dişimizi sıkıp sabredelim, maruz kaldığımız durumlardan kurtulmak için de alternatif çıkış yolları arayalım en kritik anlarda dahi değişik stratejiler üretip
hep azm u ikdamda bulunalım Ya Rabbi!

Allahım,
İnsanî değerlerin hor görüldüğü, dînî düşüncede kırılmaların yaşandığı, her tarafta başı boşların gürültülerinin duyulduğu günümüzde, başka bir şey değil, bizleri gönül insanları eyle ya Rabbi!

Kadir Gecesi hürmetine gönül insanları eyle Ya Rabbi!

Mübarek Ramazan hürmetine gönül insanları eyle Ya Rabbi!

EFENDİMİZ HAZRETİ MUHAMMED’E, AİLE EFRADINA VE O’NUN BÜTÜN ARKADAŞLARINA SALÂT U SELAM EDEREK BUNLARI SENDEN DİLENİYORUZ;

DUALARIMIZI KABUL BUYUR YA RABBİ!

AMİN VE’L-HAMDÜ LİLLAHİ RABBİ’L-ALEMİN

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu nun Hayalini Taşkesti gerçekleştirdi

Mudurnu ilçesinde meclis Toplantılarında sürekli dile  getirilen  ve tartışma konusu olan  Gasılhane + Morg ve Nakil aracı problemi çözülememişken, Taşkesti Belediyesi günün şartlarına uygun Lüks bir Cenaze hizmet aracını vatandaşın hizmetine sundu.

Taşkesti Belediyesine ait araç Cenaze Hizmetleri ve Morg bulunuyor. Vatandaşlar verilen bu hizmet için  bu işe öncülük yapanlara teşekkür ettiler. Daha önceleri cenaze yıkama işlerinde sürekli yer problemleri çıkıyordu, alınan bu sistem ile bu sorunlar tamamen ortadan kalktı dediler.

www.mudurnuhaber.com

 

Dershane eğitimi, Başarıyı sağladı

 

SBS sınav sonuçları yine yüz güldürdü, Mudurnu Birincisi Halk Eğitim Merkezi’nin Astarcı ailesi ile işbirliğiyle yürüttüğü SBS Hazırlık kurslarına devam eden Cumhuriyet İlköğretim Okulu öğrencisi İsmail ÖZTAŞ oldu.

 İsmail ÖZTAŞ’ı makamında kabul eden İlçe Milli Eğitim Müdürü Fuat GÜRLEYEN kendisini ve öğretmenlerini tebrik ederek başarılarının devamını diledi.

Geçen yıl 365 olan ortalamanın bu yıl 385’e çıktığını ifade eden dershane öğretmeni Bilal DURNA, desteklerinden dolayı Halk Eğitim Merkezi ve Astarcı ailesine teşekkür ederek dershanenin başarısının açıldığı günden beri sürekli olarak arttığını gelecek yıl da bu başarıyı daha yukarılara taşımak için gayret edeceklerini söyledi.

www.mudurnuhaber.com

Kültür Bakanını Sirtaki ile Karşılamak!

               Kültür Bakanını Sirtaki ile Karşılamak!

               Halk arasında gerçek ama “gülmece” gibi bir olay olduğunda tam Aziz Nesinlik deriz. Mudurnu’da yapılan bazı olaylar ve yapılan işler üst üste gelince bunları yazmaya karar verdim. Bu yazıda yapılmak istenen şunu bunu hedef almak değil, bir zihniyetin eleştirisidir. Ayrıca bu yazı biraz sizlerin öneri ve yorumlarınızla şekillenecektir.

            Yıllar önce Kemal Sunal’ın oynadığı ve bir bölümü ilçemizde çekilen ‘Deli deli küpeli’ filmi vardı. Kaymakam olmayan bir ilçeye tımarhaneden kaçan iki “deli”den biri karlar kalkmadan “kaymakam” olur. Yani önümüz kış bize de böyle biri gelir diye korkuyorum. Yorum yazan olur belki, yazan olmadan ben yazayım; aslında bize böyle biri gelse daha iyi olur, hiç değilse kar da geç kalkarsa kaymakamsız kalmamış oluruz. İşin şakası bir yana bir ilçede beş senede sekiz kaymakam ve onun da yarısı ya stajyer ya da vekil. Bir haftalık, üç haftalık, iki aylık beş aylık seç beğen al… Bazı ilçelerdeki adliyeler kaldırılıyor bu arada bizi de ilçe olmaktan çıkarsınlar madem devlet atayacak kaymakam bulamadı böylece bu sorunda ortadan kalkmış olur! 

 

             Yapamadığımız işlerden birisi hatta en önemlisi ilçemize yapacağımız işlerin yapımında ortak karar alamayışımız ve yapılacak işlerde kontrol sürecinde herkesin kendi bildiğini söylemesi. Bu durum böyle giderse maddi ve  manevi çok bedel öderiz. Birincisi herkes aklını başına alsın Mudurnu’da siyaset yapmak mı önemli, geleceğe dönük yaşadığımız çağa dair sorumluluklarımızı yerine getirmek mi? Başbakan geldiği zaman ‘Abant yolu yapılsın’ dedi,  bir bölümü yapılacak oldu eğimi daha da fazlalaştı ve yol yapımından sonra daha çok kaza olmaya başladı. Oysa bilenler bilir, kurt kapanı mevkiinden, Abant’ın tepeye kadar bir eşek yürütüp gittiği yeri işaretleselerdi yolun eğimi daha düzgün olurdu. Bolu yolunda çalışma var umarım kışa sonuçlanır, Nallıhan yolumuz her halde bir kış geçsin diye bekleniyor. Sivil toplumu iş yapım ve kontrol süreçlerinde karar mekanizmasına dahil edemezsek bu sıkıntıları hep yaşarız. Lider ve sözcü bir kişi olur ama kararlar ortak alınamazsa birimiz yapar birimiz bozar dururuz.

              Kaplıca sorununu ve hastane yerini kim çözecek? Kışın “Deli Kaymakam”gelsin çözsün diye mi bekliyoruz.

              Yine yapamadığımız işlerden biri yapılan bir etkinlik sonrası oturup olumlu olumsuz değerlendirmesini yapmıyoruz. Kendi adıma yakın zamanda yaptığımız festivale en kısa sürede katılanlardanım. Festival programı toplantılarından birine ‘Kent Konseyi Başkanı’ olarak davet edildim ve zaman ölçüsünde görüşlerimi söyledim. Festival konusu uzun bir konu ama kısaca bir iki şey yazayım… Birinci görüşüm festivallerde biz kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz. Altı yıldır konakçılık da ”ev sahipliği” yapıyorum, festival zamanı bir Allah’ın kulu arayıp da ‘Siz de kültür festivali varmış geleyim mi?’ demedi. Bu konu araştırmalarıma göre ilçemizde ki konaklama yerleri için de aynı. Ulusal anlamda tanıtım yapamıyoruz çünkü festival çalışması devamlı bir kültür birimi tarafından bir yıl boyunca değil festivale iki ay kala başlanıyor!

               Kültür festivalleri bir ilçenin kültürel ve folklorik zenginliğini göstermek, tanıtmak ve yaşatmak için yapılır. Festivalde ilçemizde geçmişte yapılan el sanatlarından kaçını gösterebildik?  Ya da böyle bir çabamız oldu mu? Kendi kendimize erişte,yufka,dolmamı satıp duracağız?

                Kültür bakanı davet edildi, geldi. Liseli kızlarımız da olmasa bakanı “yeşil ördek” yerine ‘sirtaki’ ile karşılayacaktık. Nerde bizim çiftetelli, melek hanım, meşeli, Mudurnu zeybeğimiz? Bütün ulusların folkloru güzel ve ortak zenginliğimizdir. Buna itizarım yok ama festivale katılan yabancı folklor guruplarına da bizim seyirlik oyunlarını, birikmeleri, ahilik törenini, çiftetellimizi, melek hanımı, meşeliyi, zeybeği izletseydik onlar da bizi davet eder kültürel zenginliğimizi bu vesile ile duyurmuş olurduk.Kendi folklorumuzun tanıtım ve organizasyonunu yapamazsak yurt içi ve yurt dışından getirdiğimiz guruplarla nereye gideceğiz.Yönetimlerin görevi güncel işleri yapmanın yanında kendi kültürünü gelecek kuşaklarla da buluşturmak olmalı.

                Ayrıca gelen protokol konuk olduğu sürece bize tabi olmalı, bunu yapabilmeliyiz. Bunu yapabilirsek kültürel değerlerimizi daha iyi tanıtmış, zenginliklerimizi daha fazla göstermiş oluruz.

           Kısa sürede durduğum festival alanında protokol oturma biçiminde de sıkıntı vardı. İlçenin seçilmiş belediye başkanı nezaketen konuk gelen milletvekiline bakanın yanındaki yerini veriyorsa, bakanın yanında oturması gereken belediye başkanına da kim yer vermesi gerekiyorsa verecek.

               Sivil toplumu esnafı ilçe halkını karar süreçlerine katabilmeliyiz. Yapılan bazı işlerle ilgili kısaca düşüncelerimi yazmaya çalışayım.

                Çarşıda, pazarda, sokakta kaldırımcı dedemin ve daha eskilerinin emeği olan ne kadar taş varsa hepsini ortaya çıkarırdım. Esas zenginliğimiz bunlar! Asfalt, kilit parke ya da andezit taşı değil. Mudurnu’ya gelen andezit taşı, asfalt, kilit parke görmeye gelmez doğal olanı görmeye gelir.

                Çift yol başlangıcından itibaren direklerde ki ışıkları yeşil değil direkteki lamba ışığı tonunda ve amblemin çam değil eski çatı ve baca motiflerini çağrıştırmasını isterdim.

                Kırmızı-beyaz boyanan bordür taşlarının kahverengi-beyaz olması tarihi dokumuza daha uygun olurdu. Zira gelen konuklara girişten itibaren tarihi bir kasabaya geldiklerini hissettirmek çok önemli.

                Ana yurdu demir ağlarla öremedik ama Mudurnu’nun her yerini tellerle ördük. Mezarlıklar vb. çok güzel olan yerler var ancak kasaba girişi ve terminali ferforje ile yapılması daha uygun olurdu.  

               Geçtiğimiz aylarda Dokuder Derneği aracılığı ile kardeş belediye olma ve Eko yaşam alanları, müzeleri ile ilgili kültürel amaçlı ilçemize gelen ve İstanbul platformundaki Mudurnulu gönüllü arkadaşların da desteği ile ağırlanan İtalyan heyeti iadei ziyaret anlamında ilçemiz belediye ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerini davet ettiler.  Bu davete sivil toplumun da katılması, kardeş belediye ve kültürel devamlılık sağlanması amacıyla, kent konseyi, Dokuder,  Muktuder adına birer temsilcinin de katılması ve ödenek ayrılması için meclise önerge verdim. Bu ve diğer yapılacak işlerle ilgili görüşmelerde, meclisin sivil topluma, kültürel olaylara ve ilçe için yapılması gereken ve yapılan işlerde daha donanımlı olması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa sivil kuruluşlar işin takipçisi olmazsa seçilmişler tekrar seçilemeyince yapılan kültür alışverişi de biter.

             ÇEKÜL (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı)geçtiğimiz hafta Çekül vakfı başkanı ve beraberindeki delegasyon davetlisi olarak ilçemize ziyarette bulundu. Çekül vakfının web sayfalarındaki tanıtım yazıları şöyle idi; 

              “Belge bırakarak, üretilen değerleri yaygınlaştırarak, üretirken öğrenerek ve öğreterek, somut ve somut olmayan doğal, tarihsel, kültürel varlıkların kalıcılığını ve sürekliliğini dikkate alarak, ülkeyi dünyanın gündemine taşımayı, dün olduğu gibi bugün de ana hedeflerden biri olarak görüyoruz.”  Prof. Dr. Metin Sözen

Kurulduğu günden bugüne ÇEKÜL Vakfı yaptığı çalışmaları ve bağlı kaldığı ilkeleri kamuoyu ile paylaşmak amacıyla çeşitli yayınlar yapıyor ve etkinlikler düzenliyor. Çalışmalardan edinilen deneyim ve birikimi belgeye dönüştürerek geleceğe kalmasını sağlamak için çaba gösteriyor. Bu kapsamda yapılan çalışmalarda, Anadolu kentleriyle ilgili yapılan belgelemeler, belgesel filmler, kentsel ve kırsal yörelerde yapılan fotoğraf ve kamera çekimleri de arşivlerde yer alıyor. Yayın ve tanıtım etkinlikleri kamuoyunu bilinçlendirmenin yanı sıra, koruma politikalarının oluşmasında ve uygulanmasında etkin rol üstlenen kamu kurumları ile yerel yönetimlerin de yararlanacağı kaynaklar olarak önem taşıyor. Web sayfasına ana ilke olarak bunları yazan Çekül heyetine ilçemize yapmış oldukları gezide Mudurnu’da ve diğer tarihi kasabalarda, taşınmaz kültür varlıklarının nasıl restore edilmesi gerektiğine örnek olan, 1840 lı yıllarda ki yaşanmışlığı günümüze taşıyan “işletmeci” mantığı ile değil ev sahipliği ile Mudurnumuzun geleneksel kültür taşımacılığı ile kültür paylaşımını amaçlayan Hacı Şakirler Konağını gösterebilseydik Çekül’ün ana amaçlarında yazdıkları koruma politikalarının oluşmasına katkı vermiş olurduk.

          Uzun zamandır yazmayı düşündüğüm bir konu daha var; ilçemizde restorasyon adı altında bir sürü yanlışlık yapılıyor. Tamir edeceğiz diye o güzelim işleme dolap kapılarını, konak kapılarını, balkon işlemelerini yok edip yeni ağaçları boyayıp sıvayarak eski yaşanmışlığı yok ediyoruz. Bu işi acil rant işi olmaktan çıkarıp planlanması ve işi bilen uzmanlarca kontrolünün yapılması lazım. Henüz turizm bürosunda görevli bir eleman bulamadık umarım daha fazla bozulma olmadan mimari anlamda geleceğimizi planlayan bir mimar buluruz.

Mehmet Cantürk

17.07.2012

www.mudurnuhaber.com

2012 Makine ve Ekipman Destekleri açıklandı

Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Kapsamında Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi” projesinin tebliğinin Resmi Gazete’de yayımlandığını, destek için 1 Ağustos’a kadar başvuru yapılması gerektiğini bildirdi.

 Yapılan yazılı açıklamada, “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Kapsamında Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi” projesinin 3 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini kaydedildi.

Projenin amacının tarımsal faaliyetlerde yeni teknolojilerin üreticiler tarafından kullanımının yaygınlaşması, daha kaliteli ve talebe uygun üretim yapılmasını, üretim maliyetlerini düşürerek uluslararası rekabet edebilir bir seviyeye getirmek olduğunu ifade edildi.

 

“Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında 2007-2011 yıllarında müdürlüğün bin 539 adet makine ve ekipmana 10 milyon liranın üzerinde hibe desteği verildi.

Projede hibeye esas yatırım tutarları tüzel kişiler için 100 bin, gerçek kişiler için ise 50 bin lira olacak, ancak süt üretici birlikleri yatırım tutarıyla birden fazla süt soğutma tankı alabilecek. Desteklemelerden yararlanmak isteyenlerin, 81 il ya da ilçe müdürlüklerine 1 Ağustos’a kadar başvurmaları gerekiyor.

www.mudurnuhaber.com

 

NAZIM HİKMET MEZARI MUDURNUYA GELİRMİ ?

Birbirimizin siyasi görüşlerine karşı olsak da Mudurnu da birbirimizi sayar severiz.Vatanımızı ve insanımızı  daha çok korumak sevmek için bir yerden başlanmalıysa ülkemizde Mudurnu dan başlayabiliriz. Duygu düşünce ,görüşü,özel hayatı ile ilgili  birçok siyasi ideolün ,vatan hainliği ile suçladığı veya sahip çıktığı ve eleştirdiğini geçmişe bırakarak günümüzde geliştirilmeye çalışılan demokrasi ve özgürlükler adına Nazımı  tanımak için biyografisini incelersek,

Nazım Hikmet 15 ocak 1902 de Selanikte doğar. Babası  Hikmet bey Matbuat umum müdürlüğü ve Hamburg konsolosluğu  Selanik de Hariciye Nezaretinde (Dışişleri Bakanlığında) çalışan memurdur. Diyarbakır,Halep ,Konya ve Sivasta valilikler yapmış olan Nazım Paşanın oğludur Mevlevi tarikatından olan Nazım paşa Selanik’in son valisidir.Hikmet bey Nazımın çocukluğunda memuriyet den ayrılır ve ailece Halep’e Nazımın dedesine giderler.Oradan da İstanbul a gelirler.

Nazım Hikmet İstanbul da Heybeli Ada Bahriye Mektebini bitirir.Hamidiye Kruvazörü’nde güverte subayı iken,sağlık nedeniyle zatülcenp hastalığı nedeniyle askerlikten ayrılır.1920 yılının son günlerinde yazdığı  İstanbul işgal altındayken Nazım Hikmet coşkun bir vatan sevgisini yansıtan Gençlik adlı şiiriyle gençleri ülkenin kurtuluşu için savaşmaya çağırmaktaydı.Yazdığı şiirle ortalığı karıştıran yetenekli şairi  1921 başlarında Kurtuluş Savaşına katılmak için Anadolu ya geçer.

Bolu da öğretmen olarak görevlendirilir. Bolu’da ağır ceza mahkeme reis vekili Ziya Hilmi ,eşrafın din adamlarının daha baştan benimsemedikleri ,kalpak giyen ,camiye gitmiyen  genç öğretmeni korur fakat Bolu’daki tutucu çevrelerin  baskısına ,gizli polis örgütünün güvensizlik belirten  davranışlarıda eklenince  Bolu’da barınamayacaklarını anlayan Nazım Hikmet ve Vala Nurettin dünyada olup bitenleri anlamak,iyi bir öğrenim görmek için  Paris mi Berlin mi diyerek düşünürken Ziya Hilmi ‘nin etkisiyle  Batum  üzerinden Moskova’ya giderek Doğu Emekçileri Komünüst  Üniversitesi’ne yazılır. Burada siyasal bilimler iktisat okur. 1924 ‘te yurda döner.

Aydınlık gazetesinde yayınlanan yazı ve şiirleri yüzünden on beş yıl hapsi istenince  yeniden Sovyetler birliğine gider.1928 af kanunundan yararlanıp tekrar yurda döner.Yazı ve çalışmalarından dolayı 1932 de yeniden dört yıl hapse mahkum olur bu kez onuncu yıl affından yararlanır.1938 de orduyu donanmayı isyana teşvik ettiği iddiasıyla 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılır.1950 Demokrat partinin çıkardığı bağışlama yasası ile de özgürlüğüne kavuşturulduysa da sürekli olarak izlenmekten kurtulamaz.Kitaplarını yayınlatma ,oyunlarını  oynatma olanağı bulamaz.Kalbinden ciğerlerinden hasta olduğu raporlarını sunduğu halde asker alınması kararlaştırılınca tekrar  Moskova ya gider.1951 de T.C vatandaşlığından çıkarılır.

On dört yaşından beri şairlik yazarlık yapan” kimi insan otların ,kimi insan balıkların çeşidini bilir ,ben ayrılıkların ,kimi insan ezbere sayar yıldızların adını, ben hasretlerin” diyerek çektiği acıları hasretleri  yazıya döken ,yazılarım otuz kırk dilde basılır Türkiyem’de Türkçemle yasak diyen 1965 te kitapları ülkemizde basılabilen ,tüm dünyanın eserleriyle dünyada bilinen Türk şair ve oyun yazarı  Moskova dan 1955 ‘te Helsinki’de yapılan Dünya barış toplantısında 2000 delege içinde  Türk delege olarak söz aldı.Propaganda amaçlı değil içtenlikle duygularını ifade eden bir şair olarak görüldü.Moskova’da  Sıtalin döneminin ağır   baskısını eleştiren  Nazım bu durumdan  rahatsız oldu.1956 yılında geçirdiği ağır zatürree nedeniyle Çekoslovakya Yasenik  sanatoryum ‘unda tedeavi olduktan sonra  Sovyetler birliğnde uzun süren tiyatro oyunlarını ,şiir ve romanlarını gerçekleştirdi Hayatı olumlu olumsuz birçok evliliğe sahne olan Nazım Hikmet 3 HAZİRAN 1963 te   kalp kırizi neticesinde hayata gözlerini kapadı.  Moskovada yazarlar birliğinin düzenlediği bir törenle Novadeviçiy mezarlığına gömüldü.

 

Yurt dışına kaçması ve  düşünceleri  yüzünden 1951yılında Türk vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmetin  yeniden Türk vatandaşı olmasına ilişkin öneri 5 ocak 2009 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti bakanlar kurulu kararınca kabul edilerek 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşı oldu.

Ulu önderimiz Atatürk’ünde  şairi  istemediğini ,daha sonralarıda politik yönden Rusya adına vatana ihanet ettiğini söyleyenler olmasına rağmen o günler geride kalmıştır. Demokrasi adına yapılan iadeyi itibar özgürlükler adına doğru bir adımdır .İnsanın fikir ve düşüncelerini özgürce ifade edebilmelidir ki toplum çağdaşlaşsın gelişsin.Konu  politik siyasi fanatizm haline getirilmemeli ,birlik beraberliği bozulmamalıdır.

Önemli olan hatasıyla sevabıyla   Nazımın sözü gibi  güzel güneşli günleri görmeyi temenni etmektir.Konuyu kültür ve turizmle beraber bir insanın kendi düşünce ve duygularını yaşadığı dönem şartlarına göre değerlendirilmeli diyerek eleştirimizi yapmalıyız diye düşünüyorum.Şairimizde neticede insandır hataları olabilir.Kanımca sorun Nazımın o dönemdeki  şartların  politik  sorunlarıdır o dönemde olması gerekenler olmuş yaşanmıştır.

Şairimizin günümüzde okunan  içten duygu dolu şiir ve romanları,birçok eserleri dünyada ilgi ile  anılıyor okunuyor saygı ile anılıyor.Bizlere düşen onun insani duyguları fikirlerini yaşatmak. Vatan hasretiyle rahmete kavuşan ve vasiyet adlı şirindeki isteği.

 “YOLDAŞLAR NASİP OLMAZSA GÖRMEK O GÜNÜ ,ÖLÜRSEM KURTULUŞTAN ÖNCE YANİ, ALIP GÖTÜRÜN,ANADOLUDA  BİR KÖY MEZARLIĞINA GÖMÜN BENİ” ,  Şöylede biter;  YOLDAŞLAR, ÖLÜRSEM O GÜNDEN ÖNCE YANİ ,ÖYLECE GİBİDE GÖRÜNÜYOR, ANADOLUDA BİR KÖY MEZARLIĞINA GÖMÜN BENİ,VE DE UYARINA GELİRSE ,TEPEMDE BİR ÇINAR OLURSA,TAŞ MAŞ DA İSTEMEZ HANİ ..

Nazım hikmetin arzusu  ve mezarının Türkiye’ye getirilmesi  için  bugüne kadar birçok ilçede toplanan imza kampanyaları ,kurulan komisyonlar  gibi , uygun görürlerise kalan oğlu  ailesi e ikna edilerek Mudurnu’da kendilerine oturma imkanı sağlanıp ve gerekli makamlardan izin alarak ,Mudurnu  Musalla mahallemizdeki ulu çınar ağacımızın altına yakışmaz mı?

Maktuder derneğimizin kurduğu, Mudurnumuzun kültürüyle birlikte,müze tanıtımları ile yaşattığı, Türk  halk edebiyatı  folklörü araştırma konusunda dünya çapında uzman olan çocukluğu Mudurnu ‘muz da geçen  PERTEV  NAİLİ  BORATAV büyüğümüzde olduğu gibi  Mudurnu yu dünyada turizm kültür anlamında yüceltecek Nazımın mezarının getirilmesi projesini , NAZIM HİKMETİN hasretini yerine getirmeyi , NAZIM  HİKMETLE  İLGİLİ  ESERLERİN FİLİMLERİN OLACAĞI BİR MÜZE KAZANDIRABİLİRİZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM DOSTLARIM.

EN AZINDAN YUNUS EMRENİN ÜLKEMİZDE  BİRÇOK MEZARI OLDUĞU GİBİ ŞAHSIMINDA İLGİSİYLE  TURİZİM BAKANIMIZ ERTUĞRUL GÜNAY BEYİN DE MUDURNUDAKİ ULU ÇINARIN ALTINA SICAK BAKABİLECEĞİ GERKÇELERİMİZE  DESTEK OLACAKLARDIR. EN AZINDAN BELEDİYEMİZ YAKIŞAN SEMBOLİK BİR ANITLA YAŞATMALIDIR ŞAİRİ MUSALA DAKİ ULU ÇINAR ALTINDA

Mudurnu’muzu  elbirliğimizle  şairler, edebiyatçıların eserlerinden aldığımız feyz, ilhamla, sevgi dolu bir ilçe yapmalıyız sevgi deresini oluşturmalıyız fanatik siyaset yapmadan .En samimi arzu dileklerimle.                       

  UĞUR TÜRESİN    MUDURNU HABER

www.mudurnuhaber.com

Yaz Kur’an Kurslarının önemi

Yaz Kur’an Kurslarının önemi

Geleceğimizin teminatı olan yavrularımızı pozitif bilimlerle donatırken, hem bu dünyalarını hem de ahiretlerini imar edecek olan Kutsal kitabımızdan mahrum yetiştiremeyiz.

Çocuklarımızı kendileriyle barışık, topluma faydalı bir fert olarak yetiştirebilmenin yolu sağlam ve sahih dini bilgiyle donatmakla olur. Bu görev başta Anne Baba olmak üzere tüm toplumun sorumluluğu altındadır. Dini ve kur’ani bilgiden nasip almadan yetişen nesiller manevi boşluğa düşmeye aday nesillerdir. Kur’an-ı Kerim, insanlığın zihninde açtığı ufukla toplumları cehaletin karanlığından aydınlığa kavuşturmuş bedevilikten medeniyete ulaştırmıştır. O’nun ilahi nefesi kıyamete kadar insanlığa rehberlik edecektir. Dünyevileşme rüzgârının önünde ağaç yaprağı gibi sağa sola savrulan insanlığın kurtuluşu Kur’anın rehberliğine kendisini teslim etmekle olacaktır.

Yaz Kur’an Kursları geleceğimizin teminatı olan yavrularımızın Dini ve Ahlaki gelişmelerinde başaktörü oynamaktadır. Bütün Anne –Babalar çocuklarını bu imkândan istifade ettirmek için gayret sarf etmeleri, çocuklarını bu yönde teşvik etmeleri gerekir. Din görevlilerimiz hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan kendilerine emanet edilen yavrularımıza Kur’an-ı Kerim ve Dini Bilgileri öğretme konusunda seferber oldular.

Aynı zamanda çocuklarımızı Allah’ın evleri olan Camilerimizin manevi atmosferinden mahrum etmememiz gerekir. Şahsiyetlerinin oluşmaya başladığı bu çağlarında, çocuklarımızın pak zihinlerini Kur’anın ve Camiinin manevi gıdasıyla doyurmak her Müslüman’ın en temel vazifesidir.

Bu vesileyle tüm ebeveynleri çocuklarını yaz Kur’an kurslarına gönderme konusunda daha gayretli ve azimli olmalarını, Camii Cemaatimizin kursa gelen çocuklarımıza daha hoşgörülü olmalarını temenni ediyorum.

Arif CEVLEK Mudurnu Müftüsü www.mudurnuhaber.com

ÜÇ ÖĞÜN BÖLGE MARKASI HALİNE GELDİ

ÜÇ ÖĞÜN BÖLGE MARKASI HALİNE GELDİ

Bolu nun Mudurnu ilçesinde faaliyet gösteren ÜÇ ÖĞÜN Yöresel Lezzetler adını Türkiye ye duyurdu.

2009 Yılında Genç Girişimci Yücel YILMAZ ‘ın Projesi olan ÜÇ ÖĞÜN artık bir marka haline geldi. Başta İstanbul-Ankara gibi Metropol şehirlerde tüketicinin beğenisini kazandı.

Projeyi hayata geçiren Yücel YILMAZ  “Geleneksel Mudurnu ev Lezzetleri” olarak piyasaya çıktıklarını belirtti.  Yöresel lezzetler de tüketicinin damak tadına ürünlerinin hızlı bir şekilde adapte olduğunu ifade ederek, artık Marketlerde Aranır Markalar içinde yer aldıklarını ifade ediyor.

Mudurnu Hızırfakı Mahallesindeki üretim tesislerinde günlük 1 ton ürün işleme kapasitesi ile başta istanbul, Ankara, ağırlıklı çalıştıklarını ifade eden Yücel YILMAZ, iki Metropol şehir arasında üretim yapıyor olmamız bizim avantajımızdır dedi.

İpekyolu güzergâhında olan Mudurnu ilçesinde üretilen  ” ÜÇ ÖĞÜN” Yöresel Lezzetler her geçen gün yeni tadlar ve lezzetler kazandırmaya devam ediyor.

Şu an 18 çeşit yöresel ürün çeşidi ile Raflardaki yerlerini süslüyor.

MUDURNU KEŞİ ÜRETECEĞİZ

ÜÇ ÖĞÜN Yöresel Lezzetler olarak Yeni ürün olarak  ” MUDURNU KEŞİ ” üretimine aşlayacaklarını ifade eden Yücel YILMAZ bu ürünümüz Makarna Yemeklerinin üstlerinde tüketicimizin damak tadına tad katmanın yanısıra, direk olarakta tüketilerek damaklarda farklı bir tad bırakacaktır dedi.

 ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİMİZİ HER GEÇEN GÜN ZENGİNLEŞTİRİYORUZ

ÜÇ ÖĞÜN Yöresel Lezzetler İşletme Müdürü Nurgül YILMAZ,  Firma olarak her geçen gün, yeni ürünler, yeni tadları müşterilerimize sunmanın gururunu yaşıyoruz dedi. Nurgül YILMAZ Gerek Yurt içinde, gerekse Yurt Dışından taleplerin geldiğini, ürünlerin üretiminde tamamen Bayan eli değerek üretimin yapıldığını ve bu sayede damak tadının daha farklı olduğunu ifade ediyor.

Nurgül YILMAZ geçtiğimiz günlerde Kanada’dan bir Bayan ın kendisini arayarak, Türkiye den kendilerine hediye olarak ÜÇ ÖĞÜN ürünlerinden ulaştırıldığını ve bu ürünleri pişirip soframıza servis yaptığımızda sanki Babaannemizin bizlere yaptığı ürünlerin lezzetini bulduk, Türkiye den binlerce kilometre uzaklıktaki bizlere bu tadı ulaştırabilirmisiniz dediğini ve kendilerine teşekkür ettiklerini ifade etti.

YURT DIŞI ÜRÜN TALEP EDİYOR

ÜÇ ÖĞÜN Yöresel Lezzetler İşletme Müdürü Nurgül YILMAZ, Yurt dışından,  Azerbaycan  ve bazı yurt dışı ülkelerinden taleplerin geldiğini belirtildi. Ürünlerimizi Yurt dışı piyasasındaki Mutfaklara  ve oradaki tüketicilerimizede ulaştırmak için çalışmalarımız devam ediyor dedi.

 KAŞIK SAPI NI TÜRKİYE YE SEVDİRDİK

Mudurnu ve çevresinde Yöresel Lezzetlerin başında gelen ve özel günlerde özel yemek olarak Sunulan KAŞIK SAPI Makarnasını Türkiye’ye sevdirdiklerini, bazı Bölgelerde bu ürünün Beypazarı Kurusu şeklinde de tüketildiğini ve en çok aranan ürünler arasına girdiği belirtiliyor.

ÜÇ ÖĞÜN İrtibat: 0374 421 66 22 BOLU/MUDURNU

www.mudurnuhaber.com

BARIŞ İÇİN DÜNYA YI GEZİYOR

BARIŞ İÇİN DÜNYA YI GEZİYOR

Amerikalı 59 yaşındaki bisikletçi Ron Mc GERİTY, barış için çıktığı dünya turunda, Bisikletiyle Mudurnu’ya gelerek, Mudurnu ilçesinde Çeşitli mekânları gezerek notlar aldı.

 Mudurnu ilçesinde vatandaşlar ile sohbet eden, Gerity, İsviçre’de faaliyet gösteren bir yardım kuruluşu adına çalıştığını, 1999’dan beri bisikletinin üstünde dünyayı dolaştığını, şimdiye kadar İtalya’dan Fransa’ya, İsveç’ten Yunanistan’a toplam 52 ülkeyi dolaştığını ve 5 aydır ise Türkiye’de olduğunu belirtti.

 Daha önce ülkesinde şoförlük, Polonya’da ise İngilizce öğretmenliği yaptığını belirten Ron Mc GERİTY, “Barış ve dostluk içinde yaşamaktan daha anlamlı bir şey yok. Bunu herkese anlatmak ve ulaşabildiğim her yere bu mesajı götürmek istiyorum” dedi. Her gittiği ülkede barış mesajları veren Gerity, “Atatürk’ün ünlü sözü ‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’ en büyük yol göstericim oldu.

Mudurnu da bir gün kaldım. Gördüğüm ilgi de beni son derece memnun etti” dedi. Mudurnu ilçesinde Yarışkaşı Otel de konaklayan GERİTY, gösterilen ilgi memnun etti dedi. İlginç bisikleti ile Osmanlı Kasabası Mudurnu Sokaklarında gezinen GERİTY, vatandaşların ilgi odağı haline geldi ve sevgi gösterilerinde bulunuldu.

WWW.MUDURNUHABER.COM

CAFE DEYİZ YENİ YERİNDE

Mudurnu Esnaflarından  Aslan ve Fatma ALP in işletmeciliğini yaptıkları CAFE DEYİZ  yeni yerinde dualar ile hizmete başladı.

Daha önce Ankara Caddesinde faaliyetini sürdüren CAFE DEYİZ artık  Demirciler çarşısı Ahi Evran Parkı yanında hizmet verecek.

CAFE DEYİZ in yeni yerinin açılışı Cuma Esnaf Duası ile birlikte yapıldı. Katılımcılara Pilav ve Ayran ikram edildi.

Dua nın ardından  ALP Ailesi CAFE DEYİZ önünde tebrikleri kabul etti.

Yeni iş yerinin hayırlı olmasını temenni ederiz.

www.mudurnuhaber.com