Gurbetçi Gençlerden Örnek Davranış

Gurbetçi Gençlerden Örnek Davranış

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde gurbetçi bir ailenin çocukları, biriktirdikleri harçlıklarla okul eşyası alarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere akrabalarına teslim ettiler.

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde gurbetçi bir ailenin çocukları, biriktirdikleri harçlıklarla okul eşyası alarak ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere akrabalarına teslim ettiler.

Almanya’da yaşayan Bayrakçeken Ailesi, yaz tatili için Bolu‘nun Mudurnu ilçesine geldi. Ailenin kızları Kübra, Beyaz ve Nida, okulların açılmasıyla birlikte örnek bir davranışa imza attı. Üç kız kardeş, gurbette biriktirdikleri harçlıklarını bir araya getirerek okul eşyası aldı. Defterden kaleme, yapıştırıcıdan silgiye kadar birçok okul eşyasını kolilere koyan kardeşler, daha sonra eşyaları ihtiyaç sahiplerine dağıtmaları için akrabalarına verdi. Anne Vildan Bayrakçeken ve Baba Hayri Bayrakçeken, kızlarının duyarlı davranışından dolayı büyük mutluluk duyduklarını söyleyerek, “Almanya’da bizden aldıkları harçlıkları biriktirmişler. Daha sonra bize gelerek yardım yapmak istediklerini söylediler. Biz de destek verdik. İhtiyaç sahiplerine ulaşabilirsek çok mutlu oluruz. Umarım bu yardımlaşma herkese örnek olur” dediler.

www.mudurnuhaber.com

HABER:  Aydın ÖZPELİT MUDURNU İHLAS HABER AJANSI BÜROSU

Biz el atmak zorundaydık

Biz el atmak zorundaydık

Mudurnu ilçesi Yıldırım Beyazıt Mahallesi Çavuşlar Çiftliği mevkiinde bulunan  yolun Belediyeye ait olan kısmı  İl Özel İdaresi tarafından  Asfalt bakımı yapıldı.

Mudurnu AK Parti ilçe Başkanı Ahmet UZUN,  yol çok bozuktu ve Belediye burayı yapmadı,  vatandaşlarımız mağdur oldu, bize sürekli şikayetler ve istekler geldi, bizde bu gelen istek ve şikayetlere kayıtsız kalmadık, Başbakanımızın sözü üzerine “Durmak Yok Yola Devam” sloganı ile şartları zorlayarak  Belediye sınırlarında olan bu yola Asfalt bakımı yaptık.

AK Parti ilçe Başkanı Ahmet UZUN, çalışmalar esnasında  Yıldırım Beyazıt Mahallesi Muhtarı İlhan ÖZMEN’inde  gelen hizmetlerden dolayı kendilerine teşekkür ettiğini ifade ederek , vatandaşlarımızın mağduriyetini giderdik mutluyuz dedi.

www.mudurnuhaber.com

 

AV FUARINA MUDURNU OFFROAD GEZİ DÜZENLEDİ

Bursa’da TÜYAP tarafından düzenlenen ‘Doğa Av 2013 Fuarı’ kapılarını açtı.

 

TÜYAP ile Türkiye Atıcılık ve Avcılık Federasyonu iş birliğiyle tertiplenen BursaDoğa Av 2013 Fuarı, av tutkunlarını bir araya getirdi.

Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde  5 yıldan bu yana yapılan fuara 12 ülkeden 126 firma katıldı. Geçen sene 52 bin ziyaretçi ağırlayan fuarda bu yılki hedef ise 55 bin olarak belirlendi.

Mudurnu ilçesinden MUDURNU OFFROAD Kulübü 20 kişilik  bir ekip ile Fuarı gezdi.

2 Haziran tarihine kadar açık kalacak fuara ilk gün ilginin az olduğu görüldü.

Bursa ilinde Fuar alanında yanımıza kadar gelerek bizlere eşlik eden Mudurnulu Polis Memuru Erol BEY ağabeyimize bizlere Bursa ilinde Ev sahipliği yaptığı için teşekkür ederiz.

 BURSA NIN MEŞHUR İSKENDER KEBABI

Bursa ya gidilirde İskender Kebap yenmezmi? EVET yenir, bizde Otobüs Kaptanımız Sezai bey’in bize yaptığı  Rehberlik ile  Bursa da İSKENDER yedik, çok nefisti. Teşekkürler.

 BURSA ULU CAMİİ

Bursa iline vardığınızda Mutlaka ULU Camiye girip 2 Rekat namaz kılmadan gelmeyin. Burada insan çok huzur buluyor, ortasında  Havuzlu çeşmesinden  Abdest almak için insanlar sıraya giriyor. Cami derneği burada çok farklı bir sistem oluşturmuş. Havuzun etrafındaki dolaplarda Havlular var, bu Havluları ABDEST aldıktan sonra kullanıp Kirli  sepetine atıyorsunuz, bu sistem çok güzel bir şekilde işliyor, her yer Prıl prıl.

 CHP FAALİYET TE

CHP Bursa da Ücretsiz Otopark istemek için imza kampanyası başlatmış.

www.mudurnuhaber.com

Regaib Kandili duası

Bu gece Regaib Kandili… İşte bu mübarek gecede edilebilecek dualardan biri…

  Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) Regaib gecesinin içinde bulunduğu Recep ayında çok dua eder, namaz kılar, oruç tutar, iyiliklerin her çeşidini yapar, sadaka vermeye özen gösterirdi. Regâib gecelerinde dua etmek, tevbe ve istiğfarda bulunmak, bu geceyi kutsal kabul etmek suretiyle çeşitli ibâdetlerle geçirmek, genel olarak alimler arasında kabul görmüştür.

Regaib Kandili  DUASI

Euzü billahi mine’ş-şeytani’r-racîm

Bismillahi’r-rahmani’r-rahîm

Ey bizleri varlığa erdiren

Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran

Güzeller güzeli rabbimiz!

Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.

Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa’ya sonsuz salât ü selam olsun.

İçinde

bulunduğumuz şu mübarek Regaib Kandili münasebetiyle bu gecenin senin

katındaki kutsiliğini de vesile edinerek dergâh-ı ilahînin önünde

ellerimizi açıp yalvarıyoruz:

YA İLAHE’L-ALEMİN!

Bize

verdiğin isteme duygusu ve istenenleri vereceğin inancıyla engin

rahmetinin kapısına dayanıyor, şu mübarek Regaib gecesinde bir kere daha

hâlimizi arz etmek istiyoruz.

EY ÇARESİZLER ÇARESİ!

Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur;

Ama bizim ona ihtiyacımız hissettiklerimizden de çoktur.

Bütün dileklerimizi kabul buyur

Ve bunları kabulünü vicdanlarımıza duyur;

Yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi iman ve itminanla doyur.

EY KORUYUP KOLLAYAN ALLAHIM!

Önümüzdeki şu upuzun hayat yolculuğunda, bizi kendi idrak ve ihsaslarımızın darlığıyla başbaşa bırakma;

Akıllarımızı inhiraf ve sürçmelerden,

Nefislerimizi cismânîliğin baskılarından,

Gönüllerimizi de hevâ ve heveslerin öldürücü oklarından sıyanet eyle ya Rabbi

Biz kullarını; ilimde kibir ve gururdan,

İbadette riya ve gafletten

Ve duygularına renk attıran ülfetten koru ya Rabbi!

Senin yolunda yürüyor gibi görünüp senden uzaklaşmak, kurbet atmosferinde iç içe firkat yaşamak,

Hep rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır!

Sen bizi kazanç yolu sanılan bu tür haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.

EY GÜNAHLARI BAĞIŞLAYAN!

Şu mübarek gece hürmetine bizleri bağışla,

İnayetine ihtiyacımız açık,

Çaresizliğimiz her halimizden belli;

Bizleri yara-bere almadan

Ötelerdeki

güzelliklere ancak sen ulaştırabilir ve bu güne kadar elli defa

çatlamış ve kırılmış ruh dünyamızı da ancak sen tamir edebilirsin.

İçimizi sana döküyor,

Kusurlarımızı sana açıyor ve bizlere yeniden iyi insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!

EY KENDİSİNE YÜKSELEN ELLERİ BOŞ ÇEVİRMEYEN!

Bir süre ayrı düştükten sonra dönüp sana gelenleri kovmayacağını vadediyorsun.

Sana yönelenlere hep “gelin, gelin” diyorsun.

Ey Rab! Bütün kusur ve hatalarımızla beraber müsaade buyur “biz de geldik” diyelim. Geldik ve şu mübarek gecede sana,

Yolların amansızlığını,

Nefis, şeytan ve hevânın imansızlığını,

Bizim de dermansızlığımızı şikayet ediyoruz.

Bilhassa, her zaman hatalara açık duran,

Günahlara meyyal bulunan

Ve ululuğuna karşı hep saygısız davranan,

Serkeş nefsimizi sana şikayet ediyoruz.

Sen bizleri nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya Rabbi!

Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyan kokan tavır ve davranışlardan arındır Ya Rabbi

Lisanlarımızı yalandan, gıybetten, senin sevmediğin,

Hoşnut olmadığın bütün kirli sözlerden temizle ya Rabbi!

Kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi!

Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle ya Rabbi!

Niyetlerimizi ihlaslı kıl ya Rabbi!

Ve bize lütfettiğin bütün şeylerde de bereket ihsan eyle ya Rabbi!

EY TALİHSİZLERİN SIĞINAĞI,

EY ÂCİZLERİN GÜÇ KAYNAĞI, EY DERTLİLERİN TABİBİ VE EY YOLDA KALMIŞLARIN YOL GÖSTERENİ!

Şu anda duygularımız derbeder,

Davranışlarımız ahenksiz,

Çoğumuz itibarıyla ümitlerimiz sarsık,

Dünyanın durumu boz-bulanık,

İşte böyle bir dağınıklık içinde sana geldik.

Böyle gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu da olmayacağız. Rahmetin, bu garip pişmanların ümit kapısı,

Şimdiye kadar gelip senin kapında ihtiyaç izhar edenlerden boş dönen hiç olmamış;

Hiçbir pişman da o kapıdan kovulmamıştır. O kapı senin kapın, onun başkalarından farkı da her gelene affındır.

Bizi hilm ü silminle güçlendir ve affınla bizlere muamelede bulun ya Rabbi!

EY HER DUADA BULUNANA İCABET EDEN ULULUK TAHTININ SULTANI!

Şu mübarek Regaib gecesinde binler, yüz binler senin karşında gerek burada gerek televizyon ekranları karşısında divan durarak

Ellerimizi

sana açıyor ve külliyet kesbetmiş niyaz edalı soluklarımızla, kullarına

her zaman açık bulunan, hiç olmazsa aralık duran rahmet desenli kapının

tokmağına inleyerek dokunuyor ve “biz geldik” diyoruz.

Herkesi ve her şeyi görüp gözettiğine,

Her

sese ve herkese merhamet ettiğine gönülden inanarak senden uzaklığımızı

geçici dahi olsa görmüyor, günahlarımızı af çağlayanların içinde

tasavvur ediyor, senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona

bağlıyoruz ya Rabbi!

YA İLAHEL ALEMİN!

Mescitlerimizde Kur’an okunuyor,

Minarelerimizden dinin temeli ezanlar yükseliyor;

Ve

biz mabetlerimizde, mescitlerimizde bülbülü hoş eda nağmeler dinlemeye

erdik, sen bu nağmeleri kesip bizi inkisara itme ya Rabbi.

Hazret-i Muhammed’i güldüren,

Kur’an’ın manasını güldüren,

Eslâfı, ervahı, eşbahı güldüren bu manzarayı makûs edip

Bütün bu gülenleri şu mübarek gece hürmetine ağlatma ya Rabbi.

EY RAB!

Ellerimiz-ağızlarımız,

gözlerimiz-kulaklarımız, dillerimiz-dudaklarımız yaratılış gayelerinden

fersah fersah uzak ve âdeta nankörlüğe kilitli;

Eller yasak meyvelerde,

Ağızlar harama açık duruyor;

Gözler başkalarının kusur müfettişi..

Yalan revaçta, hıyanet sıradan bir şey,

Hak ve adaletin ismi var sadece;

Vefa Kafdağı’nın arkasında,

Ahde hürmet unutulup da bir köşede kalmış;

Buna karşılık haksızlık firavunları utandıracak dorukta.

Makam sevgisi, şöhret hissi, rahat etme düşüncesi, boyunlarımızda âdeta çelikten bir kement;

Her biri birer çukur olan bu duygulardan bir türlü kurtulamıyor ve özümüzle bütünleşip kendimiz olamıyoruz.

N’olur bu durumdan bizleri kurtar ya Rabbi!

ALLAH’IM!

Dünya ve ukbâ kazancı adına ne ciddî bir hesap

Ne de tutarlı bir plâna sahibiz.

Kazançlar kuşağında sürekli kaybediyoruz;

Kaybederken de muhtemel daha kötü durumlarla teselli olmaya çalışıyoruz.

Zamanı suçlama, şartlara lânetler yağdırma da ayrı bir avunma yolu.

Bütün bunlara rağmen ya Rabb!,

Bizi bize bırakmaman en büyük dileğimiz.

Kendimiz edip kendimiz bulsak da,

Rahmetin, istihkaklarımıza lütuf televvünlü haklar bahşedecek genişlikte.

Sen bizlere lütfunla muamelede bulun ya Rabbi!

EY KAİNATIN SULTANI!

Dua edenlere cevap veren sen,

Izdırapları dindirip ihtiyaçları gideren sen,

Devrilenleri kaldırıp doğrultan sen,

Çatlayıp kırılanları sarıp-sarmalayıp tedavi eden de sensin!

Senden ayrı kalışımız ruhumuza renk attırdı;

Nefsânîlik ve gaflet, ibadetlerimizin mânâ ve özünü alıp götürdü;

Samimiyetsizlik dualarımızın kolunu-kanadını kırdı.

Sinelerimiz bomboş, düşüncelerimiz tutarsız, kalbî ve ruhî hastalıklarımız bizi yere sermek üzere..

Var eden sensin, yok eden de sen; uzak tutan sensin, yaklaştıran da sen;

Sen

bizi biz etmeseydin biz bu duyduklarımızı duyamaz ve bize imanın

neş’esini tattırmasaydın şu söylediklerimizi söyleyemezdik.

Verdiklerin

vereceklerinin referansı; diliyor ve dileniyoruz, bize yakınlığını

duyur ve benliğimizde sana karşı yaklaşma heyecanları uyar ya Rabbi!

ALLAH’IM!

Elimizden tut, dostlarının yüzüne baktığın gibi bize de rahmetinle teveccühte bulun..

İç

dünyamızı varlığının ziyasıyla nurlandır ve bizi sensizliğin

zulmetlerinden, zindanlarından halâs eyle; halâs eyle ve eşiğine baş

koymuş kapının şu sadık kullarını yalnız bırakma.

Senden

kalblerimize ışık, iradelerimize güç, düşüncelerimize istikamet,

niyetlerimize de ihlas istiyoruz. Bizleri iç dünyamızla yeniden inşa

ederek ruhlarımıza ahsen-i takvîm sırrını duyur ya Rabbi!

EY AFFI TECZİYESİNİN ÖNÜNDE RAHMET TAHTININ SULTANI!

Ya Rabbi dokuz asır tevhide bayraktarlık yapmış bir milletin torunları olarak biz senin adını omzumuzda taşımaya,

Âfaktan âfâka serhad türküleri söyleyerek gezmeye,

Kaleleri aşmaya, cihana muvazene getirmeye,

İnsanlık için denge unsuru olmaya alıştık Ya Rabbi.

Sen bizi buna davet ettin, “sizi ifrat ve tefritin ortasında ümmet-i vasat yaptım” dedin. Bizlerde böyle olmaya çalıştık,

Sen bizleri devletler muvazenesinde olması gereken ufka ulaştır ya Rabbi!

EY YÜCELER YÜCESİ!

Cihanın çeşitli yerlerinde yeni gelişmelerin olduğunu duyalım ve bunların şükrünü eda etmek için iki büklüm huzuruna gelelim.

Minarelerden hakiki manasına uygun Allah-u Ekber nidalarının yükseldiğini duyalım..

Gözyaşlarımızı ceyhun ederek huzuruna koşalım..

İki büklüm rükua varalım.. Bu az oldu diye secdeye kapanalım..

Gözyaşlarımıza muhtaç seccadeleri ıslatalım..

Ve

pek çoğumuz bu neşvenin içimizde hasıl ettiği mevcelenme ile canı

dudağına gelmiş, kalbi durmuş insanlar olarak ruhumuzu teslim edelim..

İnşirah, beşaret ve beşaşet içinde şadırvanların temiz güvercinleri gibi kanat çırpalım, sana yükselelim..

Bedrin

aslanları gibi, Uhud’un kaplanları gibi, cihan tarihinde benzerine az

rastlanan harika nesiller gibi olma yolunda bir hayat sürelim..

Bizi bu mübarek gece hürmetine bu türlü lütuflarla şerefyâb eyle ya Rabbi.

EY RAHMETİ GAZABININ ÖNÜNDE BULUNAN,

KULLARININ TEVBELERİNİ KABUL BUYURAN VE DUA DUA YALVARANLARIN NİDALARINA İCABET EDEN YÜCE RABB’İMİZ!

Amellerimizdeki

eksikliklere ve sözlerimizdeki kırık-döküklüğe değil, hakkındaki hüsn-ü

zannımıza ve rahmetine bağladığımız recâmıza göre muamele et ve bizim

dualarımıza da icabet buyur;

Bizi haybet ve hüsrana uğratma!

EY KORUYUP KOLLAYAN YÜCELER YÜCESİ!

Bilerek ya da bilmeyerek işlediğimiz günahlardan dolayı bize azap etme..

Şu aciz kullarına, gazabının önüne geçmiş o engin rahmetinle ve fazlınla

Muâmele eyle..

Bizi dünyevî afet ve rezaletlerden,

Ahiret azabından,

Kalbleri fenalığa esir düşmüş kötü insanların şerlerinden,

Fâcir kimselerin komplolarından,

Düzenbazların hîle ve tecavüzlerinden,

Bozguncuların kırıp dökmelerinden

Ve bütün despotların zulmünden

Sen bizleri ve ülkemizi

Muhafaza buyur ya Rabbi!

Ya Rabbi bize dünya da ve ahirette iyilikler lutfeyle

Bizleri cehennem azabından azad eyle

Ya Rabbi bizi, anne ve babamızı, ve bütün inananları büyük buluşma ve duruşma gününde sen mağfiret eyle

Ya Rabbi ülkemize ve islam alemine birlik ve düzen

Bütün dünyaya da huzur ve barış nasibeyle

EY YAPILAN DUALARA CEVAP VEREN ALLAH’IM!

Sana itaat edilir Sen karşılığını veririsin;

Sana isyan edilir, sen bağışlar ve affedersin,

Darda kalanlara icabet edersin,

Zararı sıkıntıyı ortadan kaldırırsın

Hastalara şifa, dertlilere deva verirsin

Günahları bağışlar, tövbeleri kabul edersin

Sen bizlerin dualarını kabul buyur ya Rabbi!

YA İLAHEL ALEMİN!

Burada okunan Kur’an’dan

Getirilen salat ü selamlardan

Terennüm edilen mevlid-i şeriften

İlahi ve kasidelerden

Hasıl olan sevaplardan başta Peygamberimiz Efendimiz Hazret-i Muhammed (SAS) olmak bütün enbiya ve murseline

Dine diyanete hizmet etmiş insanlara

Bütün eş dost akraba arkadaş ve arkadaşlarımıza

Tüm yakınlarımıza ve büyüklerimize

Gazi ve şehitlerimize

Bu ülke için hizmet vermiş devlet adamlarımıza

Armağan ediyoruz sen onların ruhlarını da hissedar eyle ya Rabbi!

EY YÜCELER YÜCESİ!

Efendimiz Hazret-i Muhammed’e,

Muallâ aile efradına

Ve bütün Ashab-ı Güzînine

Salât

u selam ederek ve şu mübarek Regaib gecesini vesile edinerek bunları

senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur ya Rabbi!..

Amin amin amin

 

Velhamdü Lillahi Rabbil Alemine’l-fatiha 

www.mudurnuhaber.com

Karayollarından Mudurnu-Göynük ziyareti

Ak Parti Bolu İl Başkanı Ömer Sayın, Ak Parti Bolu Milletvekilleri Ali Ercoşkun, Fehmi Küpçü, Karayolları 4.Bölge Müdürü Zeynel Abidin Yeşil ve beraberindeki heyet Göynük  ilçesinin  ulaşımını sağlayan Mudurnu, Nallıhan ve Taraklı güzergâhında ki yolların bozukluğu hakkında incelemelerde bulunmak üzere Göynük ü  ziyaret etti.

Ziyarette Ak Parti İlçe Başkanı Mustafa Bayraktar ,İl Genel Meclis ve Belediye Meclis üyeleri de hazır bulundu.

Göynük Belediye Başkanı  Kemal Kazan ve Ak Parti İlçe Başkanı Mustafa Bayraktar’ın girişimleri sonucunda Göynük’e ulaşımda yaşanılan  sıkıntıları yerinde incelemek üzere Göynük ilçesine  gelen Heyet’e Başkan Kemal KAZAN yaşanan sıkıntılar hakkında bilgiler verdi.

Yolların durumunu yerinde inceleyen Ak Parti Bolu İl Başkanı Ömer Sayın, Ak Parti Bolu Milletvekilleri Ali Ercoşkun, Fehmi Küpçü ve Zeynel Abidin Yeşil, Taraklı- Nallıhan yolunda Haziran ayında satıh kaplama çalışmalara başlanacağını söyledi. Göynük- Mudurnu karayolunda devam eden çalışmalarında hızla devam ettiğini, göynük- doğa otel arasında kalan bölümün satıh kaplamasının da yenileceğini belirttiler.

Ziyaret hakkında bir açıklama yapan Başkan Kemal KAZAN; ‘İlçemizde karayolu ulaşımında yaşadığımız sıkıntılılar ve bozuk yollar hakkında Karayolları 4.Bölge Müdürü Zeynel Abidin Yeşil’e sorunlarımızı ilettik, kendisi ve beraberindeki heyette bu gün bir dizi incelemelerde bulunmak üzere ilçemize geldi. Kendileri Göynük’e ulaşımı sağlayan Mudurnu-Göynük, Taraklı-Göynük ve Göynük Nallıhan karayollarında incelemelerde bulundu ve ilgili birimlere gerekli talimatları verdi. İlçemize ulaşımda yaşanan sıkıntıların en kısa sürede çözüme kavuşturulacağı sözünü de kendilerinden aldık, hava şartlarının el verdiği anda çalışmalara hızla başlanacağını bize söylediler’ dedi.

Ayrıca Başkan Kemal Kazan, ‘ilçemiz Şehir Merkezi ve Hacıapti Mahallesi Endife Sokak güzergâhında yol yapım çalışmalarının Akşemseddin Hazretleri anma günü etkinlikleri öncesinde tamamlanacağını söylerken İlçemize ulaşımda yaşanan sorunları yerinde incelemeye gelen heyete güvendiğini ve en kısa sürede çalışmalara başlanılacağına inandığını ziyaretlerinden ötürü kendilerine teşekkür ettiğini’ sözlerine ekledi.

www.mudurnuhaber.com

 

SAĞLIKTA HALK GÜNÜ SALI GÜNÜ YAPILACAK.

SAĞLIKTA HALK GÜNÜ SALI GÜNÜ YAPILACAK.

 Bolu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğince organize edilen Halk Günü toplantısında Vatandaşlar sağlık hizmetleriyle ilgili isteklerini doğrudan Genel Sekreter ve Hastane Yöneticilerine iletebilecekler.

 Bolu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr.Murat Özmen Sağlık hizmeti alan hastaların sağlık hizmetiyle ilgili  geri dönüşümlerini çok önemsediklerini ve   İzzet Baysal Devlet Hastanesi  Köroğlu Ünitesi Toplantı Salonunda 2 Nisan Salı günü Saat 13. 30 da başlayacak toplantıya tüm Boluluların katılımlarını beklediklerini, Ayrıca  vatandaşlarımızın herhangi bir problemle karşılaştıklarında her zaman 7 gün 24 saat 0 538 846 03 70 nolu cep telefon numarasını arayabileceklerini  ifade etti.

 

Halk Günü toplantısına Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliğine bağlı  Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi, Diş Sağlığı ve Hastalıkları Merkezi Hastane Yöneticileri ile Başhekimleri vatandaşların isteklerini ve şikayetlerini dinlemek üzere hazır bulunacaklar.

Genel Sekreter Dr.Murat Özmen’’ Sağlık hizmetinin kalitesi çok büyük önem arzediyor. Bizde bunu değerlendirme adına bazı faaliyetlerde bulunduk. Bunlardan birincisi, bizden hizmet alan hastalar örnekleme suretiyle seçilen hastalar telefonla aranarak aldığı hizmetlerden memnun olup olmadığı anket şeklinde sorularla değerlendiriliyor. Bu değerlendirmeler sonucunda da biz eksik olduğumuz, hatalı olduğumuz veya iyi olduğumuz yönlerimizi tespit edip buna göre tedbirlerimizi alıyoruz.

İkinci yöntem her ayın ilk haftası Salı günü saat 13.30 da İzzet Baysal Devlet Hastanesi Köroğlu Ünitesi Toplantı Salonunda halkımıza ve basınımıza halk günü toplantısı düzenliyoruz. Burada halkımızın sağlık hizmetleriyle ilgili bize geri dönüşümlerini çok önemsiyoruz.  Bu geri dönüşümler neticesinde de  kendimize yeni  planlamalar ve rotalar çizip halkımızın istediği arzu ettiği sağlık hizmetini daha kaliteli şekilde  sunmayı hedefliyoruz.

 Üçüncü olarakta Genel Sekreterliğimiz bünyesindeki hastanelerden hizmet alan  vatandaşlarımızın herhangi bir problemle karşılaştıklarında her zaman 7- 24 arayabilecekleri bir  0 538 846 03 70 nolu cep telefon numarası  oluşturduk. Bu numarayı aradıklarında görevli arkadaşımız sıkıntıyı derhal çözmekle ilgili girişimlerde bulunup,  şayet onun çözüm bulamadığı noktalarda da bana veya ilgili Hastane Yöneticisine ulaşıp sıkıntının anında ve yerinde çözülmesini  sağlayacaktır’’ dedi.

www.mudurnuhaber.com

mudurnu1-reklamver

Abdullah ATAY’I ABD YE UĞURLADIK

Mudurnu Haber Köşe yazarlarımızdan Eğitimci Yazar  Abdullah ATAY ve Eşi Tayyibe ATAY 44 günlük  bir gezi için ABD ye uğurlandı.

Abdullah ATAY ve Eşi Tayyibe ATAY ABD de bulunan Kızlarını ziyaret etmek amaçlı 44 günlük bir gezi için Mudurnu ilçesindeki ev ve komşuları ile helalleşrek ilçeden ayrıldı.

Güleryüzlü Köşe yazarımız ilçeden ayrılırken, kendisine hayırdır hocam nereye gidiyorsun diye seslenenlere her zamanki gibi esprili ve anlamlı  manileri ile cevap vererek bize veda etti.

Hayırlı yolculuklar hocam, ABD deki inceleme ve gezi notlarını bekliyoruz.

www.mudurnuhaber.com

 

Gelin Manileri(2)

Gelin Manileri(2)
 
Bir dal sevgi paylaşılınca orman
Bir damlası da umman olur.
 
el sözü tutan gelin
bağlarda yatan gelin
açılır saçılırsın
birazcık utan gelin…

gözleri kara gelin
gönlümde yara gelin
ne çabuk da mest oldun
içtiğin şıra gelin…

dağlardan geçen gelin
yaylaya göçen gelin
sevdiğini görünce
gonca gül açan gelin…

gonca güller aç gelin
mis kokular saç gelin
ay buluta girince
al bohçanı kaç gelin…

işin tozutan gelin
gergef bezeten gelin
iğnesi deliğinden
yarin gözeten gelin.
 
ay gelin atlı gelin
dilleri tatlı gelin
yar üstüne yar sevmiş
yüreği dertli gelin…

bağına girdim gelin
gülünü derdim gelin
şükür olsun mevlama
murada erdim gelin…

elinde güğüm gelin
yokluğun zulüm gelin
ayrılık olmasın da
vız gelir ölüm gelin…

yanıma otur gelin
soralım hatır gelin
bu gece gelişinde
bohçanı getir gelin…

gönüle azık gelin
yüreği ezik gelin
yarini eller almış
sana da yazık gelin…

pınar başında gelin
yarin peşinde gelin
her söze meyil vermez
aklı başında gelin…

bağımın gülü gelin
gönlümün dili gelin
davullar dövülecek
haftaya salı gelin..

fistanı morlu gelin
yüreği korlu gelin
hamamdan mı geliyon
gerdanın terli gelin…

bağıma gelen gelin
yüzüme gülen gelin
işveli bakışıyla
aklımı çelen gelin..

dillerin kaymak gelin
her yerin oynak gelin
benimle kalacaksın
yok öyle caymak gelin…

yarini an(an) gelin
aşkıyla yanan gelin
aramıza giriyor
o zalim anan gelin…

 meclisi sazlı gelin
salınır nazlı gelin
dalıp dalıp geçiyor
sevdası gizli gelin…

bu gönül senin gelin
mis kokar tenin gelin
gonca güle benzemiş
yanakta benin gelin…

saç bağın çözen gelin
ellerle gezen gelin
dudağımda güller var
onlarla bezen gelin..

çiçeği taze gelin
dilleri meze gelin
el ayak çekilince
geliver bize gelin…
 
dilleri batan gelin
kurt kuşa çatan gelin
sevdiğine darılıp
yalınız yatan gelin..elinde fener gelin
sılaya döner gelin
yarini eller almış
yüreği yanar gelin…
 
zilleri takan gelin
türküler yakan gelin
gönül bağıma girip
yüreğim yakan gelin…
bağlarda gezen gelin
badeler süzen gelin
el ayak çekilince
yanıma uzan gelin…yarini özler gelin
yolunu gözler gelin
ellerin yari gelmiş
yüreği sızlar gelin…

 
bağlıma geldi gelin
gül verdim güldü gelin
sevdamı gözlerimden
nasıl da bildi gelin…
ağıtlar yakar gelin
yollara bakar gelin
şeker kaymak bal ile
yarine bakar gelin…gözü sürmeli gelin
saçı örmeli gelin
yar üstüne yar sevdin
seni vurmalı gelin…

saç bağın çözer gelin
ellerle gezer gelin
salınıp dökündükçe
yarini üzer gelin…

Abdullah Atay
 
 

TREN DE GELİR, HES DE YAPILIR

Dünkü yazımda Mudurnu’da HIZLI TREN ile ilgili yapılan toplantı hakkında sizlere bazı konuları anlatmak istediğimi yazmıştım. Konu ile ilgili belediye ilan servisinden yapılan ilan üzerine meraklı vatandaşlar ve Muhtarların toplanması ile birlikte Proje firma yetkilisi detayları anlatmaya başladı.

 

HER KES PÜR DİKKAT

Toplantıya katılanlar Pür dikkat HIZLI TREN ile ilgili bilgileri dinlerken, bu projeden Mudurnu ilçesine sadece atıklarının kalacağı gibi bir düşünce oluştu. Proje detayları anlatılırken Mudurnu ve yakınlarında herhangi bir istasyonun düşünülmediği belirtilince olanlar oldu. Bazı arkadaşlar ise acaba HIZLI TREN bizim tarlalara vuracak mı? Devlet ne kadar para ödüyor diye meraklı gözler ile projeksiyonun yansımasında tarlalarından Tren yolunun geçip geçmeyeceğini takip ediyor.

 

Soru Cevap kısmında ise Yetkililer soru yağmuruna tutuluyor. Sağ olsunlar Bolu’dan gelen Bolu Olay Gazetesi Köşe Yazarı Mustafa COP Ağabeyim ve Detay Gazetesi Köşe Yazarı Ertuğrul TURAN arkadaşım, soruları ile bize destek oluyorlar. Mudurnu Kent Konseyi Başkanı Mehmet CANTÜRK ise üzgün bir tavır ile madem her şey belli de bizi buraya konu mankenimi getirdiniz diyor. Birkaç sorudan sonra orada bulunan yetkililerin Defterlerinin bir köşesine notlar aldıklarını görüyorum. İnşallah o notlar yerine ulaşır. İçimden de   bir ses diyor ki,  “biz yapacağız ama haberiniz olsun” gibi bir çalışma yapıldığını hissetmedim değil hani;…

 

SİYASİLER BAKALIM BİRLEŞEBİLECEKLER Mİ?

Siyasi kimliği olanlar Mudurnu’da birleşecekleri konularda, işlerine gelen konularda birleşiyorlar, bakalım bu memleket meselesinde birleşebilecekler mi?  Mudurnu’ya bir Kuluçka bir Kesimhane daha yapılacak olsa belki istihdam için birleşilir ama bundan herhangi bir şey çıkmadığı için mutlaka sessiz kalınacaktır. Yazın bir köşeye, siz  unutursunuz.

HES KAPIDA

Bir tarafımızda Taşkesti’den Başlayan HES projesi, diğer tarafta komşumuz Göynük ilçesinde Elektrik terminali işi sessizden ilerliyor. Duydum ki HES projesi ihaleye verilmiş ve yakında yüklenici firma çalışmalara başlıyormuş gibi bir duyumlar kulağıma geliyor.2011 yılında tüm koordinat çalışmalarının yapıldığını ve Sarot Termal tesislerinin ilersinden start verileceği duyumunu aldım.

Göynük ilçesindeki AKSA’nın yatırımına fırsat olup ta bir gidip incelemek nasip olmadı. Ama ilk fırsatta gitmeyi düşünüyorum.

Aydın ÖZPELİT bir dahaki yazımın konusu KÜMES Mİ? TURİZM Mİ?

www.mudurnuhaber.com

 

TREN GEÇECEK, MUDURNU BAKACAK

Ankara, İstanbul HIZLI Tren  hattının tam güzergahı belirlendi.

Proje ile ilgili Mudurnu’da bilgilendirme toplantısı yapıldı.

HIZLI TREN MUDURNU DA DURMAYACAK

 Hızlı Tren hattında Mudurnu ve  civarında herhangi bir yerde şu anki projeye göre  bir Terminal veya istasyon yapılması söz konusu değil.

 

 MUDURNU SADECE İNŞAAT SÜRESİNCE İNŞAATLARDA ÇALIŞANLARDAN  KAZANACAK

Mudurnu ilçesinden geçecek olan Hızlı Tren projesinde sadece  Projede çalışacak Müteahhit firmaların  elemanlarının belirli bir süre ilçede kalmasının haricinde , çevrede bırakacakları çöp vs var.

Hızlı Tren Projesinde  tarlalarından geçiş yapılan vatandaşların para kazanması ve bir süre Mudurnu da gözle görülür bir hareketliliğin haricinde Hızlı Trenin Mudurnu sağlayacağı bir katkı bulunmuyor.

 HIZLI TREN MUDURNU TAŞÇILAR KÖYÜNÜN TAM ORTASINDAN GEÇECEK

Hızlı Tren Mudurnu’ya en yakın 3km uzaklıkta geçerken, Mudurnu’da en yakın Hızlı Tren  Taşçılar Köyünden geçecek. Köyün ortasından geçecek olan TREN sayesinde köylüler istedikleri zaman TRENin geçişini rahatlıkla seyredebilecek. Tabiiki 350 km hızla giden Tren de ne göreceklerine bağlı.

 TOPLANTIDA GERGİN DAKİKALAR YAŞANDI

Mudurnu Belediye düğün salonunda gerçekleşen Toplantıya Muhtarlar ve vatandaşlarda katıldı. Toplantıda Mudurnu Kent Konseyi Başkanı Mehmet CANTÜRK söz istedi. Cantürk, Toplantıdan anladığım kadarı ile biz burada konu mankeni olarak seçilmişiz, diyerek tepkisini dile getirdi.

Mudurnu’da eğer  herhangi bir durak olmayacak ise bize faydası ne olacak sorusu soruldu.  Yetkililer  Ankara -İstanbul Hızlı Tren projesinde  Beypazarı ve Adapazarında olmak üzere 2 adet  durağın olacağını ifade ettiler.

 

AMAÇ HAVA YOLLARI İLE YARIŞMAK

Konu hakkında bilgi veren  Yüksel Proje İnşaat Mühendisi Emre ARIBOYUN, Ankara -İstanbul arasındaki  1.5 saat gibi kısa bir sürede yol alarak, Uçaklar ile yarış edecek seviyeye gelmektir dedi.

Emre ARIBOYUN, Birinci Durağın  neden Beypazarına yapılıyor olmasına ise, Beypazarında 1970 li yıllarda bir proje yapılmış fakat faaliyete geçmemiş, Devlet kamulaştırmış parasını ödemiş, onun için Beypazarı düşünülmüş dedi.

 

 Mudurnu da ise Hızlı trenin durması çevrede çok engebeli arazinin olmasından dolayı zor olduğunu ifade eden , ARIBOYUN, saatte 350 km ile gidecek olan hızlı tren 6 km kala hızını yavaşlatması ve 6km sonra hızına ulaşması için toplam 12km lik bir alan gerekli ve buna bağlı olarakta  zeminin düz olması gerekli, bu bölge çok engebeli diye konuştu.

 

 DETAYLAR

Proje inşaat aşamasında 150 kişi çalıştırılması planlanıyor. 

İstasyon sayısı : 2

Altgeçit-Üstgeçit : 403

Tünel Sayısı : 50

Köprü ve viyadük: 22

TREN HIZI: 350 KM saatte

HAT: Elektrikli Çift Hat

 

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu Beypazarı Gezisi 2

Mudurnu Beypazarı Gezisi 2

( Geçen yazının devamı)

Beypazarı ilçesindeki gezimiz Fatma Teyze nin yerinde yaptığımız kahvaltıdan sonra devam ediyor.

Yıllar önce tanıştığımız Beypazarı Aşığı Turizmci Harun DEMİR ağabeyime bir gün önce telefon ediyorum ve neler yapmamız gerektiğini soruyorum. Bunun üzerine Harun ağabeyin işletmeye yeni açtıkları Hamam Müze yi ziyaret ediyoruz.

Hamam Müze de bize Rehber Arkadaşımız eşlik ediyor, Müze aslına uygun olarak tadilat yapılmış ve muhteşem bir şekilde her şey olduğu gibi sergileniyor, Hamam’ı gezerken adeta o eski günleri yaşıyorsunuz. Camekan içersinde sergilenen Hamam malzemeleri gelen Turistlerin çok ilgisini çekiyor. Tabiî ki Hamamı gezerken oradaki Rehber arkadaşımız Hamam hakkında bilmemiz gerekenleri bizlere aktarıyor.

Hamam Müze çıkışında sabahın erken  saatlerinde insanların Beypazarı’na adeta akın ettiğini görüyoruz , yöresel ürünler satan teyzeler , amcalar tezgahlarının başında müşterileri ile diyalog kuruyorlar ve  sorulara cevap verip  satış yapıyorlar.

Hamam Müze ziyaretimizden sonra Beypazarı sokaklarında ilerleyerek Harun DEMİR Ağabeyimizin bulunduğu YAŞAYAN MÜZE Konağına varıyoruz. Konak girişinde Taş oyunu Osman KARACA Arkadaşımızın çok ilgisini çekiyor.

Konak girişinde Oğlunu kaybetmiş Beypazarı Yöresel Kıyafetli bir teyze bize Oğlunu görüp görmediğimizi ve birde Sini nin kayıp olduğunu söylüyor ve başlıyor anlatmaya…

Meğer bu bir Masal imiş…

Tüm Misafirleri Konak girişinde bu şekilde karşılayan BEYPAZARI giysili Konak çalışanı, sanki gerçekmiş gibi bir karşılama ile misafirleri karşıladıktan sonra Yaşayan Müzeyi anlatıyor ve Müze de geziye başlıyoruz.

Gezi öncesinde Yaşayan Müze Bahçesinde Harun DEMİR Ağabeyimiz ile bir Çay molası vererek biraz  sohbet ediyoruz.  Harun Abi,  asıl Mesleğinin Matbaacılık olduğunu , eşi  Dr. Sema DEMİR in vesilesi ile Turizmciliğe adım attığını ifade ediyor.

Beypazarında ( Yaşayan Müze ) ve ( Hamam Müze ) nin  Proje Koordinatörü  ve Kurucu Müdürlüğü nü Harun DEMİR in eşi Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Sema DEMİR  üstlenmiş.

Müze girişinde Boya Baskılar yapan mı istersiniz, Kurşun Dökme mi istersiniz, olmasa kendiniz burada EBRU yapabilirsiniz.

Konağın ikinci katında ise Hacivat ve Karagöz perdesi var ve burada çeşitli sunumlar misafirlerin beğenisine sunuluyor. Bizde Hacı Abdullahlar Konağı İşletmecisi Osman KARACA ile birlikte Hacivat, Karagöz tiplemesini canlandırmaya çalıştık, fakat biz sahneye geçince nedense odada kimse kalmadı, buda tecrübeden olsa gerek.

Diğer bir odada ise birbirinden güzel Masallar anlatan Müze çalışanı, Masallar içersinde sorduğu sorulara cevap verenlere çeşitli hediyeler vererek, Beypazarı ilçesini ziyaret edenlerin akıllarında kalmayı başarmışlar.

Müze dışında küçük bir Atölye kuran Harun DEMİR Bey, Ekolojik ve Tarihi oyunları ve oyuncakları üreterek satışa sunuyor. Bu oyunların çoğu zekâ oyunu olduğu için dikkatleri çekiyor.

Yaşayan Müze ziyaretimizin ardından hemen yanı başında bulunan Beypazarı Hâkim Evi, Abbaslar’ın Konağı’nı ziyaret ediyoruz. Bize burada arkadaşlar çok sevecen ve samimi olarak yaklaşıyor. Mudurnu dan geldiğimizi ve Konağı gezmek istediğimizi söylüyoruz. Arkadaşlar odalarda temizlik olduğunu ama gezmek istersek gezdirebileceklerini ifade ettiler. Konak ta gezi ye başladık, odaları çok güzel dizayn edilmiş, Tarih resmen yaşatılıyor, hele hele , Konağın en  üstte bulunan Kuşluk kısmı bir harika, bakıyoruz her yerde elemanlar temizlik yapıyor, soruyoruz yanımızda bize rehberlik yapan arkadaşa , burada sistem nasıl işliyor diye,  oda burada çalışan personelin hepsinin Ankara   Üniversitesinin Öğrencileri olduğunu ve burada  uygulama yapıldığını ifade ediyor.

Konak gezimizin ardından, Konak Müdiresi Hanımefendi ile odasında sohbet ediyoruz. Müdire hanım dan da aynı ilgiyi görüyoruz, Mudurnu yu anlatıyoruz, bakıyoruz ki Müdire hanım zaten Mudurnu’yu çok iyi biliyor ve takip ettiğini belirtiyor. Bize burada anlatamayacağım bazı eksilerimizi söylüyor ve diyor ki, Tv programlarında reklâm amaçlı Mudurnu’nun her şeyini apaçık gösterelim derken hatalar yapılıyor, dikkat edin, biz notumuzu Osman bey Özgür Kardeşim ve ben alıyoruz, ilgililere iletmek üzere.

Ve ziyaretimizde Mudurnu ya geri dönüş yolculuğu başlıyor ve aracımızın yanına geri döndüğümüzde Çarşıların Kilitler ile kilitlendiğini görüyoruz. Buraya geldiğimizde aracımızı bırakırken, bir tabela gördük, saat 10.00 da bu bölgenin kilitleneceği ve Trafiğe kapatılacağı yazıyordu. Denemek her zaman iyidir. Biraz bekledikten sonra görevli gelerek bizim yolumuzu açıyor ve Beypazarı’ndan Mudurnu istikametine doğru yola koyuluyoruz.

Yol üzerinde Ankara nın Denizi olarak nitelendirilen ÇAYIRHAN Beldesine uğruyor ve göl kenarında biraz hava alıyoruz. Burada Mesire yerleri oluşturulmuş ve örnek alınması gereken bir çalışma yapılmış, her yer cıvıl cıvıl insan sesleri ile dolup taşıyor.

Güzergahımızda Nallıhan İlçesi var, ve burada Tarihi Camide ikindi namazı ve ardından Çarşı merkezinde Tost evinde Tostlarımızı yedikten sonra Mudurnu ya hareket ediyoruz. Aynalı kaya ya geldiğimizde Mudurnu yu görüyor ve şehir merkezinde günü değerlendirdikten sonra başka bir gezide beraber olmak üzere ayrılıyoruz.

Not: Gezip, görmek çok güzel bir şey olmak ile birlikte, yaşayan her insan için Elektrik boşalmasına ihtiyaç vardır. Bu tip gezilerde, hem yeni insanlar ile tanışırken, ticari olarak kazanımlarda olabilmektedir. Akıl, akıldan üstündür mantığı ile yola çıkıldığında, hiç kimse her şeyi sadece kendisinin bilebildiğini söyleyemez. Mutlaka bizim ve sizinde bilmediğiniz ve başkalarından öğrenebileceğiniz çok şeyler vardır.

Mudurnu ilçemizde eğerki Turizm yapılacak ise,  mutlaka örneklere bakılmalı ve buna göre hareket edilmelidir. Mudurnu aslında eşi benzeri bulunmayan çok zengin ve tarihi Milattan öncelere dayanan bir ilçe olmasına rağmen bir türlü Kabuğundan çıkamamasının ve üretememesinin sebeplerinden en güçlüsü birlik ve beraberliği yakalayamaması olduğu bir gerçektir. Beypazarı gezimizde  her yerde üreten insanlar ve Ortaklıklar gördük,  örnek olarak verilecek olursa, Beypazarı Kuru su, Beypazarı Tatlı  çeşitleri, Lokum ve Şekerleme çeşitleri, hediyelik eşya çeşitleri, aynı şeyler bizim Mudurnu’muzda da var, fakat bir farkımız var, biz Beypazarı ve Safranbolu dan alıp Mudurnu diye satıyoruz, onlar ise ürünleri ortaklaşa kendileri üretiyor. Mudurnu Kazanacak ise Mutlaka kendi hediyeliklerini üretmelidir.  Genç girişimci arkadaşlarımız , birlikte hareket ederek güçlerini birleştirmeli, küçük çapta çeşitli hediyelik ürünler ve gıda üreterek , fason üretim bile başarı getirecektir.

 HER ŞEY MUDURNU İÇİN…

Aydın ÖZPELİT MUDURNU HABER www.mudurnuhaber.com

Bu Yolculuğumuzda bize sponsorluk eden Osman KARACA ya teşekkür ederiz.

www.mudurnuhaber.com

          

 

Kültür Bakanını Sirtaki ile Karşılamak!

               Kültür Bakanını Sirtaki ile Karşılamak!

               Halk arasında gerçek ama “gülmece” gibi bir olay olduğunda tam Aziz Nesinlik deriz. Mudurnu’da yapılan bazı olaylar ve yapılan işler üst üste gelince bunları yazmaya karar verdim. Bu yazıda yapılmak istenen şunu bunu hedef almak değil, bir zihniyetin eleştirisidir. Ayrıca bu yazı biraz sizlerin öneri ve yorumlarınızla şekillenecektir.

            Yıllar önce Kemal Sunal’ın oynadığı ve bir bölümü ilçemizde çekilen ‘Deli deli küpeli’ filmi vardı. Kaymakam olmayan bir ilçeye tımarhaneden kaçan iki “deli”den biri karlar kalkmadan “kaymakam” olur. Yani önümüz kış bize de böyle biri gelir diye korkuyorum. Yorum yazan olur belki, yazan olmadan ben yazayım; aslında bize böyle biri gelse daha iyi olur, hiç değilse kar da geç kalkarsa kaymakamsız kalmamış oluruz. İşin şakası bir yana bir ilçede beş senede sekiz kaymakam ve onun da yarısı ya stajyer ya da vekil. Bir haftalık, üç haftalık, iki aylık beş aylık seç beğen al… Bazı ilçelerdeki adliyeler kaldırılıyor bu arada bizi de ilçe olmaktan çıkarsınlar madem devlet atayacak kaymakam bulamadı böylece bu sorunda ortadan kalkmış olur! 

 

             Yapamadığımız işlerden birisi hatta en önemlisi ilçemize yapacağımız işlerin yapımında ortak karar alamayışımız ve yapılacak işlerde kontrol sürecinde herkesin kendi bildiğini söylemesi. Bu durum böyle giderse maddi ve  manevi çok bedel öderiz. Birincisi herkes aklını başına alsın Mudurnu’da siyaset yapmak mı önemli, geleceğe dönük yaşadığımız çağa dair sorumluluklarımızı yerine getirmek mi? Başbakan geldiği zaman ‘Abant yolu yapılsın’ dedi,  bir bölümü yapılacak oldu eğimi daha da fazlalaştı ve yol yapımından sonra daha çok kaza olmaya başladı. Oysa bilenler bilir, kurt kapanı mevkiinden, Abant’ın tepeye kadar bir eşek yürütüp gittiği yeri işaretleselerdi yolun eğimi daha düzgün olurdu. Bolu yolunda çalışma var umarım kışa sonuçlanır, Nallıhan yolumuz her halde bir kış geçsin diye bekleniyor. Sivil toplumu iş yapım ve kontrol süreçlerinde karar mekanizmasına dahil edemezsek bu sıkıntıları hep yaşarız. Lider ve sözcü bir kişi olur ama kararlar ortak alınamazsa birimiz yapar birimiz bozar dururuz.

              Kaplıca sorununu ve hastane yerini kim çözecek? Kışın “Deli Kaymakam”gelsin çözsün diye mi bekliyoruz.

              Yine yapamadığımız işlerden biri yapılan bir etkinlik sonrası oturup olumlu olumsuz değerlendirmesini yapmıyoruz. Kendi adıma yakın zamanda yaptığımız festivale en kısa sürede katılanlardanım. Festival programı toplantılarından birine ‘Kent Konseyi Başkanı’ olarak davet edildim ve zaman ölçüsünde görüşlerimi söyledim. Festival konusu uzun bir konu ama kısaca bir iki şey yazayım… Birinci görüşüm festivallerde biz kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz. Altı yıldır konakçılık da ”ev sahipliği” yapıyorum, festival zamanı bir Allah’ın kulu arayıp da ‘Siz de kültür festivali varmış geleyim mi?’ demedi. Bu konu araştırmalarıma göre ilçemizde ki konaklama yerleri için de aynı. Ulusal anlamda tanıtım yapamıyoruz çünkü festival çalışması devamlı bir kültür birimi tarafından bir yıl boyunca değil festivale iki ay kala başlanıyor!

               Kültür festivalleri bir ilçenin kültürel ve folklorik zenginliğini göstermek, tanıtmak ve yaşatmak için yapılır. Festivalde ilçemizde geçmişte yapılan el sanatlarından kaçını gösterebildik?  Ya da böyle bir çabamız oldu mu? Kendi kendimize erişte,yufka,dolmamı satıp duracağız?

                Kültür bakanı davet edildi, geldi. Liseli kızlarımız da olmasa bakanı “yeşil ördek” yerine ‘sirtaki’ ile karşılayacaktık. Nerde bizim çiftetelli, melek hanım, meşeli, Mudurnu zeybeğimiz? Bütün ulusların folkloru güzel ve ortak zenginliğimizdir. Buna itizarım yok ama festivale katılan yabancı folklor guruplarına da bizim seyirlik oyunlarını, birikmeleri, ahilik törenini, çiftetellimizi, melek hanımı, meşeliyi, zeybeği izletseydik onlar da bizi davet eder kültürel zenginliğimizi bu vesile ile duyurmuş olurduk.Kendi folklorumuzun tanıtım ve organizasyonunu yapamazsak yurt içi ve yurt dışından getirdiğimiz guruplarla nereye gideceğiz.Yönetimlerin görevi güncel işleri yapmanın yanında kendi kültürünü gelecek kuşaklarla da buluşturmak olmalı.

                Ayrıca gelen protokol konuk olduğu sürece bize tabi olmalı, bunu yapabilmeliyiz. Bunu yapabilirsek kültürel değerlerimizi daha iyi tanıtmış, zenginliklerimizi daha fazla göstermiş oluruz.

           Kısa sürede durduğum festival alanında protokol oturma biçiminde de sıkıntı vardı. İlçenin seçilmiş belediye başkanı nezaketen konuk gelen milletvekiline bakanın yanındaki yerini veriyorsa, bakanın yanında oturması gereken belediye başkanına da kim yer vermesi gerekiyorsa verecek.

               Sivil toplumu esnafı ilçe halkını karar süreçlerine katabilmeliyiz. Yapılan bazı işlerle ilgili kısaca düşüncelerimi yazmaya çalışayım.

                Çarşıda, pazarda, sokakta kaldırımcı dedemin ve daha eskilerinin emeği olan ne kadar taş varsa hepsini ortaya çıkarırdım. Esas zenginliğimiz bunlar! Asfalt, kilit parke ya da andezit taşı değil. Mudurnu’ya gelen andezit taşı, asfalt, kilit parke görmeye gelmez doğal olanı görmeye gelir.

                Çift yol başlangıcından itibaren direklerde ki ışıkları yeşil değil direkteki lamba ışığı tonunda ve amblemin çam değil eski çatı ve baca motiflerini çağrıştırmasını isterdim.

                Kırmızı-beyaz boyanan bordür taşlarının kahverengi-beyaz olması tarihi dokumuza daha uygun olurdu. Zira gelen konuklara girişten itibaren tarihi bir kasabaya geldiklerini hissettirmek çok önemli.

                Ana yurdu demir ağlarla öremedik ama Mudurnu’nun her yerini tellerle ördük. Mezarlıklar vb. çok güzel olan yerler var ancak kasaba girişi ve terminali ferforje ile yapılması daha uygun olurdu.  

               Geçtiğimiz aylarda Dokuder Derneği aracılığı ile kardeş belediye olma ve Eko yaşam alanları, müzeleri ile ilgili kültürel amaçlı ilçemize gelen ve İstanbul platformundaki Mudurnulu gönüllü arkadaşların da desteği ile ağırlanan İtalyan heyeti iadei ziyaret anlamında ilçemiz belediye ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerini davet ettiler.  Bu davete sivil toplumun da katılması, kardeş belediye ve kültürel devamlılık sağlanması amacıyla, kent konseyi, Dokuder,  Muktuder adına birer temsilcinin de katılması ve ödenek ayrılması için meclise önerge verdim. Bu ve diğer yapılacak işlerle ilgili görüşmelerde, meclisin sivil topluma, kültürel olaylara ve ilçe için yapılması gereken ve yapılan işlerde daha donanımlı olması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa sivil kuruluşlar işin takipçisi olmazsa seçilmişler tekrar seçilemeyince yapılan kültür alışverişi de biter.

             ÇEKÜL (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı)geçtiğimiz hafta Çekül vakfı başkanı ve beraberindeki delegasyon davetlisi olarak ilçemize ziyarette bulundu. Çekül vakfının web sayfalarındaki tanıtım yazıları şöyle idi; 

              “Belge bırakarak, üretilen değerleri yaygınlaştırarak, üretirken öğrenerek ve öğreterek, somut ve somut olmayan doğal, tarihsel, kültürel varlıkların kalıcılığını ve sürekliliğini dikkate alarak, ülkeyi dünyanın gündemine taşımayı, dün olduğu gibi bugün de ana hedeflerden biri olarak görüyoruz.”  Prof. Dr. Metin Sözen

Kurulduğu günden bugüne ÇEKÜL Vakfı yaptığı çalışmaları ve bağlı kaldığı ilkeleri kamuoyu ile paylaşmak amacıyla çeşitli yayınlar yapıyor ve etkinlikler düzenliyor. Çalışmalardan edinilen deneyim ve birikimi belgeye dönüştürerek geleceğe kalmasını sağlamak için çaba gösteriyor. Bu kapsamda yapılan çalışmalarda, Anadolu kentleriyle ilgili yapılan belgelemeler, belgesel filmler, kentsel ve kırsal yörelerde yapılan fotoğraf ve kamera çekimleri de arşivlerde yer alıyor. Yayın ve tanıtım etkinlikleri kamuoyunu bilinçlendirmenin yanı sıra, koruma politikalarının oluşmasında ve uygulanmasında etkin rol üstlenen kamu kurumları ile yerel yönetimlerin de yararlanacağı kaynaklar olarak önem taşıyor. Web sayfasına ana ilke olarak bunları yazan Çekül heyetine ilçemize yapmış oldukları gezide Mudurnu’da ve diğer tarihi kasabalarda, taşınmaz kültür varlıklarının nasıl restore edilmesi gerektiğine örnek olan, 1840 lı yıllarda ki yaşanmışlığı günümüze taşıyan “işletmeci” mantığı ile değil ev sahipliği ile Mudurnumuzun geleneksel kültür taşımacılığı ile kültür paylaşımını amaçlayan Hacı Şakirler Konağını gösterebilseydik Çekül’ün ana amaçlarında yazdıkları koruma politikalarının oluşmasına katkı vermiş olurduk.

          Uzun zamandır yazmayı düşündüğüm bir konu daha var; ilçemizde restorasyon adı altında bir sürü yanlışlık yapılıyor. Tamir edeceğiz diye o güzelim işleme dolap kapılarını, konak kapılarını, balkon işlemelerini yok edip yeni ağaçları boyayıp sıvayarak eski yaşanmışlığı yok ediyoruz. Bu işi acil rant işi olmaktan çıkarıp planlanması ve işi bilen uzmanlarca kontrolünün yapılması lazım. Henüz turizm bürosunda görevli bir eleman bulamadık umarım daha fazla bozulma olmadan mimari anlamda geleceğimizi planlayan bir mimar buluruz.

Mehmet Cantürk

17.07.2012

www.mudurnuhaber.com

Göynük ve Mudurnu notları

Göynük ve Mudurnu notları

 Geçtiğimiz Pazar günü Göynük ilçemizdeki Akşemsettin Hazretleri anma gününden ve Mudurnu ilçemizdeki durumlardan bu hafta notlar aktarmak istiyorum.

 Ben Akşemsettin Hz. Anma gününe daha önceki yıllarda hiç katılma fırsatım olmamıştı. Bu yıl oradaki kalabalığı gördüğümde çok sevindiğimi ifade etmeden geçemeyeceğim. Bazı kişiler diyor ki, daha bu sene az insan geldi, yağmur yağacak vs sebeplerden biraz azdı diyorlar.

 Göynük merkezindeki Mehteran Yürüyüşü sırasında İstanbul dan gelen arkadaşım Mesut IŞIKAY bize ev sahipliği yapıyor ve yanımızdaki Değerli Bolu Basınının kalemlerinden akrabamız, Mustafa COP ağabeyimizle birlikte Göynük  Ziraat Bankası karşısında  yeni açılan LALEZAR Kafe ye giriyor 5 dakika Çay molası veriyoruz.

 Molanın ardından Belediye meydanından gelen Mehter Seslerinin olduğu alana gidiyor ve programı takip ediyoruz. Mehter Anında meydanda biriken vatandaşlar Protokol konuşmaları başlayıp biraz ilerleyince meydanı boşaltmaya başlıyor.         

                                   ANMA GÜNÜNDE SİYASET YAPILMAMALI

Akşemsettin Hz. Anma gününde Belediye Başkanı Kemal KAZAN Göynük ü ve yapılanları kısa anlatmasının ardından, Kaymakam Bey in anlamlı konuşmasının ardından yapılan konuşmaların Göynük vatandaşlarını sıktığına şahit oldum.

Göynüklüler yapılan her şeyin farkında olduklarını öğle sıcağında siyasetçiler tarafından Göynük e yapılan işlerin anlatılmasından sıkılarak alandan ayrıldıklarını gördüm.  Bunun yerine kısa ve öz olarak Akşemsettin Hz. İle ilgili sözlerden bahsedilse idi daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Anma gününde Göynük-Mudurnu yolunun yapılmasını anlatmak belki bir siyasetçi için fırsat olabilir, amma velâkin vatandaş eski vatandaş değil. 2000 yılından bu yana artık benim köylüm, Benim Çiftçim, Benim Esnafım, Benim memurum işini bilir diye kimse diyemiyor. Çünkü her kes yapılan işleri takip ediyor ve bunun için oy oranları yükselerek iktidar partisi yönetime devam ediyor.

Mudurnu da ASAYİŞ Kemal mi?

Gelelim, Göynük notlarından sonra Mudurnu ilçemize…

Konuştuğum ve sohbet ettiğim her kes Mudurnu da son günlerde nelerin olduğunu merak ettiklerini belirtiyor.  Bir gün duyuyorsunuz çarşının orta yerinde Bir eve Hırsız veya Hırsızlar elini kolunu sallayıp eve girip, Hemde Mudurnu Pazarının olduğu Cumartesi günü, vatandaşın evindeki Ziynet eşyalarını alıp gidiyor ve kimse görmüyor.

Mudurnu Demirciler Çarşısı Esnaflarından Değerli büyüğümüz Ahi BABA nın Dükkânından bir miktar parası çalınıyor.

Aradan kısa bir süre sonra yine çarşının orta yerine bir İmam Hatip arkadaşımıza saldırıda bulunuluyor ve bu olayıda  kimse görmüyor.  Geçtiğimiz aylar içersinde Üniversite öğrencilerininde dövüldüğünü duymuş fakat olayın neden kaynaklandığını anlayamamıştık.

Gelelim sonuca, Mudurnu’da neler oluyor,  ilçe ortasında gelişen olaylarda Mudurnu Emniyet Amirliğindeki Monitörler çalışmıyor mu?  Veya çalışıyor da görüntü kalitesindemi noksan var.

Mudurnu Esnaf odasının katkısı ile ilçeye kurulan Kamera sisteminden neden verim alınamıyor? Vatandaşlar bu konuları kendi aralarında soruyor. Bizde buradan konuyu dile getirmeye çalışıyoruz. İnşallah bundan sonraki günlerde ASAYİŞ daha sakin geçer ve kimsenin malına ve kendine bir zarar gelmez. Mudurnu ilçesinde yaşayan bizler çoğumuzun birbirimiz ile Aile bağlarımız vardır. İnşallah güzel bir MUDURNU ilçesinde yaşamak ve faydalı işlere imza atmak, kötü haberlerin yerine mutlu ve bereket dolu haberler yapmak nasip olur. Saygılarımla

Aydın ÖZPELİT  Mudurnu  Haber

e-mail: aydinozpelit@mudurnu.com

Muhtar dan Örnek davranış

Mudurnu ilçsei Yeniceşıhlar Köyü Muhtarı Erol CANTÜRK , Mavi kapak toplayarak engelleri aşmamız gerekli dedi.

Muhtar Erol CANTÜRK Mavi Kapak Kampanyası ile yakından ilgilendiklerini ve köy olarak bu kampanya ya destek vermek için Mavi Kapakları topladıklarını belirtti.

Cantürk, bizler  bu kapakları çöplere atıyorduk, şimdi ise toplayıp, ihtiyaçlı kardeşlerimize bir faydamız olacaksa ne mutlu bize dedi.

www.mudurnuhaber.com

Taşkesti ye DENİZ geliyor

Sarot Termal Palace’de Yapay Sahil

Yapay Kumsal ile Denize Girme

Keyfinin Keyfine Varacaksınız.

 

Sarot Termal Vadi ve Sarot Termal Palace misafirlerine Bolu dağı eteklerinde denize girme imkânı sağlayan bir yapay deniz kompleksi sunuyor.

 Yaz – kış kullanabileceğiniz üzeri kapalı ve açık kullanılabilen yapay plaj ve deniz, yaz günlerinde güneşlenme keyfi; kış günlerinde ise kar altında denize girme keyfi yaşatacak. Misafirlerine yapay dalgalar eşliğinde sörf yapabilme imkânı da sunan yapay plajda okyanus suyu içinde, oda sıcaklığında çocuklar ve yetişkinler için her şey projede düşünülmüş.

Bay- bayan ayrı kısımları da mevcut olan Sarot plaj, herkesin zevkine hitap eder bir durumda…
Sarot Plaj’ da hayatınız boyunca hiç tatmadığınız bir deniz keyfi yaşayacaksınız…


Yapay deniz kısmında oluşturulacak Aqua park alanlarında neşe dolu tatiller geçireceksiniz…

Bu proje Dünya da Japonya dan Sonra ilk Kez Bolu-Mudurnu SAROT Termal de uygulanacak. Bu projenin 2013 yılı Haziran aylarında hayata geçirileceği belirtiliyor.

www.mudurnuhaber.com

ORTAK İŞ YAPARAK HER KES ÇOK VE HAYIRLI PARA KAZANACAK

Mudurnu ve Türkiye genelinde birlikte çalışarak ciddi manada maddi kazanç elde edebiliriz. İster çalışan, isterseniz Kamu görevlisi, İster Ev hanımı hiçbir şey fark etmiyor. Bu sistem sayesinde evinize bir ek gelir, hemde ciddi bir ek gelir sağlamış oluyorsunuz. Yapmanız gereken  http://www.ersag.com.tr/account.asp?mod=myaccount&sub=edit&action=register2&red

  Bu linki tıklayarak açılacak sayfadaki formu hiçbir ücret ödemeden, üyelik aidatsız Sponsor numarası 504410   nolu numarayı yazıp bilgilerinizi doldurarak kayıt olabilirsiniz.

Üyelik işlemi tamamlandığında ise hayatımızın her anında bize gerekli olan tüketim ürünleri karşınıza çıkacak. Hemde bu ürünler tamamen TÜRK Malı bir üretimdir. Hiçbir Risk, Hiçbir Ücret ödemeden, Hiçbir kayıt bedeli ödemeden bu sisteme kayıt olabilir, yaşamınızda farklı bir pencere açarak, Bol ve Hayırlı bir kazanç elde edebilirsiniz.  Türkiye genelinde istediğiniz yerden bu sisteme kayıt olabilir ve aylık 1000 tl ile 5000 tl arasında kazanç elde etmek sizin elinizde. Eğer sizde EKİBİMİZE katılarak bu halka içinde olmak isterseniz, zaman kaybetmeden yukarıdaki linki tıklayarak üye olabilirsiniz.

HAYIRLI OLSUN

Şimdi Üye olmak için TIKLAYIN  Sponsor no : 504410 http://www.ersag.com.tr/account.asp?mod=myaccount&sub=edit&action=register2&red=