Uçucu maddeler 18 yaşından küçüklere satılamayacak

Uçucu maddeler 18 yaşından küçüklere satılamayacak

Tiner ve boya incelticileri ile su bazlı olmayan yapıştırıcıları da içeren, kişilerde bağımlılık yapan uçucu maddelerin satışına sınır getirildi. Söz konusu uçucu maddeler 18 yaşından küçük olanlara satılmayacak. Bu tür ürünlerin üretildiği işyerinde 18 yaşından küçükler çalıştırılmayacak. Söz konusu uçucu maddelerin ambalajı üzerine de sigara paketlerinde olduğu gibi uyarıcı yazılar  yer almaya başladı.

Sağlık Bakanlığın’nca hazırlanan Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunması Hakkında Yönetmelik Resmi Gazete de 4 Ağustos 2010 tarihinde yayınlanmıştı. Yönetmelik, kişilerde bağımlılık yapabilen uçucu madde içeren ürünlerin kontrolünü sağlamayı, özellikle çocukların erişimini ve kullanımını önlemeyi, onları ve toplumu bu maddelerin zararlı etkilerinden korumayı amaçlıyor.

SİGARA PAKETLERİNDEKİ GİBİ UYARI YER ALIYOR

İnsanda bağımlılık yapan söz konusu uçucu madde içeren ürünlerin dış  ve iç ambalajlarına büyük ve dikkat çekecek şekilde “Dikkat! Sağlığa Zararlıdır. Çocuklara Satılamaz, Verilemez” ibaresi konuldu.

www.mudurnuhaber.com

İslam Ansiklopedisinde “Mudurnu Yıldırım Bayezid Külliyesi” başlıklı madde yayınlandı.

İslam Ansiklopedisinde “Mudurnu Yıldırım Bayezid Külliyesi” başlıklı madde yayınlandı.

Hazırlık çalışmaları 1983 yılında başlanan ve ilk cildi 1988 yılında neşredilen Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi nin 43. cildi içinde bulunduğumuz Eylül ayı başında yayımlandı.

 

Bu cilt’in bizi ilgilendiren yönü ise, içinde “Mudurnu Yıldırım Bayezid Külliyesi” maddesine yer verilmiş olmasıdır. Yılda ancak bir veya iki cilt halinde çıkan Ansiklopedi 2000 i aşkın yazarın katkısıyla çok titiz bir araştırmadan sonra hazırlanıyor ve 25 yıldan beri devam ediyor. Mudurnu’muzla ilgili bu madde Mudurnu Yıldırım Bayezid Camii, medresesi ve çifte hamam hakkında geniş ve önemli bilgiler ihtiva etmektedir. Madde sonundaki isimden, maddeyi yazanın hem şehrimiz Emekli Emniyet Müdürü Güray ÖNAL olduğu anlaşılmaktadır. Madde üç sahifeden oluşuyor ve 43. çildin 529-530 ve 531 sayfalarında yer alıyor. Hemşerimiz, ağabeyimiz Güray Önal’ı kutluyor, sağlık ve başarılar diliyoruz.

www.mudurnuhaber.com

EV TELEFONLARINIZI  AVANTAJLI TARİFEDEN  YARARLANARAK İLK 6 AY 14.90 TL YE  TÜRKİYE NİN TÜM İLLERİNDEN ORİS TELEKOM A   TAŞIMAK İÇİN MUDURNU FOTOĞRAFÇILIK’A MÜRACAAT EDEBİLİRSİNİZ.

ADRES: Seyrancık mah. Demirciler cad. No:17 MUDURNU Tel.0 374 421 28 83 Gsm: 0535 735 91 64

SİGARA YILDA 100 BİN CAN ALIYOR

Her yıl dünyada milyonlarca insan sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitiriyor. Uzmanlar, toplumumuzun büyük kısmını kapsayan yüksek sigara tüketiminin engellenmesi için gerekli önlemler alınmazsa, yakın gelecekte bir akciğer kanseri salgını ile karşı karşıya olduğumuzu bildiriyor…

 

Sigaranın zararlarını bilmeyen yok. Yapılan onca çağrıya rağmen önüne geçilemeyen sigara tüketiminden, dünyada her yıl milyonlarca insan ölüyor. Özellikle kanser vakalarının baş aktörü sigara… Acıbadem Adana Hastanesi Sigarayı Bıraktırma Merkezi Sorumlu Hekimi Dr. Obengül Ejder, yaptığıaçıklamada, 20 milyona yakın sigara içicisinin olduğu ülkemizde günde 40 milyon dolar sigaraya para harcandığını belirterek, her yıl 100 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle öldüğüne dikkat çekti. Dr. Ejder, yapılan onca çağrılara ve uyarılara rağmen sigara tüketiminin önüne geçilemediğini belirterek şöyle konuştu;

KANSERLERİN BAŞLICA NEDENİ SİGARA

“Dumanında 4 binden fazla kimyasal madde bulunan sigara, akciğer kanserinin yüzde 90’ına, diğer kanser türlerinin ise yüzde 30’undan fazlasına neden oluyor. Sigara nedeniyle oluşan ve en sık görülen kanser türleri arasında akciğer, gırtlak, dil ve dudak , mesane kanserleri bulunuyor. İçilen her sigaranın ömrünüzden 5 dakika kısalttığını unutmayın. Hayatınızın uzamasını istiyorsanız bir an önce sigarayı bırakın.”

 

PASİF İÇİCİLER, EN AZ SİGARA KULLANANLAR KADAR RİSK ALTINDA

Sigara tüketimi nedeniyle dünyada 20 saniyede bir insanın hayatını kaybettiğini de vurgulayan Acıbadem Adana Hastanesi Sağlıklı Yaşam Kulübü Sorumlu Hekimi Dr. Obengül Ejder, pasif içicililiğin, sigara kullananla aynı riskleri taşıdığına dikkat çekti. Özellikle çocukların yanında sigara içilmemesi gerektiğini dile getiren Ejder, sigaradan uzak kalarak çok sayıda kanserden etkili şekilde korunmanın mümkün olduğunu kaydetti.

 

SİGARA BAĞIMLILIĞI TEDAVİ EDİLEBİLİR
Sigara bağımlılığının; tedavi edilebilir, kronik bir hastalık olduğunu belirten Ejder, Acıbadem Adana Hastanesi Sağlıklı Yaşam Külübü” bünyesinde kurulan “Sigarayı Bıraktırma Merkezi”nde toplumu bilinçlendirmek ve sigara içenlerin bu bağımlılıktan kurtulmalarına yardımcı olmak için çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

 

Acıbadem Sigara Bıraktırma Merkezi’nde neler yapılıyor?;

  • İlk görüşme ile sigara kullanım paterninin ve davranışsal özellikleri belirleniyor, sigarayla ilgili fiziksel ve psikolojik etkenler gözden geçiriliyor ve kişiye özel bir tedavi programı geliştiriliyor.
  • Spirometre ile solunum fonksiyonları ölçülüyor;
  • Karbonmonoksit testi ile akciğerdeki zehirli gaz miktarının tespit ediliyor,
  • FDA onaylı Soğuk lazer uygulanması ve/ veya ilaç tedavisi ile fiziksel bağımlık ile savaşılıyor. Akupunktur noktalarına uygulanan lazer(soğuk lazer uygulaması) ile kan endorfin miktarında sağlanan artış; sigaranın çekilme semptomlarını azaltıyor. Sinirlilik, dikkatsizlik, mutsuzluk gibi yoksunluk semptomlarının oluşması önleniyor.
  • Davranış terapisi ile de hastanın içmearzu ve düşüncesiyle başa çıkmasına, acil durumlarla baş etmesine yardımcı olunuyor,
  • Bırakma süreci ve tekrarlamanın önlenmesine ilişkin yöntemler de uygulanıyor
  • 41 gün sonra yapılan kontrol görüşmesinde sigarasız bir hayatı seçen kişilere başarı belgesi veriliyor.
  • www.mudurnuhaber.com

Esnafımızın Dikkatine !

Gerçek usulden basit usule geçiş kolaylaştı!

15.06.2012 Tarihinde,  28324 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6322 No’lu kanun ile Gerçek Usulde vergilendirilen mükelleflerin; Basit Usulden yararlanmaları daha kolay olacak şekilde yeniden düzenlenmiştir.

Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanan 283 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği Taslağı ile; Gerçek Usulden Basit Usule geçiş veya Basit Usulden Gerçek Usule geçiş işlemlerinin nasıl yapılacağı hakkında bilgilere yer verilmiştir.

Basit Usulde Vergilendirmeyle İlgili Düzenlemeler

1.Yasal düzenleme 
6322 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinin altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve 13 üncü maddesiyle de aynı Kanuna Geçici 81 inci madde eklenmiştir.

“Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Basit usulün şartlarını haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden, 47 nci maddede yazılı şartları taşıyanlardan arka arkaya iki hesap döneminin iş hacmi 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olanlar, yazılı talepleri üzerine bu şartın gerçekleşmesini takip eden takvim yılından başlayarak basit usule geçebilirler. İşin eş ve çocuklara devri halinde iş hacminin hesabında devirden önceki süreler de dikkate alınır. Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri tespit edilenler hiçbir suretle basit usulde vergilendirilmezler.

Gerçek usulde vergilendirilmekte iken işini terk eden mükellefler ile basit usulün şartlarını kaybedenlerden gerçek usulde vergilendirilmeye başlamadan önce işini terk eden mükellefler, terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönemezler. Bu hüküm, işin eş veya çocuklara devri halinde de uygulanır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”

“Basit usulde vergilendirmeye geçişte sürelerin hesabı:
GEÇİCİ MADDE 81- 46 ncı maddenin altıncı ve yedinci fıkralarında yer alan şartların tespitine1/1/2012 tarihinden itibaren başlanır.”

2. Basit usulden gerçek usule geçiş

Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilmektedir.

6322 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinin altıncı fıkrasında yapılan düzenlemeyle, basit usulün şartlarını haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir.

Örnek 4: Kayseri Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde servis işletmeciliği faaliyetinde bulunan ve basit usulde vergilendirilen Bay (G), vergi dairesine verdiği dilekçe ile 15/10/2012 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme talebinde bulunmuştur. Bay (G), dilekçesinde belirttiği tarihten (15/10/2012) itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olup, gerçek ve basit usulde tespit edilen ticari kazançlarını 2013 yılının Mart ayında birlikte beyan edecektir.

Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun 51 inci maddesi uyarınca faaliyetlerine başladıkları tarihten itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olan mükelleflerin basit usulde vergilendirmeye dönmeleri mümkün değildir.

3. Gerçek usulden basit usule geçiş

6322 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeyle gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden belirlenen şartları sağlayanlara basit usule geçme imkanı getirilmiştir.

Buna göre, gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerin;

– Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı şartları topluca taşıması,

– Arka arkaya iki hesap dönemi iş hacminin 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olması,

– Yazılı talepte bulunması

halinde, bu şartların gerçekleşmesini takip eden takvim yılından başlayarak basit usule geçmeleri mümkün bulunmaktadır.

İşin eş ve/veya çocuklara devri halinde iş hacminin hesabında devirden önceki süreler de dikkate alınacaktır.

Ancak, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri tespit edilen mükellefler hiç bir şekilde basit usule dönemeyeceklerdir.

Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerin basit usule geçmeleri için alış, satış ve/veya hâsılat tutarlarının her birinin arka arkaya iki yıl süreyle 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olması gerekmektedir.

Diğer taraftan, 6322 sayılı Kanunun 13 üncü maddesiyle Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 81 inci madde hükmüne göre, gerçek usulden basit usule geçmeye ilişkin şartların tespitine ve iki yıllık sürenin hesabına 01/01/2012 tarihinden itibaren başlanacaktır.

Örnek 5: İstanbul ilinde kuaförlük faaliyeti nedeniyle öteden beri gerçek usulde vergilendirilen Bayan (N)’nin 2012 ve 2013 yıllarında elde ettiği iş hâsılatı, ilgili yıllar için Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesinde yer alan hâsılat haddinin altında gerçekleşmiştir. Diğer şartları da taşınması kaydıyla mükellefin 01/01/2014 tarihinden itibaren basit usulde vergilendirmeden yararlanması mümkündür.

4. İşini terk eden mükelleflerin durumu

Gerçek usulde vergilendirilenler ile basit usulün şartlarını kaybeden mükelleflerin;

İşin terk edilmesi veya eş ve/veya çocuklara devredilmesi hallerinde ilgisine göre terk veya devir tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönmeleri mümkün değildir.

Gerçek usulde vergilendirildiği veya vergilendirilmesi gerektiği faaliyetini 01/01/2012 tarihinden önce terk eden mükellefler için iki yıllık sürenin hesaplanmasına 01/01/2012 tarihinden itibaren başlanacaktır.

Gerçek usulde vergilendirildiği veya vergilendirilmesi gerektiği faaliyetini 01/01/2012 tarihinden itibaren terk eden mükellefler terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usulden yararlanamayacaklardır.

Örnek 6: Taksi işletmeciliği faaliyeti nedeniyle gerçek usulde vergilendirilen Bay (M), bu faaliyetini 01/01/2005 tarihinde terk etmiştir. Bay (M), 2013 yılında yeniden faaliyete başlamak ve basit usulden faydalanmak istemektedir. Bay (M)’nin Gelir Vergisi Kanununun Geçici 81 inci maddesi hükmü uyarınca 01/01/2012 tarihinden itibaren iki yıl geçmedikçe basit usulden yararlanması mümkün bulunmamaktadır.

Gerçek usulde vergilendirildiği veya vergilendirilmesi gerektiği faaliyetini terk eden mükellefin basit usulde ortaklık şeklinde faaliyette bulunmak istemesi halinde;

– Faaliyetin terk tarihine bağlı olarak, 01/01/2012 tarihinden veya terk tarihini takip eden yıldan itibaren iki yıllık sürenin geçmesi,

– Diğer ortaklarla birlikte basit usule tabi olmanın şartlarının topluca taşınması

kaydıyla, basit usulden yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

Örnek 7: Bay (P), gerçek usulde gelir vergisi mükellefi iken faaliyetini 05/06/2010 tarihinde terk etmiştir. Bay (P), 2012 yılında basit usule tabi olmanın şartlarını taşıyan Bay (S) ile ortak olarak şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetine başlamak istemektedir. Geçici 81 inci madde hükmü uyarınca 01/01/2012 tarihinden itibaren iki yıl sonra, diğer bir ifadeyle 01/01/2014 tarihinden itibaren diğer şartları da taşıması kaydıyla Bay (P)’nin basit usulde vergilendirmeden yararlanması mümkündür. Bu nedenle Bay (P) ve ortağının 2012 yılında ortaklık şeklinde başlayacağı şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyeti nedeniyle ticari kazançlarının gerçek usulde tespit edilmesi gerekmektedir.

5. Gerçek usulden basit usule geçen mükelleflerde belge düzeni

Gerçek usulde vergilendirilmekte iken Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinin altıncı fıkrasında belirtilen şartları sağlayarak basit usulde vergilendirmeye geçen mükellefler ellerinde bulunan belgelerle ilgili olarak aşağıda belirtilen şekilde işlem yapacaklardır.

Vergi Usul Kanunu uyarınca notere tasdik ettirmiş veya “Vergi Usul Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre anlaşmalı matbaalara bastırmış oldukları belgelerden, kullanılmamış olanlar ile en son kullandıkları ciltleri basit usulde vergilendirmeye başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde bağlı bulundukları vergi dairelerine dilekçeleri ile ibraz ederek kullanılmamış olan belgelerin iptal edilmesini sağlayacaklardır.

Belge iptal işlemi vergi dairelerince 246 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin (E) bölümünde belirtilen şekilde gerçekleştirilecektir.

Basit usulde vergilendirilen mükellefler kullanacakları belgeleri 215 ve 225 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde açıklanan şekilde temin edeceklerdir.

Basit usule geçen mükelleflerden 225 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği kapsamında bulunanlar, mevcut belgelerinden kullanılmamış olanları vergi dairesine tespit ettirmek kaydıyla kullanmaya devam edebileceklerdir.

Basit usule tabi mükelleflerin 3100 sayılı Kanun kapsamına girmemekle beraber, isteğe bağlı olarak ödeme kaydedici cihaz alıp kullanmaları mümkün bulunmaktadır. Bu durumdaki mükelleflerin ellerindeki cihazlarını kullanmak istememeleri halinde, 60 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunla İlgili Genel Tebliğin 4 ve 6 ncı bölümlerindeki açıklamalara göre, hurdaya ayırma veya bir başka mükellefe satma imkânları bulunmaktadır.

www.mudurnuhaber.com