MUDURNU DA 50 İMAM AÇIĞI NEDEN VAR ?

Mudurnu Kaymakamı Ayhan ABATAY ın Başkanlığında ve Daire Amirlerininde hazır bulunduğu toplantıda  Muhtarlar istek ve şikayetlerini dile getirdi.

 

Mudurnu Kovucak Köyü Muhtarı  Necati AYBAR  toplantıda söz aldı. Aybar, benim söyleyeceğim konu tüm köy Muhtarlarımızı ilgilendiriyor dedi.

Aybar, Mudurnu ilçesinde şu anda 50 civarında İmam açığının olduğunu dile getirerek, bu İmamlar Mudurnu’da neden durmuyor, sebebi nedir dedi?

mudurnu imam açığı necati aybar www.mudurnuhaber.com

 HEM SORDU  HEM CEVAPLADI

Mudurnu Kovucak Köyü Muhtarı  Necati AYBAR, Mudurnu Müftüsü Arif CEVLEK e hem soruyu sordu, ardından soruyu kendi cevapladı.

Aybar MUDURNU’da İmam hatip olmadığı için ilçemizden Hoca yetişmiyor, ilçe dışından atanan hocalarımız ise, kısa bir süre sonra memleketlerine tayin istiyorlar, bakın bir Göynük ilçemizde İmam sıkıntısı yok, nedeni ise Göynük ilçesinde İmam Hatip olmasıdır dedi.

 MUDURNU İLÇESİNE İMAM HATİP  DERSLİĞİ AÇILSIN

Aybar, Mudurnu ilçesinde Mudurnu Çok Programlı Lisesinin bir bölümüne bir Derslik açılarak İmam Hatip Bölümü kazandırılabilir dedi. Böylelikle Mudurnu ilçesi Kendi imamını,kendisi yetiştirecektir dedi.Köy Muhtarları Aybar’ın teklifini olumlu karşıladı.

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu “Ölü şehir”

Mudurnu Kaymakamı Ayhan Abatay,  doğal ve tarihi zenginlikleri ile Osmanlı mimarisinden örnekleri barındıran Mudurnu’nun muhteşem bir ilçe olduğunu belirtti.

Mudurnu Ölü Şehir www.mudurnuhaber.com

Turizm konusunda ilçede uzun vadeli projeler oluşturulması gerektiğini ifade eden Abatay, “Bir turist hafta sonu Mudurnu’ya ‘ölü şehir’ dedi. Esnaf dükkan açmıyor, gelenlere yol gösteren yok, konaklardan kimsenin haberi yok. Cumartesi ve pazar olayına belli kararlar alıp uygulamak gerekiyor. Yeni projeler üretilmeli, kısa değil uzun vadeli düşünmeli. 10-20 yıl sonra ne olacak, göz önüne alınmalıdır” dedi.
Toplantıya vatandaşların ilgi göstermediğini vurgulayan Abatay, “Biz geçiciyiz, burası size kalacak. Katılımı artırmamız lazım. Birbirimizi eleştiriyoruz. Hastane olayında hastane yerine kararı veremedik, ilçe ikiye bölünmüş. Yeni hastane için gelen o parada geri gidecek. Para var, proje var, hastane yeri yok” diye konuştu.

Toplantıya Kent Konseyi Başkanı Mehmet Cantürk, konsey üyeleri, daire amirleri, muhtarlar, siyasi parti temsilcileri ve dernek başkanları katıldı.

Kaynak: Bolu Detay Gazetesi www.boludetay.com

 

Tavuk Gübresinden Enerji Üretimi

 
Karbondioksit, metan gazı ve karbondioksitten yirmi kat fazla zehirli olan hidrojen sülfit gazı, emici özelliği olmayan çeltik kabuğunun tavuk gübresi ve dışkısındaki bileşenleri ememiyor olması nedeniyle açığa çıktığı yerde hem doğayı hem de insanları zehirliyor!
Doğaya çöp olarak bırakılan bu bileşenleri Atta Enerji yetkililerinden Onur Orallar ile konuştuk. Atta Enerji tavuk çiftliklerinde tavukların altına serilen ve emici özelliği olmayan çeltik kabuğu yerine emici özelliği olan çam talaşının kullanılması halinde talaşı köylüden geri alarak onu birtakım aşamalardan geçirip hayvansal atıklardan biyogaz elde edeceklerini ve bunun nasıl mümkün olduğunu anlattı bize.

Tavuk gübresi atıklarının çevreye verdiği zarar hakkında ne söylerdiniz?

Tavuk gübresi ekolojik kirlenmeye neden olan etkilerden biridir. Bunun nedenlerini anlatmaya çalışacağım. İlk olarak köylü tavuk gübresini bir yere yığıyor. Üzerine yağmur yağıyor, kar yağıyor. Bu sular sonuçta yeraltına gidiyor, aşağıya yağmur ve kar ile süzülen atıklar yer altı sularını kirletiyor hatta zehirliyor. Açığa çıkan nitrat suda çözünerek yer altı sularına ve doğal olarak da içme sularına karışıyor. Bununla da kalmayıp çevreye atılan gübre atıkları ciddi bir çevre ve açığa çıkardığı koku itibariyle de hava kirliliğine neden oluyor.

İkinci olarak değinmek istediğim konu, tavukçulukta çeltik kabuğunun kullanımıdır. Bu doğada çözülmeyen bir şey, mineralce çok yüksek, erimiyor, yok olmuyor. Çeltik kabuğundan zımpara yapılır. Zımparanın üzerindeki o parlak şeyler çeltik kabuğudur. Ve kesinlikle yanmayan bir özelliği var. Yanmayan bir şey toprağa gübre olarak atılıyor. Bu çeltik toprakta yok olmuyor. Ve bu çeltik kabuğu ile karıştırılmış tavuk gübresi ve atıklarının atıldığı topraklar toprak uzmanları tarafından da ifade edildiği gibi kanserleşiyor. Kanserleşen topraklar böyle oluşuyor. Çünkü o toprakta hiçbir şey yetişmiyor daha sonra. Çünkü toprağın Ph’ı bozuluyor. Çeltikten dolayı asit – baz dengesi bozuluyor.

Üçüncü sorun; işlenmemiş tavuk gübresinin içinde yabancı ot tohumları olur. Bunu tarlanıza attığınızda bu otlar büyür. Ve bunları tekrar yok etmek için ilaç atılır. Örneğin ıspanak ektiniz, içinde yabani otlar çıktı. Bunu ayırmak çok zor ve işçilik gerektirir.

Peki, tavuk gübresinden eneri üreteceksiniz. Biyogazdan ve bunun köylüye getireceği faydalardan bahseder misiniz?

Şimdi biz köylüye çok cüzi bir karla veya kar gözetmeksizin talaş vereceğiz. Daha sonra verdiğimiz bu talaşı onlar tavuğun altına serecekler. Tavuk çişinin, kakasının üstünde 45 gün boyunca yaşıyor. Bu sonuçta üre oluşmasına neden oluyor. Bu oluşan üreyi çeltik kabuğu ememiyor. Oysa çam talaşının emme özelliği çok yüksek. Tavuk kümesine girdiğinizde özellikle sıcak havalarda içerde asidik bir hava olur. Talaş bunu da engeller çünkü emme özelliği var. Üstelik bu durumda % 2 – 3 tavuğun verimi de artar. Biz talaş verdiğimiz üreticilerden ücretsiz olarak veya çok cüzi bir rakam karşılığı bu tavuk pisliğini toplayacağız. Topladıktan sonra tesise getireceğiz. Bunu suyla karıştırıp fermantasyon tankına koyacağız. Ve Ph’ını nötralize edeceğiz, yani 6’ya getireceğiz. 20 – 30 gün içinde bu parçalanacak. Böylece biyogaz elde edeceğiz. Bu biyogazın % 65 – 70’ i metan gazı, kalanı karbondioksit, ayrıca da çürük yumurta kokusuna neden olan hidrojen sülfit gazı var. Bu tüplere, doğal gaz tesisatlarına da basılıyor. Bu çok zehirli bir gaz. Bunu biz filtre edeceğiz. Karbondioksiti tutma şansımız yok ama içerdeki suyu soğutarak aktif karbon filtreden geçirerek yaklaşık % 70’lik bir yanıcı gaz elde edeceğiz. Normal İstanbul – Ankara – Bursa’da kullanılan hattan gelen doğalgaz % 99 saflıkta. Bizimki % 70 saflıkta. Bunu jeneratörde yakıp elektrik üreteceğiz ve daha sonra 65 ton tavuk gübresi işleyeceğiz. 65 tonda artık içindeki gazı alınmış, fermantasyondan geçmiş atık çıkacak. Bu atıktan gene oluşacak olan gazla kazanı ısıtacağız.  Bu bakteri 35 – 36 derecede yaşıyor. Ondan sonra 200 kw’lık sıcak su çıkıyor. Bunu da köy halkına vereceğiz. İster köy meydanını ısıtsın ister evi. Bu ısınmak için kurtarılan yüzlerce ağaç demek, orman tahribatının önlenmesi demek.

Köylüye düşen tek şey sizden talaş almak ve daha sonra onu size geri vermek o halde?

Köylünün yapacağı tek şey bizden talaş almak, bunu tavukların altına koymak ve çıkan atığı bizim geri almamıza izin vermektir. Bu ona enerji olarak geri dönecek ve atığı ne yapacağını düşünmeyecek. Çevre temiz kalacak. Hava ve çevre kirliliği olmayacak. Materyal doğaya zarar vermeksizin bilakis üreticiye fayda sağlayacak şekilde dönerek hem de bizim elektrik enerjisini üretmemizi sağlayacaktır.Bu kadar basit ve net. Öbür türlü köylü 50 binlik tesisi temizletmek için para ödüyor. Küçük çiftlikler de belli bir yere biriktirirse, biz oradan alırız. Biz bunu ücretsiz yapacağız. 50 km’lik çap içindeki herkesi kapsıyoruz.

Atta Enerji olarak bunun deneysel prototipini yaptık. Şimdi de masa büyüklüğünde profesyonel paslanmaz çalışırken görebileceği bir portatif yapacağız. Proje ile ilgili olarak insanlar ikna olsun diye. Biz bu projeyi; yapılması gerekeni, nasıl yapılacağını detaylı olarak isteyene yazılı olarak da verebiliriz.

Tavuk gübresi atıklarından elektrik üretmek! Biraz daha detaylandırırsak!

Bu biyogazı filtre edip belirli bir kaliteye getirdikten sonra bunu içten yanmalı bir motorla yakacağız. Bunu bir arabanın motoru gibi düşünün. O dönen şaftına alternatör bağlayacağız. Ve buradan elektrik üreteceğiz. Bu üreteceğimiz elektrik, Mudurnu’nun bir ilçesini komple çalıştırmaya yetecek kadar güçlü.

Bu içten yanmalı motorlar % 100 verimle hiçbir zaman çalışmaz. % 35 verimle çalışır. Bunun nedeni çok yüksek sıcaklıklarda çalıştığı için havayla soğutulması gerekir. Yoksa motor erir. Otomobilin mesela radyatörü delinsin, hararet yapar. Bu sefer araba conta yakar, su kaynatır. Bizde aynı şekilde motoru soğuttuğumuz, egzoz gazlarını atmosfere vermek yerine bunu bir sıcak su kazanından geçirip 430 derece sıcaklıkla çıkan egzoz gazıyla sıcak su üreteceğiz. Ürettiğimiz bu sıcak suyun yarısını gene kendi tesisimizde metan gazı üretmekte kullanacağız. Kalan yarısını da hiçbir ücret talep etmeden yakındaki köylülere vereceğiz. Böyle bir projemiz var.

Bu halka hizmettir. Enerjiyi dönüştürmektir. Bu güneş enerjisi ile eşdeğer bir proje. Yani tavuk atıkları atılıyor ve atmosfere karışıyor. Ve bu gaz çevreyi kirletiyor. Metan gazı küresel ısınmaya neden oluyor. Çıkan karbondioksit gazına göre 20 kat daha tehlikeli metan gazı. Bizim yaptığımız bu tehlikeli gazlardan üreteceğimiz enerjinin yine halka dönüşümünü sağlamak ve bununla da kalmayıp doğal kirlenmenin önüne geçmektir.

Yazı: Selma Akar, fotoğraf: Mine Öztekin  www.trekking.com.tr

www.mudurnuhaber.com

 

 

MUDURNU’DA YILDA 17 MİLYAR PİLİÇ YETİŞİYOR

Bolu Yasağı Mudurnu’ya ilgiyi artırdı

Türkiye’nin  Etlik Piliç üretiminin büyük bir  bölümünü  Bolu ve ilçelerindeki üreticiler tedarik ediyor.

Geçtiğimiz Yıllarda Bolu genelinde  Belediye Meclis Kararı ile Kümes yapımı engellemesi  Yatırımcıları  en yakın merkez olan Mudurnu ilçesine yöneltti.

 SON BİR YILDA KÜMES SAYISINDA GÖZLE GÖRÜLÜR ARTIŞ

Mudurnu ve çevresinde son bir yılda gözle görülür bir artışın olduğunu belirten vatandaşlar, yol kenarlarına  ve ilçeye yakın yerlere yapılan büyük kapasiteli Tavuk kümeslerinden rahatsız olduklarını belirttiler.

  YURDUN DEĞİŞİK BÖLGELERİNDEN  YATIRIMCI NIN GÖZÜ MUDURNU ‘DA

Broiler Piliç yetiştiriciliği son yılların en çok kazandıran mesleği haline geldi. Hal böyle olunca’da Avukat’ Doktor’Öğretmen’Subay vs gibi görevlerde bulunan yatırımcılara bu yatırım kısa sürede geri dönmesi sebebiyle  Etlik Piliç yetiştiriciliği cazip görünüyor.

         MUDURNU’DA YILDA 17 MİLYAR ETLİK PİLİÇ YETİŞİYOR

Son verilere göre Mudurnu ilçesindeki Etlik Piliç Kümeslerinde  42 günlük Devrede 3 milyon 300 bin Piliç yetiştiriliyor. Bu Piliçler  üreticiler ve Şirketlere ait Kümeslerde yetişiyor.

Mudurnu’da Bir yıl boyunca toplamda ise  17 Milyar adet Etlik Broiler Piliç yetişiyor.

                       KÜÇÜK KÜMES İŞLETMECİLERİ ARTIK YOK

1970 li yıllarda Başlayan Mudurnu ilçesindeki Tavukçuluk  işletmeciliğinde ilk yıllarda 500 adet 1000 adet 2000 adetlik Tavuk Kümesleri artık şimdilerde Depo ve Samanlık olarak kullanılmaya devam ediyor.

            1000 ADET LİK KÜMESLER YERİNİ 100 BİN ADETLİK KÜMESLERE BIRAKTI   

     1970 li yıllarda başlayan ve 2000 li yıllara kadar devam eden  Tavukçuluk serüvenindeki  1000 adetlik Tavuk Kümesleri  yerini  artık 100 bin adetlik  Modern Kümeslere bıraktı.   Mudurnu ilçesinde  Son 2 yıl içersinde yaklaşık 100 ün üzerinde Tavuk Kümesinin  yapıldığı kayıtlara geçerken, bunların da  kapasitelerinin 20 bin ila 100 bin arasında değiştiği gözlendi.        

                         KÜMESLER İSTİHDAM İLE BİRLİKTE GELDİ

     Tam otamatik şekilde yapılan Kümesler Ailelere iş kapısı oldu. Mudurnu ilçesinde Kümes bakıcısı talebi patladı ve yeni  yapılan Kümesler nedeni  ile Mudurnu’ya dışarıdan   çalışmak için Aileler gelerek, Mudurnu’da iş göçü yaşandı.

                                    KÜMES ATIKLARI İÇİN PROJE

Yılda 17 Milyar adet yetişen  Broiler  Piliç’in dışkıları tarlaları doldurdu, artık  Tarlalarda verim çoğlamasının aksine verimde gerilemeler gözleniyor. Yetkililer Tarlalara gelişi güzel dökülen Etlik Piliç gübrelerinin kaar dan çok  zarara yol  açtığının altını çiziyor.

 Kümeslerden çıkan Gübreler yol kenarlarına  gelişi güzel dökülmesi ile birlikte  doğaya zarar veriyor. Bu konu ile ilgili Mudurnu ilçesinde bir kaç kez  Proje anlatımları olsada, şu an için gündemde olan ve işleme hazır bir proje olmadığı belirtiliyor. Tavuk Gübresinden, Elektrik üretimi Projesi ve  Gübrenin yeniden  Toprağa verimli bir şekilde kullanım haline getirilebilecek Projelerinde olduğu ifade ediliyor.

 TURİSTLER: TAVUKÇULUK’MU TURİZM’İ ?

Mudurnu ilçesine gelen Turistler Mudurnu ilçesinde eğer Turizm yapılacaksa son zamanlarda  ilçeye yakın yerlere yapılan ve çevreye kötü kokular salan işletmelerin tedbir alması gerektiğini vurguladılar.

                                TV PROGRAMCISINDAN KÖTÜ NOT

Mudurnu ilçesine  bir Tv kanalında çekim yapmak üzere gelen Programcı,  Şehir ile Tavuk kümeslerinin birleşme noktasına geldiğini belirterek, Mudurnu Turizmi için bunun önüne geçilmesi gerektiğini belirtti.

www.mudurnuhaber.com