TRT AVAZ MUDURNU DA

TRT Avaz  İstanbul televizyonu Gurbetten Sılaya programın çekimlerini yaptı.İlçemizde çekimleri yapılan Program 09 Aralık 2012 tarihinde saat 9.15 te gösterilecek.    

              Türk Cumhuriyetlerinden gelip Türkiye’de öğrenim gören öğrencilerin, yaşadıkları, eğitim gördükleri, eğlendikleri alanları ve Türkiye’yi tanıtmayı amaçlayan Gurbetten Sılaya programında öğrencilerin ailelerine mesajları ve gönderdikleri klipler yer alıyor.

 
Her hafta farklı bir mekanda gerçekleştirilen programda, ülkemizin tüm üniversitelerine gidilerek bu öğrencilerimize ulaşılmaya çalışılıyor ve onların dünyalarına doğru bir yolculuğa çıkılıyor.Her öğrencinin yaşadığı şehir tarihi ve turistik yönleri ile , öğrenim gördüğü üniversite, yaşadığı alan kısaca tanıtılmaya çalışılıyor.

Bunun dışında bu öğrencilerimizin katıldığı etkinlikler veya kendilerinin organize ettiği etkinlikler takip edilerek buradaki sosyal hayatları da ekranlara taşınıyor.Ayrıca bu öğrencilerimizin daha önceden gitmediği mekanlara gidilip hem onlara hem de ailelerine bu mekanlarla ilgili kısa bilgiler veriliyor.

Türk Cumhuriyetlerinden gelip ülkemizde öğrenim gören öğrenciler özellikle ekonomik şartlardan dolayı ülkelerine sık gidemedikleri için, Gurbetten Sılaya Programı aracılığı ile farklı bir iletişim kurmaya çalışılıyor.

www.mudurnuhaber.com

MUDURNU ERPİLİÇ Mİ OLUYOR?

Son günlerde Mudurnu ve Köylerinde dolaşan bir söylenti  tüm ilçe sakinlerinin dikkatini çekiyor.

MUDURNU ERPİLİÇ Mİ OLUYOR?

Mudurnu İlçesinde faaliyet gösteren MUDURNU PAK PİLİÇ firmasının  ERPİLİÇ Firmasına Kiralanacağı veya satılacağı iddia ediliyor.

Köylerde üretim yapan Kümes sahipleri bu söylentinin son 1 aydır çok yaygın olarak duyulduğunu ifade etti.

MUDURNU PAK PİLİÇ

Dedikodu üzerine  Mudurnu Pak Piliç firması yetkilileri ile Mudurnu Haber olarak görüşme yaptık. Yetkili, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını belirtti.

ERPİLİÇ

Erpiliç Firması yetkilisi ise  Firma olarak böyle bir düşüncenin olmadığını, Firma olarak BOLU da yeni kesimhane yatırımlarının 2013 yılında olduğu belirtti.

www.mudurnuhaber.com

TOKİ BİNALARI ÇÜRÜK MÜ?

TOKİ BİNALARI ÇÜRÜK MÜ?

Mudurnu ilçesinde yapımı başlanan 144 daireden oluşan TOKİ konutlarında inşaat son hızı ile devam ediyor. Mudurnu ilçesi Musalla Mahallesinde birinci TOKİ konutları karşısında inşaa edilen konutlarda eksik malzeme kullanıldığı söylentisi vatandaşı tedirgin etti.
Resim hosting: YollaYap.com
 

Mudurnu ilçesinde 144 Ailenin Ev sahibi olması için Başbakanlık Toplu Konut idaresi Başkanlığının ihale ederek  SEÇ Yapı Firmasına verdiği  Toplu Konut inşaatlarında çalışmalar son hızıyla devam ediyor.

İnşaatlar bir taraftan devam ederken diğer yandan da Mudurnu merkezinde kimliği belirsiz kişi veya kişilerin bazı vatandaşları Telefon ile arayarak TOKİ konutlarında ilk yapılan bina göstermelik yapıldı, diğer binalarda  eksik malzeme kullanılıyor, buna biri engel olsun demesi üzerine tedirginlik yaşanıyor.

Konu hakkında Mudurnu Toki Şantiyesi Şantiye Şefi İrfan YEREL ile  Mudurnu Haber olarak bir görüşme yaptık.  YEREL, inşaatlarda çalışmaların devamettiğini ve Cami inşaatınada başlandığını ifade ederek, vatandaşlarımız gelip çalışmaları sürekli takip ediyor ve inşaatların hızlı gitmesinden ve bizlerin çalışmasından memnun kaldıklarını elirtiyorlar dedi.

BÖYLE BİR ŞEY SÖZ KONUSU OLAMAZ

TOKİ Mudurnu şantiye Şefi İrfan YEREL , böyle bir şey söz konusu olamaz, neden böyle bir şey yapıldığını anlamıyorum , fakat  burada her gün gerekli kontroller  Müşavir Firmanın denetim kontrolörü tarafından yapılmakta olup, kullandığımız malzemeleri eksik veya fazla kullanma gibi veya değişik kullanma gibi bir lüksümüz yok, kullanılan malzemeler TOKİ nin onayladığı malzemelerden oluşuyor, kimse bu riske girmez, her kes rahat olsun , Mudurnulu ev sahipleri çok kullanışlı evlere sahip olacaklar dedi.

 TOKİ LER 2013 SON BAHARINA

Mudurnu 2.Toki konutlarını Müteahhit firma herhangi bir aksilik olmaması durumunda 2013  Temmuz ayında   Toki ye teslim edecek. TOKİ Mudurnulu vatandaşlara binaları herhangi bir aksilik olmazsa 2013  Ekim ayı veya Kasım ayı başında teslim etmesi planlanıyor.

 www.mudurnuhaber.com

 

MUDURNU BABAS TA 8 DÖNÜM ARSA

Mudurnu Gürçam (BABAS) köyü sınırlarında 8.096 metrekare arazi sahibinden satılıktır.
Yeni yapılacak Termal Tesislere yakın olan arsamıza güzel bir Villa ve Çiftlik evi yapabilir, Hafta sonları İstanbul ve Ankara nın Trafiğinden kaçarak burada tatilinizi geçirebilirsiniz.

İsterseniz sürekli ikamet edebilirsiniz.

Kaçırılmayacak bir araziye sahip olmak için  0538 589 9047 Nolu Telefonu veya 0535 735 91 64 Nolu telefonu arayıp detaylı bilgi alabilirsiniz.
www.mudurnuhaber.com

 

23 DÖNÜM ARSA SATILIKTIR

Mudurnu İlçesi  Dereçetinören Köyü  Dere Mahalle Sınırlarında, Çevresi ormanlık Turistlik, tesisler yapımına uygun veya Büyükbaş Besi Çiftliği yapılabilir 23 Dönüm arazi sahibinden satılıktır.

Detaylı Bilgi Mustafa ŞENTÜRK   0541 952 64 32 Nolu telefondan alınabilir.

www.mudurnuhaber.com

Mudurnu nun Çubuk Şekeri

Bolu nun Mudurnu ilçesinde faaliyet gösteren Arbil Helvacılık Atilla ÖZBEK in Bayramlar için özel ürettiği MUDURNU ÇUBUK Helva bu bayramda evlerdeki yerini aldı.

Mudurnu Merkez mağaza ve Fabrika satış mağazasında satışa sunulan MUDURNU ÇUBUK Helva nın  kendine has bir özellik ve tadı ile belli bir müşterisi bulunuyor.

Dini Bayramlardan bir gün önce Arife günü üretilen MUDURNU ÇUBUK HELVA aynı gün içersinde alıcı ile buluşturuluyor ve Bayram süresince Evlerde ikram ediliyor.

MUDURNU ÇUBUK HELVASI nı almanız için daha önceden sipariş vermeniz veya o gün içinde almanız gerekiyor, çünkü bu ürün Bayramlara özel bir ürün olduğu için, Bayramlar haricinde üretilmiyor.

www.mudurnuhaber.com

TURİST LEYLEK İ ELEKTRİK ÇARPTI

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde ayağında Budapeşte mührü bulunan bir leylek elektrik teline konunca çarpılarak telef oldu.

Mudurnu ilçesinde ayağında Budapeşte mührü bulunan leyleği elektrik çarptı. Evlerinin yanındaki trafodan kuvvetli bir patlama sesi duyarak dışarı çıkan emekli vatandaş Sabri Öztürk, leyleğin yere düştüğünü fark etti. Patlama sesini duyarak evden dışarı çıktığında leyleğin cansız halde yerde yattığını belirten Sabri Öztürk, “Ayağındaki mühür dikkatimi çekti. Hemen inceledim. Bir ayağında numaralar yazıyor, diğer ayağında ise Budapeşte yazıyor. Demek ki bu leylek Budapeşte’den Mudurnu’ya gelmiş” dedi.

Öztürk, etrafta 6-7 tane daha leyleğin olduğunu belirterek, “Patlamanın ardından diğer leylekler buradan ayrılmadı. Sanırım arkadaşlarının öldüğünü anladılar veya bu leylek ekip başıydı” diye konuştu.

www.mudurnuhaber.com

SAROT TERMAL YENİ 3. ETAP COUNTRY PROJESİ SATIŞLARI BAŞLADI.
Bu mükemmel Özel Devremülklerden neden sizinde bir tane olmasın? İster Tatil yapın, İster kiralayın. Tanıtım özel fiyatları sadece günde 9 tl gibi bir rakama sizleri bekliyor. Detaylı bilgi ve tanıtım için bizi 7/24 arayabilirsiniz. Müşteri temsilcisi Aydın ÖZPELİT MUDURNU/BOLU Tel. 0535 735 91 64

MUDURNU SAROT COUNTRY DEVREMÜLKLERİ İÇİN MUDURNU Müşteri temsilcisi Aydın ÖZPELİT i 7/24 arayabilirisiniz. 0535 735 91 64

www.mudurnuhaber.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Su İçmek Yaşlanmayı Yavaşlatıyor

Yapılan araştırmalar kadınların erkeklere göre daha az su tükettiklerini gösteriyor. Oysa bayanların cildindeki kırışıkların oluşumunda ve artmasında en önemli etkenlerden biri yeterli su tüketiminin olmaması. Yeterli oranlarda su içen kişilerde yaşlanma daha yavaş.

Konu ile ilgili yaptığı araştırmalarla gündem yaratan Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu doğal mineral içeren sular hakkında önemli açıklamalarda bulundu. “Cildin taze ve canlı görünmesinde, vücudun ihtiyacı olan yeterli suyun alınması çok önemlidir. Günde en az birbuçuk litre su içmeyi alışkanlık haline getirmek yaşlanmayı geçiktirmek için en önemli etkenlerdendir. Sadece susayınca su içilir diye bir kural yoktur. İster susayın ister susamayın gün boyu en az bir buçuk litre doğal mineralli su tüketilmelidir. Özellikle yatmadan önce içilen bir bardak doğal mineralli su vücuda sağladığı yararlar bakımından oldukça önemlidir.”

Susuzluğunuzu Sadece Su İle Giderin!

Susuzluğun sadece su içerek giderilebileceğini açıklayan Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu suyun yerini hiçbirşeyin dolduramayacağını açıklayarak şu açıklamalarda bulundu: “Bazı insanlar, susuzluklarını daha sağlıklıdır diye düşünerek bitkisel çay veya taze sıkılmış meyve sularıyla geçirmeye çalışırlar. Bu yanlış bir uygulamadır. Vücudunuzu meyve sularıyla yıkayabilir misiniz? Öyleyse susadığınızda da susuzluğunuzu sadece ve sadece doğal mineral içeren suyla gidermeniz daha doğru bir karar olacaktır. Susuzluğunuzu suyun dışında herhangi bir içecekle karşılamaya kalkarsanız vücudunuzun su ihtiyacı kesinlikle giderilmez. Ayrıca yemeklerde su haricinde içilen tüm sıvılar açlık duygusunu daha fazla tetikleyerek yemek yerken doyma duygusunu geciktirici etki gösterir. Halbuki yemeye başlamadan önce içilen bir bardak doğal mineralli su sindirimin ön basamaklarını hızla harekete geçirir ve suyla yemeğe başlamak yemek sonrası tatlı yeme ihtiyacının giderilmesini sağlar”

Su Hayattır, Su Sağlıktır!

Sağlıklı yaşamın, sağlığımızı korumanın ve hastalıklara karşı dirençli olabilmenin temelinde özellikle doğal mineralli su içmenin yattığını ifade eden Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu şunları söyledi: “Vücudumuzun ihtiyacı olan oksijeni bir tek havadan değil sudan da alıyoruz.

Hücrelerimiz tıpkı bir elektroliz reaksiyonunda olduğu gibi suyun moleküler yapısında bulunan oksijenide kullanmaktadır. Bu bağlamda suyun vazgeçilmezliği daha da artmaktadır.

 

Ayrıca suyun içerisinde bulunan doğal mineraller ile vücudumuzun günlük mineral ihtiyacının bir kısmını karşılamış oluruz. Doğal minerallerin içerisinde bulunan kalsiyum kemik gelişimi için en önemli faktörlerdendir. Tırnak sağlığında da bunu farkedebiliriz tırnakların kırılması büyük oranda aldığımız su miktarına bağlıdır. Aynı şekilde yeterli su alınmadığı takdirde şaçlar cansız ve mat görünür. Az su içmenin bedene verdiği diğer bir etkide selülit oluşumudur. Gereken miktardan ne kadar az su içilirse, selülit oluşumu o kadar hızlı olur.”

www.mudurnuhaber.com

HOŞ GELDİN 11 AYIN SULTANI

HOŞ GELDİN 11 AYIN SULTANI

  Bu ay sevinç günleri ,kederleri bir yana bırakıp mutlu olalım. Ramazan ayını doya,doya yaşayalım. Oruç  İslam ‘ın imanın gereği farzdır. Oruç  hafıza  ,algılama, vücudun savunma sistemi,kanser oluşumu üzerideki etkileriyle insanın vücudu ve ruh sağlığı için çok faydalı bir ibarettir.

Oruç mideyi, bağırsakları ve kalbi dinlendirir. Oruç; ruhun, kalbin ve vücudun devasıdır. Vücuttaki fazlalıkları eritir, zararlı olan gıdaları vücuda almaktan kişiyi alı ko­yar.
“Oruç, İmsak vaktinden gün batıncaya kadar-ibadet niyetiyle-yeme, içme ve cinsî münasebetten vazgeçmektir. Oruç, bütün dinlerde müşterek bir ibâdettir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de: Ey îman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sizin ürerinize de oruç farz kılındı. Ge­rektir ki oruç sayesinde kötülüklerden korunasınız. O size farz kılman oruç sayılı günlerdir. Sizlerden her kim o günlerde hasta veya yolculukta olur da oruç tutamazsa, tutamadığı günler sayısınca, sıhhat bulduğu ve rahat etti­ği başka günlerde oruç tutar. Fazla ihtiyarlık ve devamlı hastalık gibi sebeplerle oruç tutmaya güç yetiremeyenler üzerine bir yoksulu doyuracak kadar fidye vermeleri la­zımdır. (Bakara 183-84J
Peygamber Aleyhis-Selâm da: “Her şeyin bir zekatı vardır, vücudun zekatı ise oruç tutmaktır. Oruç, sabrın yarısıdır demişlerdir.

Eskiden  Mudurnumuz’da Ramazan günler önce gıda, temizlik hazırlıkları ile başlar Ramazan gelmeden önce düğünler yarım kalan işler bitirilir. Ev ekmekleri, katmerliler, ak gözlemeler ,şuruplar, börekler,baklavalar yapılır.Bulgur,pirinç,fasulye ,patates,mevsimsel sebze meyveler kurutulur hazırlanır mutfak kilerlerine depolarında yerini alıridi. Küçük baş hayvanlar kesilir yiyecek hazırlıkları yapılarak ilk günden itibaren komşu hısım akrabalar ihtiyaç sahipleri iftarlara davet edilir,kahveler içilerek sohbetler yapılarak terafi namazlarına gidilir. Tüm ay boyunca Oruç ibadeti Mudurnulular tarafından büyük bir huzur ve zevkle yerine getirilir.Ay boyunca hali vakti yerinde olanlar ihtiyaç sahipleriyle yardımlaşırlar. Zekatlar Fitreler verilerek şeker  bayramı sabahına hazırlanırdı.

Dostlar bir çoğumuz gelişen teknolojiye ve çevresel alışkanlıklarımıza rağmen bu güzel gelenekleri devam ettirmekteyiz..Hepimiz bu ramazanda imkanlarımızca hazırlıklarımızı tamamladık örf ve edetlerimizi  ibadetlerimizi yerine getireceğiz.Siz okuyucularım yaz sıcaklarında serinlemek ve Şehriman tepesinde  yatan dedelerimizin ruhunu şad etmek için  kimliği yaşadığı zaman hakkında kesin bilgisi şuan için bilinmeyen rivayete göre karşısında misafir olmadan yemek yemeyen misafirsiz kalırsa günlerini oruç tutarak geçiren şehriman tepesindeki ermişimiz şeyhül ümran hazretleri ve Filibeli hacı Tevfik efendiyi hatırlayalım, onlarla birlikte ailelerimizi sevindirelim.Davetlerimizi o kutsal mekanda yapalım.Şehriman tepemizin kutsal enerjisini hayrını kazanalım. YARDIMLAŞMA OLGUNLAŞMA AYI MUBAREK RAMAZANI ŞERİF TÜM İSLAM ALEMİNE BİZLERE Bereketli ve Hayırlara vesile olsun.

İslamı doğru anlayıp uygulayan ,kimseye haksızlık ve zulüm yapmayan,sadece Allaha kulluk eden tüm  inananların oruç ve ibadetlerinin kabul olmasını dileyerek cümlemize tekrarının nasip olamasını cenabı haktan niyaz ediyorum.          

   Uğur Türesin        MUDURNU HABER

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu Milli Eğitim Müdürlüğünün hazırladığı proje onay aldı

En geniş anlamıyla Grundtvig Hizmetiçi Eğitim Faaliyeti, hayatboyu eğitim kalitesinin artırılmasını desteklemek amacıyla yetişkin eğitimi veren kurum ve kuruluşlarda çalışan kişilerin veya bu kişilerin hizmetiçi eğitimiyle ilgili kişilerin, çalıştıkları ülke dışındaki bir ülkede 6 haftaya kadar eğitim almalarını sağlamayı amaçlamaktadır. Bu sayede katılımcıların, pratik öğretmenlik, çalıştırıcılık, danışmanlık ve yöneticilik becerileri gibi yeteneklerini geliştirmek ve Avrupa’daki hayatboyu öğrenme hakkında daha geniş bilgi edinmelerinin sağlanması amaçlanmaktadır.

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzüm hazırladığı proje onay aldı.

Grundtvig (Yetişkin Eğitimi Programı) Ulusal Ajans Hibe Desteği

Proje Adı: NTVIS(New Transgenerational Visual Literacy=Kuşaklararası Görsel okuryazarlık)

Ortak Ülkeler: Yunanistan, Bulgaristan, Polonya, Slovenya, İspanya

Yaşça büyük olan insanlar ise geleneksel okur yazarlık ve eleştirel düşünme konusunda yeterli bilgi ve beceriye sahipken, bilgi iletişim teknolojilerini (bilgisayar,cep telefonu, vs.) kullanmayı ya hiç bilmiyorlar, ya da sadece asgari düzeyde kullanabiliyorlar. Projemizin amacı gençler ile orta yaşlı-yaşlı insanları bir araya getirerek karşılıklı öğrenmeyi sağlamak. Gençler büyüklerine bilgi iletişim teknolojilerini kullanarak nasıl iletişim kuracaklarını öğretirken, büyükler de gençlere bu tür iletişimin yararları ve zararları konusunda yorum yapabilmeyi, eleştirel düşünmeyi, dijital medyayı bilinçli bir şekilde kullanmayı öğretecekler.

www.mudurnuhaber.com

NAZIM HİKMET MEZARI MUDURNUYA GELİRMİ ?

Birbirimizin siyasi görüşlerine karşı olsak da Mudurnu da birbirimizi sayar severiz.Vatanımızı ve insanımızı  daha çok korumak sevmek için bir yerden başlanmalıysa ülkemizde Mudurnu dan başlayabiliriz. Duygu düşünce ,görüşü,özel hayatı ile ilgili  birçok siyasi ideolün ,vatan hainliği ile suçladığı veya sahip çıktığı ve eleştirdiğini geçmişe bırakarak günümüzde geliştirilmeye çalışılan demokrasi ve özgürlükler adına Nazımı  tanımak için biyografisini incelersek,

Nazım Hikmet 15 ocak 1902 de Selanikte doğar. Babası  Hikmet bey Matbuat umum müdürlüğü ve Hamburg konsolosluğu  Selanik de Hariciye Nezaretinde (Dışişleri Bakanlığında) çalışan memurdur. Diyarbakır,Halep ,Konya ve Sivasta valilikler yapmış olan Nazım Paşanın oğludur Mevlevi tarikatından olan Nazım paşa Selanik’in son valisidir.Hikmet bey Nazımın çocukluğunda memuriyet den ayrılır ve ailece Halep’e Nazımın dedesine giderler.Oradan da İstanbul a gelirler.

Nazım Hikmet İstanbul da Heybeli Ada Bahriye Mektebini bitirir.Hamidiye Kruvazörü’nde güverte subayı iken,sağlık nedeniyle zatülcenp hastalığı nedeniyle askerlikten ayrılır.1920 yılının son günlerinde yazdığı  İstanbul işgal altındayken Nazım Hikmet coşkun bir vatan sevgisini yansıtan Gençlik adlı şiiriyle gençleri ülkenin kurtuluşu için savaşmaya çağırmaktaydı.Yazdığı şiirle ortalığı karıştıran yetenekli şairi  1921 başlarında Kurtuluş Savaşına katılmak için Anadolu ya geçer.

Bolu da öğretmen olarak görevlendirilir. Bolu’da ağır ceza mahkeme reis vekili Ziya Hilmi ,eşrafın din adamlarının daha baştan benimsemedikleri ,kalpak giyen ,camiye gitmiyen  genç öğretmeni korur fakat Bolu’daki tutucu çevrelerin  baskısına ,gizli polis örgütünün güvensizlik belirten  davranışlarıda eklenince  Bolu’da barınamayacaklarını anlayan Nazım Hikmet ve Vala Nurettin dünyada olup bitenleri anlamak,iyi bir öğrenim görmek için  Paris mi Berlin mi diyerek düşünürken Ziya Hilmi ‘nin etkisiyle  Batum  üzerinden Moskova’ya giderek Doğu Emekçileri Komünüst  Üniversitesi’ne yazılır. Burada siyasal bilimler iktisat okur. 1924 ‘te yurda döner.

Aydınlık gazetesinde yayınlanan yazı ve şiirleri yüzünden on beş yıl hapsi istenince  yeniden Sovyetler birliğine gider.1928 af kanunundan yararlanıp tekrar yurda döner.Yazı ve çalışmalarından dolayı 1932 de yeniden dört yıl hapse mahkum olur bu kez onuncu yıl affından yararlanır.1938 de orduyu donanmayı isyana teşvik ettiği iddiasıyla 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılır.1950 Demokrat partinin çıkardığı bağışlama yasası ile de özgürlüğüne kavuşturulduysa da sürekli olarak izlenmekten kurtulamaz.Kitaplarını yayınlatma ,oyunlarını  oynatma olanağı bulamaz.Kalbinden ciğerlerinden hasta olduğu raporlarını sunduğu halde asker alınması kararlaştırılınca tekrar  Moskova ya gider.1951 de T.C vatandaşlığından çıkarılır.

On dört yaşından beri şairlik yazarlık yapan” kimi insan otların ,kimi insan balıkların çeşidini bilir ,ben ayrılıkların ,kimi insan ezbere sayar yıldızların adını, ben hasretlerin” diyerek çektiği acıları hasretleri  yazıya döken ,yazılarım otuz kırk dilde basılır Türkiyem’de Türkçemle yasak diyen 1965 te kitapları ülkemizde basılabilen ,tüm dünyanın eserleriyle dünyada bilinen Türk şair ve oyun yazarı  Moskova dan 1955 ‘te Helsinki’de yapılan Dünya barış toplantısında 2000 delege içinde  Türk delege olarak söz aldı.Propaganda amaçlı değil içtenlikle duygularını ifade eden bir şair olarak görüldü.Moskova’da  Sıtalin döneminin ağır   baskısını eleştiren  Nazım bu durumdan  rahatsız oldu.1956 yılında geçirdiği ağır zatürree nedeniyle Çekoslovakya Yasenik  sanatoryum ‘unda tedeavi olduktan sonra  Sovyetler birliğnde uzun süren tiyatro oyunlarını ,şiir ve romanlarını gerçekleştirdi Hayatı olumlu olumsuz birçok evliliğe sahne olan Nazım Hikmet 3 HAZİRAN 1963 te   kalp kırizi neticesinde hayata gözlerini kapadı.  Moskovada yazarlar birliğinin düzenlediği bir törenle Novadeviçiy mezarlığına gömüldü.

 

Yurt dışına kaçması ve  düşünceleri  yüzünden 1951yılında Türk vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmetin  yeniden Türk vatandaşı olmasına ilişkin öneri 5 ocak 2009 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti bakanlar kurulu kararınca kabul edilerek 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşı oldu.

Ulu önderimiz Atatürk’ünde  şairi  istemediğini ,daha sonralarıda politik yönden Rusya adına vatana ihanet ettiğini söyleyenler olmasına rağmen o günler geride kalmıştır. Demokrasi adına yapılan iadeyi itibar özgürlükler adına doğru bir adımdır .İnsanın fikir ve düşüncelerini özgürce ifade edebilmelidir ki toplum çağdaşlaşsın gelişsin.Konu  politik siyasi fanatizm haline getirilmemeli ,birlik beraberliği bozulmamalıdır.

Önemli olan hatasıyla sevabıyla   Nazımın sözü gibi  güzel güneşli günleri görmeyi temenni etmektir.Konuyu kültür ve turizmle beraber bir insanın kendi düşünce ve duygularını yaşadığı dönem şartlarına göre değerlendirilmeli diyerek eleştirimizi yapmalıyız diye düşünüyorum.Şairimizde neticede insandır hataları olabilir.Kanımca sorun Nazımın o dönemdeki  şartların  politik  sorunlarıdır o dönemde olması gerekenler olmuş yaşanmıştır.

Şairimizin günümüzde okunan  içten duygu dolu şiir ve romanları,birçok eserleri dünyada ilgi ile  anılıyor okunuyor saygı ile anılıyor.Bizlere düşen onun insani duyguları fikirlerini yaşatmak. Vatan hasretiyle rahmete kavuşan ve vasiyet adlı şirindeki isteği.

 “YOLDAŞLAR NASİP OLMAZSA GÖRMEK O GÜNÜ ,ÖLÜRSEM KURTULUŞTAN ÖNCE YANİ, ALIP GÖTÜRÜN,ANADOLUDA  BİR KÖY MEZARLIĞINA GÖMÜN BENİ” ,  Şöylede biter;  YOLDAŞLAR, ÖLÜRSEM O GÜNDEN ÖNCE YANİ ,ÖYLECE GİBİDE GÖRÜNÜYOR, ANADOLUDA BİR KÖY MEZARLIĞINA GÖMÜN BENİ,VE DE UYARINA GELİRSE ,TEPEMDE BİR ÇINAR OLURSA,TAŞ MAŞ DA İSTEMEZ HANİ ..

Nazım hikmetin arzusu  ve mezarının Türkiye’ye getirilmesi  için  bugüne kadar birçok ilçede toplanan imza kampanyaları ,kurulan komisyonlar  gibi , uygun görürlerise kalan oğlu  ailesi e ikna edilerek Mudurnu’da kendilerine oturma imkanı sağlanıp ve gerekli makamlardan izin alarak ,Mudurnu  Musalla mahallemizdeki ulu çınar ağacımızın altına yakışmaz mı?

Maktuder derneğimizin kurduğu, Mudurnumuzun kültürüyle birlikte,müze tanıtımları ile yaşattığı, Türk  halk edebiyatı  folklörü araştırma konusunda dünya çapında uzman olan çocukluğu Mudurnu ‘muz da geçen  PERTEV  NAİLİ  BORATAV büyüğümüzde olduğu gibi  Mudurnu yu dünyada turizm kültür anlamında yüceltecek Nazımın mezarının getirilmesi projesini , NAZIM HİKMETİN hasretini yerine getirmeyi , NAZIM  HİKMETLE  İLGİLİ  ESERLERİN FİLİMLERİN OLACAĞI BİR MÜZE KAZANDIRABİLİRİZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM DOSTLARIM.

EN AZINDAN YUNUS EMRENİN ÜLKEMİZDE  BİRÇOK MEZARI OLDUĞU GİBİ ŞAHSIMINDA İLGİSİYLE  TURİZİM BAKANIMIZ ERTUĞRUL GÜNAY BEYİN DE MUDURNUDAKİ ULU ÇINARIN ALTINA SICAK BAKABİLECEĞİ GERKÇELERİMİZE  DESTEK OLACAKLARDIR. EN AZINDAN BELEDİYEMİZ YAKIŞAN SEMBOLİK BİR ANITLA YAŞATMALIDIR ŞAİRİ MUSALA DAKİ ULU ÇINAR ALTINDA

Mudurnu’muzu  elbirliğimizle  şairler, edebiyatçıların eserlerinden aldığımız feyz, ilhamla, sevgi dolu bir ilçe yapmalıyız sevgi deresini oluşturmalıyız fanatik siyaset yapmadan .En samimi arzu dileklerimle.                       

  UĞUR TÜRESİN    MUDURNU HABER

www.mudurnuhaber.com

GUBUR TEKNİĞİ

GUBUR TEKNİĞİ

Mudurnu Haber Sitesindeki Kötü Koku yazışmalarında fark ettim ki, Mudurnu Haber Sitesini, yazı ve yorum yapmadan takip eden önemli bir okuyucu kitlesi var. Heyecan duydum. İlçemiz için sevindirici. Kendimi, çevre ve çevre bilinci ile ilgili naçizane bilgilerimi paylaşarak bir dizi yazı hazırlamakta görevli kıldım.

Eskiler bilir. Evlerimizin tahta tuvaletleri GUBUR denilen üzeri açık çukurların üzerinde olur idi. Tuvalet atıklarımızın biriktiği bu çukurun üzerine bir dana ciğeri asılır, Güneşte kurtlanan ciğerdeki kurtcuklar GUBUR’a dökülür ve oradaki atıkları iştah ile yiyerek kendi dışkısından toprak gibi çıkartır. Eğer yeni atıklar gelmez ise bakmışınız Gubur daki pislikler yok olup toprak haline dönüşmüş. Kurtçukların havasız kalmayıp canlı kalmaları işlemin sürekliliği açısından önemli. Veya yeni bir dana ciğerini asıp kurtçuk elde ederiz. Bu hayatın bir döngüsü. Bu görevi üstlenen gözle görülmeyen mikroorganizma lar da var. Onlarda bir canlı ve hayatta kalıp  üremeleri için oksijene ihtiyaçları var.

                 

Gubur ve üzerindeki ciğer, sonuçta arıtılmış atık, olağanüstü bir sistem.

Şehirlerin, fabrikaların biyolojik atık dediğimiz kimyasal olmayan atıklarının, sudan arındrılması için yapılan, arıtma tesislerinin çalışma prensibi, işte bu GUBUR TEKNİĞİ nin tamamen aynısıdır.

Arıtma tesisinde atıklar büyük bir havuza boşaltılıyor, bu birinci havuzdaki kurtcuklar, mikroorganizmalar görevlerini yapıyor, atıkları yiyorlar. kirlilik miktarına göre 6-8 saat sonra bu atık su, başka bir havuza alınıp çökeltmeye bırakılıyor. Burada geçen sürede kurtcukların atıkları dibe çöküyor, çökeltme süresine bağlı olarak istediğiniz durulukta su üstte kalıyor. İnanılacak gibi değil ama bu suyu klorlayıp tekrar kullanma, hatta içme imkânınız dahi var.

Havuzların büyüklüğü atık su miktarınıza göre hesaplanıyor. İlk havuzdaki kurtcuk ve mikroorganizmaların yaşayıp üremeleri için bu havuza, tıpkı akvaryuma verilen hava gibi “blower” denilen pompalar ile hava veriliyor veya havuz üzerindeki pervaneler ile su köpürtülüp havalandırılıyor. Buradaki süreç nekadar uzatılırsa, atık, okadar temizlenir. Çökeltme havuzundaki süreç nekadar uzarsa, okadar duru su elde edilir. Birinci havuzdaki suyu havalandırmak için elektrik motorları çalışıyor. Enerji gideri var.

Bu yazıyı okuyanlardan ricam, buraya kadarki bölümü tekrar okumaları ve tam anlamaları.

Arıtma sistemindeki

1- Havuz büyüklükleri atıksu miktarınıza uygun olmaz ise

2- Suyunuzda yeterli mikroorganizma yok ise, yani havalandırma süresini kısaltmış iseniz

3- Çökeltme havuzunda yeterli sürede bekletmez iseniz;

Atık suyunuzu arıtmadan veya eksik arıtıp dereye gönderirsiniz.

Sorumluluk bilinci ve dikkatli takip ile bu süreci, doğru sonlandırırsanız;

Derede yüzebilirsiniz,

Hatta balık yakalayabilirsiniz.

      Atık suyunuzda çok çok miktarda KİMYASAL kirlilik varsa bu sistem işe yaramaz. Kimyasal kirlilik ancak yine kimyasal sistemler ile arıtılabiliyor.  İlçemizde kimyasal tesis yok. Bu sebeple gündemimizde değil.

Allah’ın bize bahşettiği bu güzellikleri yaşatabilmek için, hepimizin çevreye karşı sorumlu ve takipçi olma görevimiz var.

 Nevzat Anlıtan

İnş.Y.Müh..   

www.mudurnuhaber.com

Mudurnu Belediye Önünde Mermer Korkuluk kırıldı 1 yaralı

Mudurnu Belediyesi hizmet Binası önündeki  Mermer Korkulukların kırılması ile yaklaşık 3 metre aşağıya düşen Misafir  Öğrenci yarandı.

Yaralıya ilk müdahaleyi Mudurnu 112 Acil elemanları olay yerinde yaptı.

Yaralanan şahısı   Ambulans ile Mudurnu Devlet Hastanesinde  tedavi altına alınarak Serum verildiği öğrenildi. Korkuluklardan aşağıya düşen kişinin kalça kemiğinde çatlak veya kırık meydana gelmiş olabileceği düşünülüyor.

Yetkililer yaralı şahsın, Mudurnu Devlet hastanesindeki tedavisinin ardından Bolu ya sevkinin yapılabileceğini belirttiler.

21.20 : Yaralı şahıs  Bolu ya Sevk edildi.

www.mudurnuhaber.com

 

 

 

ÇEVRELİ KÖYÜ GELENEKSEL ERENLER BAYRAMI

Mudurnu ilçesi Çevreli Köyü Geleneksel ERENLER Bayramı 24 Haziran 2012 Pazar günü Çevreli köyünde yapılacak.

Çevreli Köyü Geleneksel ERENLER Bayramına tüm halkımız davetlidir.

www.mudurnuhaber.com

Bayrama Katkıda bulunmak veya Bayram Hakkında Bilgi almak isteyenler Çevreli Köyü Muhtarı  Sabri OKUMUŞ a  0 374 438 11 26  veya 0 537 621 23 41 nolu telefonlardan ulaşabilirler.

Nallıhan a YILDIZ Yağmuru

Komşu ilçemiz Ankara nın NALLIHAN ilçesinde bu yıl  III. Uluslararası Nallıhan Tapduk Emre2yi Anma ve İpek İğne Oyaları Kültür Sanat  Etkinliklerine adeta YILDIZ yağacak.

Festival etkinliklerinin ilk günü olan 19 Haziran 2012 Salı günü  saat 19.00 da  Ünlü Sanatçı Yusuf GÜNEY ve GÜLAY sahne alacak.

Aynı gün MİLLİ PİYANGO Çekilişi Nallıhan da yapılacak.

19 Haziran 2012 de başlayacak etkinlikler 22 Haziran 2012 Cuma  akşamı Haluk LEVENT konseri ile devam edecek.

Nallıhan Festivali  bu yıl  daha fazla ziyaretçi kabul edecek.

www.mudurnuhaber.com

 

NALLIHAN FESTİVALİNE 19 HAZİRAN 2012 SALI GÜNÜ MUDURNU DAN OTOBÜS KALDIRILACAKTIR.

Gitmek isteyenler  0374 421 39 30 Nolu Mudurnu Şirin Seyahat veya  0374 421 28 83 Nolu Mudurnu Fotoğrafçılık a isimlerini yazdırabilirler.

Konser saat 19.00 da başlayacak olup Mudurnu dan saat 17.30 da Ziraat Bankası önünden Hareket edilecektir.

Gidiş geliş Ücreti 12 tl dir.

www.mudurnuhaber.com