Mudurnu Turizm yapacaksa, ABANT sız olmaz

Mudurnu Kültür Turizm ve Dayanışma Derneğinin  düzenlediği Mudurnu sorunları ve çözüm yolları toplantısında  Bolu Mudurnulular Derneği adına Sami ÖZDEMİR söz aldı.

MUDURNU’DA TURİZM OLACAK İSE ABANT SIZ OLMAZ

Sami ÖZDEMİR , Mudurnu ilçesinde Turizm yapılması planlanıyor ise  ABANT  mutlaka Mudurnu ya kazandırılmalıdır dedi.

Konuşmasında, Bolu Belediyesinin ABANT ı almaya kararlı olduğunun altınıda çizen ÖZDEMİR, Bolu Belediye Başkanı GÖLCÜK ü Bolu ya dahil ettik sıra ABANT ta orayıda alacağız sözlerini katılımcılara hatırlattı.

 ABANT I MUDURNU  BELEDİYESİNE BAĞLAYABİLİRİZ.

Özdemir, ABANT ı Mudurnu Belediyesine bağlayabiliriz, neler yapılır, nasıl bağlanır o konuda tartışmamız ve çözüm bulmamız gerekli, eğer duyarsız kalır isek Bolu Belediyesi ABANT ı en kısa sürede kendine bağlayacak haberiniz olsun dedi.

www.mudurnuhaber.com

Mudurnu’da 3500 kişiye AŞURE Dağıtıldı


 

Mudurnu’da 3500 kişiye AŞURE Dağıtıldı

Mudurnu ilçesinde bir Esnaf Muharrem Ayı ve AŞURE günü dolayısı ile Mudurnu Pazarının kurulduğu Cumartesi günü Atatürk Meydanında 3500 kişiye AŞURE Tatlısı ikram etti.

 

 Mudurnu Meram lokantası tarafından  Mudurnu Atatürk anıtı önünde dağıtılan AŞURE tatlısı vatandaşlar tarafından çok memnuniyetle karşılanarak, Allah bu hayrı yapanlardan razı olsun diye dua ettiler.

 

Firma yetkilisi Ali ÖZSOY Mudurnu Esnaflarına bu bizim yaptığımız çalışma bir örnek olsun istiyoruz, çeşitli gün ve gecelerde bu tip etkinlikler ile insanlar ve Esnafımız kaynaşma içersine girmiş olur dedi.

 

Mudurnu ilçesine, Ankara dan Hafta sonu tatil amaçlı gelen  Turist kafilesi dağıtılan Aşure den tadarak çok tatlı olmuş,  ne güzel bir adet olmuş, yapan arkadaşları tebrik ederiz dediler.

www.mudurnuhaber.com

 

E-FENDİ AÇILDI


Mudurnu ilçesi  orta çarşıda E-FENDİ İnternet Kafe açılışı Cuma duası ile birlikte yapıldı.

Mudurnulu Genç girişimci Hüseyin YAĞIN ın açtığı internet Kafe nin açılışında vatandaşlar iş yeri sahibine hayırlı olsun dileklerinde bulundular.

Cuma duasından sonra Mudurnu Yıldırım Beyazıt Camii İmam Hatibi Abdullah BAŞTÜRK  Açılış duası yaptı. Açılışa Mudurnu Esnaf Odası Başkanı Necati YAŞLI da katıldı.

Firma sahibi, Hüseyin YAĞIN , internet Kafe de  16 adet Bilgisayarın olduğunu ifade ederek, Mudurnu ilçemize yakışır bir şekilde dizayna özen gösterdik, amacımız hizmet etmek dedi.

www.mudurnuhaber.com

Kalbimiz Sıcak, ama Kalemimiz soğuk geliyor

Kalbimiz Sıcak, ama Kalemimiz soğuk geliyor

Biz Gazeteciler, halkımızın dediklerini  dinleyip  onların yaralarına Melhem olduğumuz zaman, en iyi izleriz. Fakat gel gelelim, bir kötü huyumuz var, Yüzümüz ve Kalbimiz ne kadar sıcak olursa olsun, doğruları kalemimize yansıttığımız zaman bazen vatandaşlarımızı üzebiliyoruz.

Mesela bir Haber yaparsınız aslında çok kişi okumuştur ama hiç ses getirmez, ve haberini yaptığınız kişide sanki hiç okumamış ve görmemiş gibi davranır, hııııııııı, heeeeeee, eeeeeee gibi sesler çıkartır. Ama aynı kişi ile ilgili başka bir haber yaparsınız daha 20 kişi okumadan damlar hemen kapıya, bir sürü laf söyler, ve haberi yayından kaldır, fotoğrafını kaldır vs kaldır der, tabiiki yerelde Gazetecilik yapmak zor iştir, çünkü burada her gün insanlarla yüz yüze bakarsınız, biz tayinci değilizki yarın bürgün başka bir yere gitmiyoruz.

 

   Aslında bu konuları fazlada abartmamak  lazım, biz toplumun aynasıyız, siz ne yaparsanız biz onu yansıtırız, bir Kamu kuruluşuna gideriz ve oradaki Bilgisayarlarda  envayi oyunların açık olduğunu ve 5 dakika bile işinden geç ayrılmaya dayanamayan çalışanın dakikalarca  bilgisayarı yenmek için çaa sarfettiğini görürüz, ama bunu uygun bir dil ile yansıtırız habere taşımayız.

Facebook sitelerinde dolaşan  Kamu kurum ve kurumlarında çalışan vatandaşlarımız sanal ortamda Çiftlikler kurar, çeşitli hayvanlar besler vs yaparken, enim Köylü Mehmet amcam işimi çabucak bitirip Köyüne dönmenin telaşesinde iken benim memurum ise sanaldan gerçek hayata bir türlü dönemez, buda haber yapılmaz.

Bir Kamu kurum ve kurumlarında çalışan  Yönetici,Amir,Memur vs kendi aracını kullandığı zaman  veya bisiklet veya benzeri araçlar ile evine gittiği zaman onu haber yapar örnek yönetici veya çalışan olarak lanse eder, diğer çalışanlara örnek olmasını isteriz. Ama tam tersi kendi aracını park edip Devletin araçları ile özel işlerinde gece gündüz, çoluk, çocuk şehir içi ve şehirlerarası seyahatlerini biliriz, duyarız hatta ve hatta bu bölgelerdeki Gazeteci arkadaşlarımız ile paslaşırız, fotoğraf temin ederiz, ama burası küçük yer olduğu için ve yeterince insanlar birbirine küsmüşken birde biz karıştırmayalım diye arşivimizde saklarız.

Biz yereldeki gazeteciler, aslında çok zor işlere imza atarız, bazen üzdüğümüz insanların farkına varır, ne gerek vardı der, ama sonra görevimizi hatırlayarak, her kesin bu şekilde düşündüğünü var sayarak yaptığımız işin doğrulunu  ve memlket çıkarları için yapıldığını hıssederek rahat bir şekilde uyuruz.

Tabiiki, yerel de gazetecilik yapmak zordur, bir yere gittiğinizde oranın amiri, memuru konumundaki insanlar size şüphe ile bakarlar, acaba bu buraya niye geldi? Bir şey olmasa gelmez, gibi içilerinden mırıldanırlar, soru sorarsınız, bir şeyler öğrenmek istersiniz, karşınızdaki vata

ndaşlar tam tersine size soruya soru ile cevap verir ve sizin ne öğrenmek istediğinizi kendi yöntemleri ile çözmeye çalışır, tabiiki bu yanlış bir taktik olduğu için, ister istemez durup,durduk yerde şüpheye kapılırsınız. Acaba yanlış bir şey var da,  kimseye duyrulmak istenmiyor mu? sorusu aklınıza gelir.

Bazıları ise,  işlerine geldikleri zaman, zam,mesai vs isteyecekleri zaman her türlü Basın açıklamasını yapar ve yazı gönderir, ama işine gelmediği zaman  meşhur 657 yi öne sürerek biz konuşamayız der, buda başka bir taktiktir, ama bu taktik çoğu zaman sökmez, sebebi ise olayın herkes tarafından bilindiğini bildikleri için, ben söyliyim ama benden duymadın denir.

Tabiiki bu olumsuzlukların yanısıra  canı gönülden yardım eden ve memleketin menfaati için iyi veya kötüyü paylaşarak haber yapılıp, duyurulup duyurulmaması konusunda emeği geçenlerde yok değil ! İşini iyi yapan ve vatandaşlarımıza  yol gösteren Kamu Kurum ve kuruluşları çalışanlarına teşekkür ederim.

İşte yerelde Gazetecilik yapmak böyle zor bir olaydır. Tüm Yerel Medya çalışan arkadaşlarım adına bu köşe yazımı sizinle paylaşmak istedim. Teşekkürler.

www.mudurnuhaber.com

MUDURNU ARIKAN SİGORTA MEHMET ARIKAN

Mudurnu da çok hatalı işler yapıldı, Engel olamadım

Mudurnu ilçemiz  Eski belediye Başkanlarından İbrahim BOYACI, yıllardır Mudurnu için  siyasi olarak çeşitli görevlerde bulunarak memleketine hizmetlerin getirildiğini ifade ederek, helali hoş olsun , çok kısa zaman çok imzalar attık dedi.

  GURSAĞIMDA KALDI

Eski belediye Başkanı İbrahim BOYACI, Mudurnu  için  dev projeler planladıklarını ifade ederek, ama bu işler hep gursağımda kaldı,  taviz vermediğim için, dürüst çalıştığımız için seçimi kaybettik dedi.

Boyacı, Mudurnu’da bazı yanlış yapılan işlere  görev yapan Belediye Başkanlarını uyardığını belirterek, ama ben bilirim havasından kurtulunmadığı için bazı işler yanlış yapıldı, sonucunda da şu anda Mudurnu’da Trafik sorunu başta olmak üzere bir sürü sorun var dedi.

  BELEDİYE  SARAYI YAPACAKTIM

İbrahim BOYACI Belediye Hizmet Binasının yanlış bir şekilde planlandığını ifade ederek, benim projem hazırdı, o zamanın şartlarında akıllara zarar, bölgede hiç olmayan bir hizmet binası inşa edecektim , projeleride hazırdı. Ama  yazık oldu , Projemizde Hizmet Sarayının altına otopark ve onun üstünede yaklaşık  60 adet İşyeri Dükkan ve Büro planlıyorduk dedi.

 

  SAROT YOK KEN BİZ MUDURNU BABAS IN PROJESİNİ YAPMIŞTIK

Eski belediye Başkanı İbrahim BOYACI,  Mudurnu  şimdiye çoktan Termal bir kent olacaktı,  Babas ta ek sondajı benim zamanımda kazdırdık, suyu biz çıkarttık, ama devamını getiremediler dedi.

Mudurnu Belediyesine ait olan Santral binasının olduğu bölgeye Hızırfakı mahallesine Fizik Tedavi ünitesi yaparak Sağlık turizminide canlandıracaktık, olmadı. Babas termal suyunu Mudurnu merkeze indirerek, Camilere  ve Hamam a verecektik.

MUDURNU YA TALİ YOL

Mudurnu nun bir türlü çözülemeyen sıkıntısı olan tali yol çalışması için projemiz hazırdı, bu proje sayesinde trafik sorunu diye bir şey olmayacaktı, ama engellendik diyen İbrahim BOYACI,  bu planladığım işler hep içimde uhde kaldı dedi.

  MUDURNU TARİHİ  KARAYOKUŞ YOLUNDA TURİZM

Mudurnu Nallıhan ilçesini birbirine bağlayan tarihi Karayokuş yolu güzergahında  Bungolow tipi evler yaparak, Mudurnu’ya  Doğa Turizmini kazandıracaktık.

www.mudurnuhaber.com

Böyle Bir KAYMAKAM görmedim

Böyle Bir KAYMAKAM görmedim.

Geçtiğimiz hafta Pazartesi günü Mudurnu Kaymakamlığına atanan Nurullah ERTAŞ Mudurnu lular tarafından ziyaretçi akınına uğruyor.

 

Kaymakamımız Van EDREMİT ilçesinde Kaymakamlık görevini yürüttükten sonra Mudurnu ya atanmış. Kaymakamımızı Mudurnulular o kadar çok özlemişki, aylardır hep vekil Kaymakamla idare edilen bir ilçeye sonunda Asil ve kalıcı bir Kaymakamın gelmesi ile birlikte ziyaretlerin ardı arkası kesilmiyor. Kimileri bi tanışalım, Memleketi neresidir belki tanıdık bir yanımız vardır umudu ile Kaymakam bey ziyaretleri epey bi yoğunluk var.

Mudurnu Kaymakamımızı Makamında bizde MUDURNU HABER olarak ziyaret ettik ve hayırlı olsun temennisinde bulunduk.

Mudurnu Kaymakamlık sekreterliğinde 15 dakikalık bir molanın ardından Kaymakam bey’in makamına girip tanışma faslına başladık.

Şu son 12 yıldır gördüğüm Mudurnu ya gelen en heyecanlı Kaymakamlardan biri olarak Nurullah ERTAŞ Beyefendi için sohbetimiz esnasında Kendi kendime, Mudurnu sonunda aradığı Kaymakamı buldu dedim.

Van Edremit ilçesinde Kaymakamlık ve bunun yanı sıra Van Vali yardımcılığı görevleri esnasında birçok projede ismi olan bir Kaymakam.

Van daki çalışmalarını anlatırken heyecanla dinledik Kaymakam bey’i, aslında kendi Mudurnu ya gelmeden biz kendisi hakkında ve çalışmaları hakkında bilgiler edindik ve çok mutlu olduk.

Böyle Bir Kaymakam Görmedim

Sıcak ve güler yüzlülüğü ile insanı birden ısıtan bir yaklaşım gördüm kendisinde… Kaymakam dediğin işte böyle olur. Ama bizim toplumumuzda Kaymakamlar, Valiler ve İdari amirlerin yanlarına çıkmak öyle kolay değildir diye bilinir. Derdin var söyleyemesin, söylesende yakınındakiler bir şekilde atlatır dertler ve sorunlar hiçbir zaman en üste ulaşmaz ve sadece sen çabaladığın ile kalırsın.

MUDURNU ARADIĞI KAYMAKAMI BULDU İNŞAALLAH

Evet, sohbetimiz esnasında Mudurnu ilçemizin uzun bir süredir Kaymakam problemi çektiğini hatırlatmamız üzerine, Nurullah ERTAŞ, Evet burası bir talihsizlik yaşamız inşallah bundan sonra ben Mudurnu için elimden geleni yapacağım, birlikte çalışıp Mudurnu adını en iyi şekilde yükselteceğiz diyor.

 MUDURNU ‘DA POTANSİYEL VAR

Mudurnu Kaymakamı Nurullah ERTAŞ Mudurnu adını marka ve Bolu nun ilçesi olarak bildiğini ve daha önce bu bölgeye hiç gelmediğini ifade ediyor ve diyor ki, kendimi evimde Memleketimde hissettim, insanların konuşma tarzı aynı bizim Kütahya gibi…

 Mudurnu’da Potansiyel çok diyen Kaymakam ERTAŞ,  burada yapılacak çok Proje ve çok iş var, çözümü birlikte üreteceğiz, yapıcı olacağız, Mudurnu için çalışacağız diyor.

Kaymakam beyi çıkması gerektiği Randevusuna daha fazla geciktirmemek için Makamından tokalaşarak ayrılıyoruz. Diyor ki, bunu saymam oturup konuşalım, sizi ziyarete de geleceğim diyor. Bu sohbetten çıkardığımız sonuç şu… Mudurnu Kaybetmez ise aradığı Kaymakam’ı buldu. İnşallah Mudurnu adına ilçemizde görev aldığı sürece güzel işlere imza atmak nasip olur.  Mudurnu ilçemize hayırlı olsun.

Aydın ÖZPELİT

MUDURNU HABER  www.mudurnuhaber.com

 

MUDURNU BURUŞ’U

MUDURNU BURUŞ’U

Bolu nun Mudurnu ilçesinde hemen, hemen Her evde yapılan geleneksel bir damak tadıdır BURUŞ.

Buruş, Mudurnu ve yöresinde çok bilinen bir lezzettir, Erikler toplanıp, ortalarından çizikler atılarak, evin veya kolayca erişilebilecek ve güneş gören bir yerde kurumaya bırakılır. Güneş ten kuruyan erikler orta halli kurumaya başladığında BURUŞ ur ve Mudurnu Halk dilindeki yerini alır.

Daha sonra bu üründen Komposto yapılır ve kavanozlarda saklanır. Özel bir Lezzet ve bol enerji ürünü olan Buruş Kompostosu Mudurnu Keşli,Cevizli ve Tereyağlı Makarna ile tüketilmesi tavsiye olunur. Afiyet olsun.

www.mudurnuhaber.com

MUDURNU YÖRESEL ÜRÜNLERİNİ İNTERNETTEN SİPARİŞ VEREBİLİRSİNİZ www.mudurnumarket.com  www.mudurnuorganik.com  

KADİR GECEMİZ MÜBAREK OLSUN

BİSMİLLAHİ’R-RAHMANİ’R-RAHîM

اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ الْعَالمَِينَ. وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلىَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ

Ey talihsizlerin sığınağı, Ey âcizlerin güç kaynağı, Ey dertlilerin tabibi, Ey yolda kalmışların yol göstereni!, Ey çaresizler çaresi! ve Ey her duada bulunana icabet eden ululuk tahtının Sultanı!

İçinde bulunduğumuz bu Kadir Gecesi hürmetine bizleri affeyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri ufku, inancı ve davranışlarıyla tam bir ruh ve mana kahramanı eyle! Derinlik ve zenginliğimizi bilgi ve müktesebatımızla birlikte gönül zenginliği, ruh saffeti ve hakka kurbetimiz itibarıyla yap Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri, kalbi ve ruhi hayata programlı, maddi manevi bütün kirlerden uzak durmaya kararlı, cismani ve bedeni isteklere karşı her zaman teyakkuzda, Kin, nefret, hırs, hased, bencillik ve şehvet gibi hastalıklarla mücadele azmiyle gerilmiş tevazu ve mahviyet abideleri eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri her zaman hakkı tutup kaldırma peşinde, mülk ve melekut alemiyle alakalı duyup hissettiklerini başkalarına duyurma iştiyakıyla yanıp tutuşan diğergamlardan eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri, olabildiğine sabırlı ve temkinli, konuşup gürültü çıkarmadan daha çok, inandıklarını yaşayan, yaşadıklarıyla başkalarına da örnek olan bir iman ve aksiyon insanı eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri dur-durak bilmeden sürekli koşan, Hak’ka yürüyenlere yürümenin âdâbını öğreten, iç dünyası itibarıyla her zaman ocaklar gibi cayır cayır yanan ve yanarken de asla gam izhar eylemeyen; eyleyip ağyârı âhına âgâh kılmayı düşünmeyen her zaman içten içe yanan ve kendine sığınanların ruhlarına hararet üfleyen kullarından eyle Ya Rabbi!

Allahım,
Hedefimizde hep öteler tüllenip dursun. Bizler Hak rızasına bağlanmış, sürekli ilerleyen ve sürekli mesafelerle yaka paça olan iman insanları olalım ya Rabbi! Matlûbumuza ulaşacağımız ana kadar hep bir küheylan gibi koşalım; koşarken de herhangi bir beklentiye girmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri öylesine içten bir hakikat eri eyle ki, oturup kalkıp sürekli yeryüzünde hakkı ikame etmeyi düşünelim ve senin hatırın söz konusu olduğunda da rahatlıkla bütün arzularımızdan ve isteklerimizden vazgeçebilelim Ya Rabbi!

Allahım,
Herkese sinemizi açalım, herkesi şefkatle kucaklayalım ve toplum içinde hep bir sıyanet meleği görüntüsü sergileyelim. Ama senden başka kimseden de bir şey beklemeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizlere Tavırları, davranışları itibarıyla herkesle uyum içinde olmayı lutfet. Hiç kimseyle cedelleşmeyelim. Hiç kimseye karşı düşmanlık beslemeyelim. Kat’iyen başkalarıyla rekabete ve sürtüşmeye girmeyelim. Dinimize, ülkemize ve ülkümüze hizmet eden hemen herkesi sevelim. Bütün olumlu faaliyetlerinden ötürü herkesi alkışlayalım. Başkalarının anlayışlarına hem de konumlarına saygılı kalmaya alabildiğine itina gösterelim ya Rabbi!

Allahım,
Kendi gayret ve aktivitelerimizin yanında, senin tevfik ve inayetine de fevkalâde önem verelim. Her hareketimizde rızana mazhar olma yollarını araştıralım. Senin inayetine vesile sayılan birliğe-beraberliğe olağanüstü ihtimam gösterelim Ya Rabbi!

Allahım,
Sen bizleri bir Hak âşığı ve Hak rızası sevdalısı eyle. Nerede ve hangi şartlar altında olursa olsun bütün hareketlerimizi senin hoşnutluğuna bağlayalım. Seni memnun etme yolunda ölesiye bir hırs gösterelim ve böyle bir hedefe ulaşmak için de bütün varımızı feda edebilelim, dünyevî-uhrevî her şeyden vazgeçebilelim Ya Rabbi!

Allahım,
Düşünce dünyamızda “benim yapmam”, “benim başarmam”, “benim sonuçlandırmam” gibi merdud mülâhazalara asla yer verme Ya Rabbi! Yerine getirilmesi gerekli olan şeyleri kim yaparsa yapsın, kendimiz yapmış gibi memnun olalım, başkalarının başarılarını kendi başarılarımız sayalım, öncülük yapma şeref ve payesini de onlara bırakalım Ya Rabbi!

Allahım,
Her zaman kendimizle yaka-paça ve kendi ayıplarımızla meşgul olalım kimsenin eksiğiyle-gediğiyle uğraşmayalım. Her fırsatta iyi bir insan olma örneği sergileyelim, başkalarını daha yüksek ufuklara yönlendirip herkese bir hüsn-ü misal olalım İnsanların ayıplarına ve kusurlarına göz yumalım. Onların olumsuz tavırlarına tebessümle karşılık verelim, kötülüklerini iyilikle savalım ve elli defa rencide edilsek de, bir kerecik olsun kimseyi kırmayı düşünmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Hayatımızı iman-ı kâmil yörüngeli ve ihlas donanımlı yaşamayı en birinci mesele bilelim. Duyguları, düşünceleri ve davranışları itibarıyla Hakrızasına kilitlenmiş bir hakikat eri olalım. Beraber yürüdüğümüz, aynı mefkûreyi paylaştığımız kimselerle asla rekabete girmeyelim. Onlarakarşı kat’iyen kıskançlık duymayalım; aksine, onların noksanlarını giderip, eksiklerini tamamlayalım ve onlara karşı hareketlerimizde hepbir vücudun uzuvlarından herhangi bir organmış gibi davranalım Ya Rabbi!

Allahım,
Tam bir îsar rûhuyla; makam ve mansıp, paye ve şöhret gibi maddî-manevî hemen her konuda yol arkadaşlarımızı öne çıkarıp kendimiz gerilerden gerilere çekilerek onların başarılarının tellalı gibi davranalım, kardeşlerimizin mazhariyetlerini alkışlayıp muvaffakiyetlerini de bir bayram sevinciyle karşılayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Başkalarının düşünce ve hareketlerine karşı hep saygılı kalmaya çalışalım. Paylaşmaya, beraber yaşamaya açık duralım. Oturup kalkıp aynı mefkûre insanlarıyla müşterek hareket etme yollarını araştıralım, müşterek projeler geliştirelim ve “ben” yerine “biz”i ikame etme gayreti gösterelim. Dahası, başkalarının mutluluğu yolunda rahatlıkla kendi saadetimizi feda edebilelim ve bunları yaparken de kimseden herhangi bir teveccüh beklemeyelim. Hatta böyle bir beklentiye girmeyi kendi hesabımıza bir düşüş sayalım; yılandan-çıyandan kaçtığımız gibi önde görünmekten, namdan-şandan kaçalım ve unutulma murakabesine dalalım Ya Rabbi!

Allahım,
Kimsenin kılına dokunmayalım, saldırıya saldırıyla mukabelede bulunmayalım. En kritik durumlarda bile hep dengeli hareket edelim. Her zaman fenalıklara karşı iyilikle mukabelede bulunalım. Kötülükleri kötülerin işi sayıp, bir iyilik âbidesi gibi davranalım Ya Rabbi!

Allahım,
Hayatımızı Kur’ân ve Sünnet çizgisinde Hak dostluğu, takva, azimet ve ihsan şuuru çerçevesinde yaşayalım. Benlik, gurur, şöhret gibi kalbi öldüren hislere karşı sürekli tetikte bulunalım kendimize nisbet edilen güzellikleri “her şey senden” deyip sana verelim. İradeye vâbeste işlerde de her zaman “ben”den kaçıp, “biz”e sığınalım. Hiç kimseden korkmayalım. Hiç bir hâdise karşısında telâşa kapılmayalım ve doğru bildiğimiz şeylerden asla geriye durmayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Kimseye gücenmeyelim; hele Hak’ka dilbeste olanlara kat’iyen kırılmayalım. Yol arkadaşlarımızı herhangi bir fenalık içinde gördüğümüzde onlardan uzaklaşmayalım. Perdeyi yırtıp onları utandırmayalım; utandırmak bir yana, böyle bir fenalığı gördüğümüzde büyük bir hata işlemiş gibi kendimizi kınayalım. Mü’minlerin farklı yorumlara açık tavırlarından dolayı onlar hakkında sû-i zanda bulunmaktan kaçınalım; görüp duyduğumuz şeylere iyi yorumlar getirip ve kat’iyen olumsuz mülâhazalara girmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Hareket ve faaliyetlerimizi, bu dünyanın bir ücret yeri değil de, bir hizmet mahalli olduğu mülâhazasına bağlayalım. Her zaman memur bulunduğumuz sorumlulukları fevkalâde bir disiplin içinde yerine getirelim. Netice ve sonuçla meşgul olmayı da sana karşı bir saygısızlık sayalım Ya Rabbi!

Allahım,
Dine, imana ve insanlığa hizmeti, Hak rızası yolunda en büyük bir vazife bilelim. Ne kadar büyük işler başarsak da, bundan nefsimiz adına maddî-manevî herhangi bir pâye çıkarmayı hiç mi hiç düşünmeyelim Ya Rabbi!

Allahım,
Düzenimizin bozulmasından dolayı ümitsizliğe düşmeyelim. İnsanların bize karşı olmasından dolayı sarsıntı yaşamayalım. “bu dünya, darılma dünyası değil, bir dayanma âlemidir” deyip dişimizi sıkıp sabredelim, maruz kaldığımız durumlardan kurtulmak için de alternatif çıkış yolları arayalım en kritik anlarda dahi değişik stratejiler üretip
hep azm u ikdamda bulunalım Ya Rabbi!

Allahım,
İnsanî değerlerin hor görüldüğü, dînî düşüncede kırılmaların yaşandığı, her tarafta başı boşların gürültülerinin duyulduğu günümüzde, başka bir şey değil, bizleri gönül insanları eyle ya Rabbi!

Kadir Gecesi hürmetine gönül insanları eyle Ya Rabbi!

Mübarek Ramazan hürmetine gönül insanları eyle Ya Rabbi!

EFENDİMİZ HAZRETİ MUHAMMED’E, AİLE EFRADINA VE O’NUN BÜTÜN ARKADAŞLARINA SALÂT U SELAM EDEREK BUNLARI SENDEN DİLENİYORUZ;

DUALARIMIZI KABUL BUYUR YA RABBİ!

AMİN VE’L-HAMDÜ LİLLAHİ RABBİ’L-ALEMİN

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu da Merkezi Sistem EZAN kapandı

Mudurnu ilçesinde Merkezi Ezan sistemi kapatılarak Camilerden Ezan sesleri yankılanmaya başladı.

Merkezi sistem EZAN  kapandıktan sonra Mudurnu ilçe merkezi ve Köylerinde Her Cami EZAN ını kendi okumaya başladı.

Vatandaşlar  Her cami minaresinden EZAN seslerinin yankılanmasını senelerdir özlediklerini ifade ederek,  bu sistemi bitirenlerden Allah razı olsun dediler.

www.mudurnuhaber.com

Fabrikayı Kapatırım Ha !!

SİZDEN GELENLER- SİZDEN GELENLER

 

Fabrikayı  Kapatırım Ha !!

 

Bugün İlçemizde Festival var. Aylardır Kaymakamlık ve Belediyemiz İlçemizin Turizmi, kültürü, tanıtılması için çalışıyorlar, etkinlikler 3 gün sürecek. Dışarıdan misafirler gelecek, gösteriler yapılacak. Stantlar açıldı. Yoğun bir faaliyet. Basın, festivali haber yapacak. İlçemiz tarihi ile, kültürü ile, son yıllardaki turizm atağı ile yeniden gündeme gelecek. Konağımıza da 2 çift festival duyumu ile geldi.

Evim Yarışkaşında, tepede, bahçe içinde Her sabah 6 da bahçeye çıkar çiçeklerimle, tavuklarımla, meyve ağaçlarımla ilgilenirim. Bugün Festival var. Saat 7.30 oldu. Aman Allahım, yahu bugün olsun bu kokuyu salmayın, Otelde konuklar var. Hemen koştum. Çiftin biri ötelin önünde kendi aralarında bu kokunun ne olduğunu konuşuyorlar. Bana soru sormalarına fırsat vermeden yanlarından geçtim. Allahım bana bir güç verde üfleyip bu kokuyu defedeyim.

Bu yaşadığım bir masal değil bu sabahki gerçek. Festival sabahı

Aylardan beri Pak Tavuk fabrikasına bu kötü koku rahatsızlığımı, bizzat fabrikayı da ziyaret edip duyurdum. Duyarsız kaldılar.

 

Araştırdım; Her tavuk fabrikasında “Koku Giderici” olarak adlandırılan bir cihaz var. Kokunun resmi adıda “Kötü Koku”. Geçen yıl yönetmeliği çıktı. Bu kötü koku kesimhanenin ayak, tüy, bağırsak, kan vs bütün artıkları rendering denilen tesiste yüksek ısıda bir nevi kızartılıyor, kurutuluyor, un haline getirilip tekrar tavuklara yediriliyor. Bu rendering devamlı çalışmıyor. Atıklar birikince çalıştırılıyor. Ancak çalışırken de müthiş bir kızarmış bacak kokusunu çevreye yayıyor. Bu her fabrikada var. Avrupa’da bu atıklar şoklanıp depolanıyor ve başka bir yerdeki tesiste işleniyor. İşte “Koku Giderici” dediğimiz cihaz bu kokuyu filtre edip çevreye yayılmasını engelliyor. Adana, İzmir ve Adapazarı’nda bu cihazı yapan firmalar var. Maliyeti ise yalnızca 60–70 bin TL. İçinde 2 adet fan var, talaş ve karbon filtreleri. Elektrik gideri böyle bir tesis için yok denebilir. Ayrıca da yalnızca atık işlenirken çalıştırılıyor. Zorluğu şu: Atık işlenirken cihaz mutlaka çalıştırılmalı, talaş ve karbon filtreleri zamanı geldiğinde mutlaka değiştirilmeli, bir eleman bundan sorumlu olmalı. Başka hiçbir zorluluğu yok. Tabii birde çevreye karşı sorumluluk bilinci zorluğu.

Bu cihaz 3 ay öncesine kadar Pak Tavuk ta yoktu. Yeni koydularsa bilmiyorum. Ancak koku derseniz sürekli ve belirsiz saatlerde hep var.

Sonuç gelmeyince O zamanki Kaymakam’a gittim dilekçe verdim. Dilekçeyi aldı dedi ki ben bunu kendileri ile görüşeyim öyle işleme koyayım.  Netice alamadı ki işleme koymuş. Valilikten cevap geldi. Tarih 15 Mart 2012. sayı.3192. 

Diyorki :

“Konu ile ilgili Pak Tavuk Gıda San ve Tic.A.Ş.’nin 29.02.2012 tarihli bilgilendirme yazısında: İşletmenin rendering tesisinde koku giderme sisteminde oluşan arıza nedeniyle çalışmalar yapıldığı belirtilerek ve alınan önlemlerle koku probleminin 25 gün içersinde çözüleceği bildirilmiştir. Söz konusu problem Valiliğimiz Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce yapılacak denetimler ile takip edilecektir.

Yazı aynen böyle. Aradan 90 gün geçmiş. Kokuya aynen devam ve Festivale değerli büyüklerimiz gelecek.

Fabrika ilk kurulduğu tarihlerde arazi şehir dışında idi, böyle bir koku da olmazdı, galiba rendering yoktu. Şimdiye gelince YİBO, Üniversite, yerleşimler, ağaçlıklı modern giriş yolumuz, oteller arasında kalan ve Turizm için festival yapan etrafı çam ormanları ile çevrili güzel ve tarihi ilçemiz.

Bu koku var oldukça İlçemize turist gelmez, gelende bir daha uğramaz. Kokuyu duyunca yoldan döner.

Kızılcığın Mudurnu’daki adı eskiler bilir “Hekim döndü” dür. Rivayet Mudurnu’ya gelen bir hekim yolda kızılcık ağaçlarının bolluğunu görünce; atını durdurmuş ve geri dönüp gitmiş. Soranlara cevabı : “Orada kızılcık çok, insanlar hasta olmaz aç kalırım”.

Yatırımların önünde bir engel.

Arsamda toplu konut projesi planladık. 240 konuttuk modern bir site. Camisinden, yüzme havuzundan, kreşinden her şeyi düşündük. (www.mudurnutoplukonut.com). Projeler, Broşürler, tanıtımlar vs. Sn Güray Önal sınıf arkadaşım. İstanbul’da oturur. İhtiyacı da var. Telefon ettim davet ettim. Gel buraya üye ol . Cevabı şu: Orası kokar ben girmem.

Oteli büyütme projem var, 30 evlik bir “ekolojik köy” projemiz bitti, yatırım aşamasına geldik. Turizm Festivali varken dahi bu kötü koku olacaksa…

Mudurnu ekonomisi için çok önemli olan fabrika, bu kötü kokuyu çok basit ve de ucuz tedbirler ile yok edilebilecekken yapmıyor. Bir dayatma var.

Ve Tepemizde Demoklesin kılıcı.: “Fabrikayı Kapatırım Ha “

Ah benim güzel ilçem.

 

Nevzat Anlıtan

İnş.Y.Müh..  Yarışkaşı OTELİ MUDURNU

 

www.mudurnuhaber.com

 

ABANT TV YAYINA BAŞLIYOR

Bolu nun ilk Uydu Tv si 25 Haziran 2012 Pazartesi günü yayın hayatına merhaba diyecek.

Bolu nun ilk Uydu dan yayın yapacak olan Televizyonu ABANT Tv yi Mudurnu Haber olarak ziyaret ederek, hayırlı olsun  temennisinde bulunduk.

Mudurnu Haber, Aydın ÖZPELİT i Abant Tv Haber Müdürü Semih BAŞAR  Televizyonun birimlerini tanıtan bir gezi turu yaptırdı.

25 Haziran 2012 Pazartesi günü yayın hayatına merhaba diyecek olan Abant Tv  ile Bolu artık Uydu üzerinden sesini Tüm Türkiye ye duyurabilecek.

Mudurnu Haber olarak Abant Tv  Mudurnu ve bölgesindeki haberler  ve vatandaşların görüş ve şikayetlerinin aktarılması konusunda birlikte çalışmalar yapılacak.

                                             www.abanttv.com.tr  

 Frekans : 11593  SR: 27500  Polarizasyon V-DİKEY  Fec. 3/4

 ABANT TV HABER BÜLTENİ SAATLERİ

Saat: 11.00

Saat: 13.00

Saat: 17.00

Saat: 19.30 Ana Haber Bülteni

www.mudurnuhaber.com

İlker Samed AKÇADAĞ Erkekliğe ilk adımı attı

Mudurnu Belediyesi Yazı İşleri Müdürü Yılmaz  ve Müyesser AKÇADAĞ ın oğlu  İlker Samed AKÇADAĞ için Sünnet Merasimi düzenlendi.

Mudurnu Belediye Düğün Salonunda düzenlenen programa AKÇADAĞ ve  BAHAR Ailelerinin Davetlileri ve yakınları bu mutlu günlerinde Aileleri yalnız bırakmadı.

Anne Müyesser ve Baba Yılmaz AKÇADAĞ Düğün Salonu girişinde misafirlerin tebriklerini kabul etti.

Sünnet Olan İlker Samed AKÇADAĞ ise bu  özel gününde  Ailesi  ve sevenleri ile mutlu bir gün geçirdi.

Bu Mutlu günlerinin ömür boyu sürmesini ve Evlatlarının hayrını ve mürvetini görmeleri temennisi ile geçmiş olsun dileklerimizi buradan bir kez daha iletiyoruz.

www.mudurnuhaber.com

 

 

Miraç Kandilimiz Mübarek olsun

İslam âlemi, dualarla Miraç Gecesi’ni idrak ediyor. Kandiliniz mübarek olsun. İşte Miraç Kandili duası…

İslam âlemi, dualarla Miraç Gecesi’ni idrak ediyor. Kandiliniz mübarek olsun. İşte Miraç Kandili duası…

Euzü billahi mineş-şeytanir-racîm
Bismillahir-rahmanir-rahîm

Ey Bizleri varlığa erdiren
Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran
Güzeller Güzeli Rabbimiz!
Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.

Kainatın İftihar Tablosu Peygamber Efendimiz’e Sonsuz salât ü selam olsun.

Gufranla ufkumuzda tüllenen şu mübarek gecede bir kere daha dergâh-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz:

1. YA İLAHEL-ALEMİN!

Bize verdiğin isteme duygusu ve istenenleri vereceğin inancıyla rahmetinin vüs’ati genişliğindeki kapına dayanıyor, şu mübarek gecede bir kere daha hâlimizi arz etmek istiyoruz. Hâlimiz Sana ayan, söyleyeceklerimiz bildiklerinin bir kısmını beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. İcabet buyur ey Rahîm ü Rahmân!

2. EY ÇARESİZLER ÇARESİ!

Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur; ama bizim ona ihtiyacımız hissettiklerimizden de çoktur. Bütün dileklerimizi kabul buyur ve bunları kabulünü vicdanlarımıza duyur; aç ve yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi iman ve itminanla doyur.

Ciddi bir yol almış sayılmasak da yıllar var hep yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler beşer takatini aşkın görünüyor. Ümmet-i Muhammed (aleyhissalatü vet-teslîmât) perişan, derbeder ve ızdırap içinde.. Müslümanlık gelenek ve göreneklerin darlığına mahkum.. İbadet ü tâat kültür televvünlü.. Duygular, düşünceler fantezilere emanet.. Mücadelelerin esası da çıkarlar, menfaatler, ırkî mülahazalara dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya Rabbi!

3.YA RAB!

Önümüzdeki şu upuzun hayat yolculuğunda, bizi kendi idrak ve ihsaslarımızın darlığıyla başbaşa bırakma; akıllarımızı inhiraf ve sürçmelerden, nefislerimizi cismânîliğin baskılarından, gönüllerimizi de hevâ ve heveslerin öldürücü oklarından sıyanet eyle. Kapının kullarını; ilimde kibir u gururdan, ibadette riya ve gafletten ve duygularına renk attıran ülfetten koru. Senin yolunda yürüyor gibi görünüp Senden uzaklaşmak, kurbet atmosferinde içiçe firkat yaşamak, hep rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır! Sen bizi kazanç yolu sanılan bu tür haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.

4. EY GÜNAHLARI BAĞIŞLAYAN!

Şu mübarek gece hürmetine Bizleri bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir alemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her halimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bu güne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!

5. EY KENDİSİNE YÜKSELEN ELLERİ BOŞ ÇEVİRMEYEN!

Bir süre ayrı düştükten sonra dönüp Sana gelenleri kovmayacağını vadediyorsun. Sana yönelenlere hep ‘Gelin, gelin’ diyorsun. Ey Rab! Böyle emekleye emekleye sürünmeyi de gelme kabul edeceksen, müsaade buyur ‘Biz de geldik’ diyelim. Geldik ve Sana, yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevânın imansızlığını, bizim de dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. Bilhassa, her zaman hatalara açık duran, mâsiyetlere meyyal bulunan ve ululuğuna karşı hep saygısız davranan, serkeş nefsimizi Sana şikayet ediyoruz. Sen bizleri nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya Rabbi!

Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyan kokan tavır ve davranışlardan arındır.. Ya Rabbi lisanlarımızı yalandan, gıybetten, Senin sevmediğin, hoşnut olmadığın bütün kirli sözlerden temizle.. Kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi!

Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle.. Niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize lütfettiğin bütün şeylerde de bereket ihsan eyle ya Rabbi!

6. EY TALİHSİZLERİN SIĞINAĞI, EY ÂCİZLERİN GÜÇ KAYNAĞI, EY DERTLİLERİN TABİBİ VE EY YOLDA KALMIŞLARIN YOL GÖSTERENİ!

Şu anda duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz mefluç, çoğumuz itibarıyla ümitlerimiz sarsık, havalar boz-bulanık, mağripler hicranla tül tül, maşrıklar lütfuna kalmış… İşte böyle bir dağınıklık içinde Sana geldik. Böyle gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu da olmayacağız. Rahmetin, bu garip pişmanların ümit kapısı, bizler de bu kapının önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında ihtiyaç izhar edenlerden boş dönen hiç olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman da o kapıdan kovulmamıştır. O kapı Senin kapın, onun başkalarından farkı da her gelene affındır. Bizi hilm ü silminle güçlendir. Zalimlere de varlığını duyur.

7. EY HER DUADA BULUNANA İCABET EDEN ULULUK TAHTININ SULTANI!

Şu mübarek gecede binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi Sana açıyor ve külliyet kesbetmiş niyaz edalı soluklarımızla, kullarına her zaman açık bulunan, hiç olmazsa aralık duran rahmet desenli kapının tokmağına inleyerek dokunuyor ve “Biz geldik” diyoruz. Herkesi ve her şeyi görüp gözettiğine, her sese ve herkese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı muvakkat dahi olsa görmüyor, günahlarımızı af çağlayanların içinde tasavvur ediyor, karıştırdığımız haltlara değil, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz; Enîsimiz Sen isen, çevrenin vahşetinden bize ne! Her yanda şeytan ve avenesi içten içe homurdanıp duruyorlarmış, Sen bizimle olduktan sonra ne ifade eder ki!

Sen her şeyin biricik hâkimisin ve hükmünü engelleyecek bir güç de yoktur. Sen saltanat dairen içinde en küçük şeyleri görür, en cılız sesleri işitir, hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi cevapsız bırakmazsın.

8. EY YÜCELER YÜCESİ!

Sen biliyorsun, biz de bunun farkındayız; ömrümüzün hasenât kefesi bomboş, pek çoğumuz itibarıyla bir ihlâs bezginliği içindeyiz. Çoğumuz gafil, bedbin, dünsüz-yarınsız sefil birer hâlzede gibi aktüalite ile iç içeyiz. Her hâlimizde âlâyiş, gösteriş, köpük köpük hevâ ve heves; sürekli zevk u sefâya, makama, mansıba, şöhrete, şana ve dünyevî hülyalara oynuyoruz. Yığınların rüya ve hülyalarıekonomive refah; taptıkları da dolar, dinar ve euro. Ruhlar meflûç, kalbler kötürüm, basîret âmâ, düşünceler kirli, davranışlar da tam buna göre… Gece ve gündüz gibi iki yüzlü yaşıyoruz, ak görünüyor kapkara davranıyoruz; idare ve siyaset deyip hem ışık türküleri söylüyor hem de karanlık ağıtları mırıldanıyoruz. Devirlere, dönemlere göre renkten renge giriyor, bukalemunları şaşırtacak mârifetler (!) sergiliyor ve aldatmayı beceri kabul ediyoruz.

9. EY RAB!

Ellerimiz-ağızlarımız, gözlerimiz-kulaklarımız, dillerimiz-dudaklarımız yaratılış gayelerinden fersah fersah uzak ve âdeta nankörlüğe kilitli; eller memnû meyvelerde, ağızlar harama açık duruyor; gözler başkalarının kusur müfettişi.. Yalan revaçta, hıyanet âdiyattan bir şey, hakkın ismi var sadece; adalet “sayyâd-ı bîinsaf”ların hazırladığı kapanların önüne saçılmış birkaç dane gibi bir şey; vefa Kafdağı’nın arkasında, ahde hürmet unutulup da bir köşede kalmış; buna karşılık haksızlık firavunları utandıracak dorukta. Makam sevgisi, şöhret hissi, rahat etme düşüncesi, tenperverlik duygusu boyunlarımızda âdeta çelikten bir kement; her biri birer gayya olan bu duygulardan bir türlü kurtulamıyor ve mahiyet-i nefsü’l-emriyemize göre kendimiz olamıyoruz. Dünya ve ukbâ kazancı adına ne ciddî bir hesap ne de tutarlı bir plâna sahibiz. Kazançlar kuşağında sürekli kaybediyoruz; kaybederken de muhtemel daha kötü durumlarla teselli olmaya çalışıyoruz. Zamanı suçlama, şartlara lânetler yağdırma da ayrı bir avunma yolu.

Bütün bunlara rağmen ya Rab! Bizi bize bırakmaman en büyük dileğimiz. Kendimiz edip kendimiz bulsak da, rahmetin, istihkaklarımıza lütuf televvünlü haklar bahşedecek vüs’atte. Sen bizlere lütfunla muamelede bulun ya Rabbi!

Dua edenlere cevap veren Sen, ızdırapları dindirip ihtiyaçları gideren Sen, devrilenleri kaldırıp doğrultan Sen, çatlayıp kırılanları sarıp-sarmalayıp tedavi eden de Sensin! Senden ayrı kalışımız ruhumuza renk attırdı; nefsânîlik ve gaflet, ibadetlerimizin mânâ ve özünü alıp götürdü; samimiyetsizlik dualarımızın kolunu-kanadını kırdı. Sinelerimiz bomboş, düşüncelerimiz tutarsız, kalbî ve ruhî hastalıklarımız bizi yere sermek üzere.. Var eden Sensin, yok eden de Sen; uzak tutan Sensin, yaklaştıran da Sen; Sen bizi biz etmeseydin biz bu duyduklarımızı duyamaz ve bize imanın neş’esini tattırmasaydın şu söylediklerimizi mırıldanamazdık. Verdiklerin vereceklerinin referansı; diliyor ve dileniyoruz, bize yakınlığını duyur ve benliğimizde Sana karşı yaklaşma heyecanları uyar.

10. EY RAB!

Elimizden tut, dostlarının yüzüne baktığın gibi bize de rahmetinle teveccühte bulun.. İç dünyamızı varlığının ziyasıyla nurlandır ve bizi Sensizliğin zulmetlerinden, zindanlarından halâs eyle; halâs eyle ve eşiğine baş koymuş kapının şu sadık kullarını yalnız bırakma. Senden kalblerimize ışık, iradelerimize güç, düşüncelerimize istikamet, niyetlerimize de hulûs istiyoruz. Bizleri iç dünyamızla yeniden inşa ederek ruhlarımıza ahsen-i takvîm sırrını duyur.

11. EY AFFI TECZİYESİNİN ÖNÜNDE RAHMET TAHTININ SULTANI!

Bu mukaddes miraç gecesinde bizleri de bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık ve öyle bir âlemde yaşıyoruz ki, önümüzde tuzak, arkamızda tuzak; uğrayıp geçtiğimiz her yerde nefis, şeytan ve aynı takımdan binlerce ifrit ağını germiş av bekliyor; yol boyu yüzlerce fitne ocağı ve isi-dumanı gelip sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her hâlimizden belli; bizleri yara-bere almadan hedefe ancak Sen ulaştırabilir ve bugüne kadar elli defa çatlamış, kırılmış ruh dünyamızı da ancak Sen tamir edebilirsin. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize yeniden insan olma yollarını göstermeni diliyoruz.

Ey Yüceler Yücesi!

Efendimiz Hazreti Muhammed’e, Muallâ aile efradına ve bütün ashab-ı güzînine salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur ya Rabbi!..

Amin amin amin
Velhamdü lillahi Rabbil aleminel-fatiha

www.mudurnuhaber.com

 

MUDURNU MARKALARINDAN MERAM RESTAURANT TARİHİ VE MİSYONU

Doğa, kültür, sağlık kenti  ,canlı tarih Mudurnnun simgelerindendir Meram Restaurant.  İlçemizin değerli   ailelerinden Nizamsalilerden  Haydar oğlu ALİ HAYDAR  PEKEL  tarafından  demirciler çarşısı girişi eski PTT müdürlüğü(şimdiki belediye düğün salonu) karşısında  Rum sitili Keyvanlara ait  taş binada 1967  yılında  kurulmuştur. Sayın Haydar Pekel   kunduracılık, hamamcılık,manavcılık gibi birçok meslekte iştigal ettiğinden  kültürel  yapısı ,  ahilik destur örf gelenek  bilgisiyle,  mutfak hizmet sanatlarının titizliği ile ,memleketine sosyallik kazandırmak üzere Mudurnu da içkili köfteci dükkanı eksikliğini görür.   Kendi formülü  ile hazırladığı dana erkeç keçi eti karışımlı ev usulü köfte ve güveç ızgara, piyaz çeşitleri ağırlıklı İşletmesinin  kuruluşunu tamamlar .

Dükkanının isim arayışında o dönemin Mudurnu kaymakamı sayın Cemal Barutcu beye  giderek  “lokanta açıyorum ismi ne olsun” diyerek  meramını anlatır danışır. Kaymakam bey de sen meramını anlattın ismi  sen koy der Ali Haydar Pekel de  MERAM LOKANTASI OLSUN der ruhsatı kaymakamlıktan alır. Mekanın yerli yabancı müdavimleri   müşterileriyle  yeme içme kültürü gelişir ,dışarıda kadeh,şişe,duble diye geçen içki  sipariş şekli Mudurnu da  miktarını bilerek içki tüketilmesi için camdan uzun bardak şeklinde  derece ile gıramına göre servis yapılan 50gr dan başlayan 500gr la biten  ünlü tarifname yazılır. Ulusal basında yer alır.

Yıllar sonra  1970 li yıllarda yer küçüklüğünden şimdiki Atatürk heykelinin yerindeki  görünüm ve konumuyla Mudurnuya gelen herkese hoş geldin diyen büyük dükkana oğul BİROL PEKEL arkadaşımla birlikte   taşınır. Mudurnu Meram restaurantda ilk balık her gün Adapazarından taze getirilerek servis edilir.Türkiyede televizyon ilk yayına başladığında Ali Haydar Pekel Mudurnunun en yüksek tepesine 450 metre kablo çekerek  halka televizyon yayınları ile tanıştırır.Mekan birçok memleket yararına ticari siyasi görüşmelere anlaşmalara sebep olur . Mekanda  girişimcilerle işler geliştirilir ,tecrübeler aktarılır, Sorunu derdi olan vatandaşın sorunları Meramda çözülür,Meram  bayramlarda eş dost buluşma noktası olur ,Meram ilçenin eğlence dinlence kültür hizmet noktası olarak unutulmaz anılar hatıralar yaşanır.Dargınlar küskünler barıştırılıp  dostluklar oluşturulur.Bütün bu güzelliklere Meram resaurant şahit olur.Ali Haydar PEKEL büyüğümüz  her birimizin ihtiyacı olan Mudurnuda sevginin paylaşımın dostlukların  büyümesine önemli bir misyon üstlenir, meşhur Meram  lokantası  ünvanını alır köfte yemek için sıra beklenen,randevu ile yemek yenir hale gelir.. Mudurnu’nun  marka kent oluşum sürecine katkılar sağlar. Kendileride mekanıda unutulmaz marka olur.

İlçenin sosyal kültür  ve masa adabı  öğretisi ,eğitim yeri olan MERAM RESTAURANT 1970 yıllarında meydanın  genişletilmesi sebebi ile bina yıkılır şuan ki çay bahçesine taşınır. Ali Haydar beyin meşhur köftelerini yıllarca birlikte hazırladığı sağ kolu değerli eşi Mediha  hanımın rahmete kavuşmasıyla 2000 li yııllarda çay bahçesinin o günkü belediye düzenlemeleri  ve Meram restaurant ruhuna aykırı ,etik olmayan istisnai durumlardan  dolayı HAYDAR PEKEL MESLEĞİNİ  bırakarak emekliye ayrılır.

Şuanda  MERAM RESTAURANT İSMİ beyaz et  yerel yemekler ağırlıklı menülerle çarşı merkezinde , işletmeci  Mustafa Kocasoy tarafından yaşatılmaya çalışılıyor. ilçenin sosyal ve  turizm hizmetlerine  imkanları nispetinde katkılarda bulunmaya devam ediliyor..

Gönlü memleket ve insan  sevgi saygı hasretiyle dolu birçok Mudurnulunun hatıraları  ve öğreti noktası TARİHİ  MERAM RESTAURANTI kazandıran,  kurduğu  sevgi bahçesi çay bahçemizde de yine gönül dostlarını buluşturmaya sebeb olan  ,HAYDAR PEKEL AİLESİNE,  can arkadaşım  Birol Pekele  ,Meram restaurantta çalışıp hizmet eden  tüm çalışanlara , emeği  geçen herkese teşekkürlerimiz ile saygı ile anarak eski hatıraların tekrar canlanması arzusuyla Mudurnumuzda yeni girişimcilerimizinde Meram restaurant ve Ali Haydar Pekel  büyüğümüzün  ilkelerinde Meram resaurant misyonunda Bolumuz ve ilçelerinde de  nice marka olmaya aday faydalı  işletmeler dilerim..   

Uğur Türesin

MUDURNU HABER         

www.mudurnuhaber.com

                                                                                                                  

EKİNÖREN KÖYÜ CAMİ İNŞAATI

EKİNÖREN KÖYÜ CAMİ İNŞAATI

Mudurnu ilçesi Ekinören Köyünde Köy Muhtarı İbrahim KURUOĞLU önderliğinde Cami Yaptırma ve yaşatma derneği kurularak, Köyde yetersiz gelen eski Caminin yerine yeni Camii inşaatına başlandı.

Ekinören Köylüleri birlikte hareket ederek Cami inşaatında gücü yetenler yardımda bulunurken beden gücü ile imkanı olmayanlar ise  maddi olarak destek veriyor.

Köy Muhtarı İbrahim KURUOĞLU günün şartlarına uygun olarak cami inşaatına başladıklarını ifade ederek, kendilerine köy içinde ve dışında yaşayan Ekinören Köyü sakinlerinin yanı sıra çeşitli hayırseverlerden yardım geldiğini ve yapılacak olan bu camide bir Tuğla da benim katkım olsun isteyen hayırseverlerin kendilerine 0 374 438 10 20 nolu  veya 0 535 987 84 85 nolu telefonlardan ulaşılabileceğini belirtti.

www.mudurnuhaber.com