Mudurnu’da VEDA zamanı

 

Mudurnu’da VEDA zamanı

Mudurnu ilçemizde Eğitim veren Mudurnu Süreyya ASTARCI Meslek Yüksek Okulu Öğrencilerinin barındığı Mudurnu Hacı Mehmet ASTARCI Kredi Yurtlar Kurumu Öğrenci Yurdunda Veda gecesi düzenlendi.

Gecede Yurt Öğrencilerinin birbirinden güzel hazırladıkları Oyunlar katılımcılardan yoğun alkış aldı.

Gecede oyun Havaları eşliğinde oyunların yanı sıra Müzik ve Eğlence dakikalarca devam etti.

Yurt Müdürü Ramazan TANDOĞAN, Öğrenci arkadaşlarımıza bir Veda gecesi düzenleyelim istedik,  öğrenci kardeşlerimiz ile bir Aile gibi olduk, acı tatlı günlerimiz geçti, şimdi içlerinden bazıları eğitimlerini tamamlayarak aramızdan ayrılacaklar, onun için bir veda gecesi düzenledik, hep birlikte eğlendik akıllarda kalacak bir veda olduğunu düşünüyorum, katkı veren herkese teşekkür erdim dedi.

 

Geceye katılan Yurtkur Bolu Bölge Müdür Vekili Şerafettin ÇİLKARA ‘ya  ve diğer destek ve katkı verenlere de plaket verildi.

 

Gecede VEDA Pastası kesildi, Pastayı  Yurt Müdürü Ramazan TANDOĞAN ve Eşi Yurt Müdür Yardımcısı Aysel TANDOĞAN ve  Öğrenciler birlikte kesti.

Öğrenciler, Yurt Müdürü Ramazan TANDOĞAN ile birlikte Dans ederek, bize 2 yıldır Anne ve Babalık  ettiniz, Hakkınızı helal edin diyerek  TANDOĞAN Çiftinin ellerini öptüler.

www.mudurnuhaber.com

Haber&Foto: Aydın ÖZPELİT

 

KONYA GEZİSİ

KONYA GEZİSİ

 Mudurnu ilçesinden 3 gün sürecek bir Konya yolculuğu gerçekleştirdik. Mudurnu ilçesinden yola çıktık ve Nallıhan güzergahını takip ederek Tabduk EMRE , Sarıyar, Mıhallıçık,Yunus EMRE,Bolvadin,Çay ve Akşehir  üzerinden ilk durağımız Konya nın ILGIN ilçesine vardık.

 KAPLICA ŞEHRİ ILGIN

Evet, ILGIN ilçesini ben bu güne kadar Kaplıca Şehri diye hiç duymamıştım, ILGIN benim aklımda Şeker Fabrikası ile kaldı. Ama ilçe girişinde büyük bir tabela görünce demekki burada da kaplıcalar varmış dedim.

 

GÜLERYÜZLÜ İNSANLARIN YAŞADIĞI ŞEHİR

 

İlçe 35 bin Nüfusa sahip, ILGIN ilçesinin Pazartesi günü kurulan Pazarını gezmeye başladık. Pazarı gezerken ben  bir taraftan fotoğraflar alıyorum, diğer taraftanda yabancısı olduğum yerdeki insanlar acaba, çekmesene kardeşim derlermi diye biraz tedirgin yaklaşıyorum. Ama benim fotoğraf çektiğimi anlayan ve Önünde Çilek tezgâhı durak arkadaş abi çek çek diye bağırınca tabiî ki fırsattan istifade çekmeye başlıyorum. Sonrasında ise yanındaki tezgâhtaki arkadaş abi benide çeksene, diğeri abi benide çeksene diye seslenirken neredeyse Pazaryerindeki herkesin bir an fotoğrafını çekesim geldi. Güleryüzlü insanların maşallah gönülleride çok zengin, tezgâhlarda duran Çilek ve benzeri ürünlerin üzerlerinde  “YEMEK HELAL” yazısı görünce dikkatimi çekti. ILGIN Pazarında biraz dolaştıktan sonra Pazaryeri girişinde bir hatıra fotoğrafı aldık. Sağolsun ILGIN Belediyesi ilçeye çok modern bir Pazaryeri kazandırmış, inşallah Mudurnu ilçesine bizlerde böyle bir Modern Pazaryeri kazandırırız.

 

            ILGIN Pazarını gezdikten sonra ILGIN Belediye Başkanını bir ziyaret edelim istedik. Belediye ye girdik ve Başkanın Sekreteri Emine Hanım  a  Bolu Mudurnu dan Mudurnu Haberden geliyoruz, Başkan beyle  10 dakika bir sohbet etmek isterdik dedik. Oda hemen Başkanıma ileteyim diye cevap verdi.  Başkan Beye Sekreteri bizim geldiğimizi ilettikten sonra 5 dakika içersinde bizi içeriye alacaklarını şu an önemli bir toplantıda olduklarını ifade etti. Aradan 5 dakika geçtikten sonra ILGIN Belediye Başkanı İbrahim ORAL ın Makamına girerek kendimizi tanıttık. İbrahim Başkan, güler yüzlü ve samimi bir şekilde Hayırdır Mudurnu’dan buraya size nasıl yardımcı olabilirim dedi.

 

  Ben kendisine Mudurnu’dan ziyarete geldiğimizi ve çarşılarda dolaştıktan sonra bir uğrayıp tanışmak istediğimizi benimde bundan Önce Mudurnu Belediyesinde Meclis Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı yaptığımı belirterek, Başkanım Önümüzdeki dönem inşallah beklide beraber çalışma fırsatı buluruz,  tüyo almaya geldik ILGIN daki insanların hepsinin yüzlerini nasıl güldürdünüz sorusu üzerine, Başkan İbrahim ORAL ın yüzünde gülümseme meydana gelerek inşallah Allah kolaylıklar versin sözü yer aldı. ORAL, insanlarla uğraşmanın hakikaten zor oluğunu bu işin içinde olan birisi olarak çok sabır gerektiğini ifade etti, ILGIN da şu ana kadar  hiç kimse ile herhangi bir polimiğe girmediğini ifade ederek, insanımıza hizmet etmek beni çok mutlu ediyor ve o nedenle önümüzdeki seçimlerde yeniden ILGIN dan aday olacağım dedi.

 

 Başkan İbrahim ORAL ile güzel bir sohbetin ardından ILGIN Kaplıcalarına doğru yol aldık. İlçede Belediye nin işlettiği ve birde Özel şahsın çalıştırdığı kaplıca mevcut.  Kaplıca nın en dikkatimi çeken yanı gece saat 23.30 a kadar hizmet vermesi oldu. İnsanlar Kaplıcaya adeta akın ediyorlar, suyu aynı bizim Mudurnu nun Kaplıca suyunun sıcaklığında 40 derece sıcaklıkta akan Kaplıcanın şahsın işlettiği bölüme giriyoruz. Burada eskiden Mudurnu Babas ta olduğu gibi odalar var, ve bir havuz 2 duş ve Buhar odası ve Hamam dan oluşuyor. Suyu kükürtüs ve berrak, birçok hastalık için şifa kaynağı bu kaplıca, ILGIN da yaşayanlar bu Kaplıcaların kıymetini biliyor ve hemen hemen her gün Kaplıca ya girmeden duramayanlar varmış. Ben bu bilgiyi aldıktan sonra ILGIN da yaşayan insanların neden bu kadar güleryüzlü olduğunu şimdi anladım, suyun verdiği enerji ILGIN insanın yüzüne yansımış.

 

ILGIN Merkezinde ILGIN Lala Paşa Külliyesi tarihi bir yapıyı günümüz şartlarına göre düzenleyerek Turizme açmışlar. İşletmenin sahibi Harun KOÇ, özenli bir şekilde Hanı düzenlemiş ve adınıda Sedirlihan  olarak  koymuşlar. Sedirlihan ı gezdikten sonra hayran kalmamak mümkün değil.  Sedirlihan girişinde solda ve sağda içe girişler var, buralarada oturma yerleri yapılmış, bizde oturup 5 dakika mola veriyoruz. Sağolsun görevli arkadaşlar bize Çay ikram ediyorlar. Sedirlihan dan çıkarak ILGIN ilçesinde dolaşırken  Toros dondurma Kasım TOPALOĞLU ağabeyin dükkanına girerek Dondurmalı Burma Tel Kadayıf ile damağımızı  tatlandırıyoruz.

 

ILGIN da geçirdiğimiz günün ardından ikinci gün KONYA merkeze doğru yola çıkıyoruz. ILGIN Konya 90 km civarında, her yerde oyluğu gibi burada da yollarda bakım çalışmaları dikkatleri çekiyor.

KONYA ya varıyoruz, Yeşil Kubbe hemen dikkatimizi çekiyor. Mevlana Hz. Türbesinin bulunduğu yere doğru ilerliyoruz ve içeriye giriş için tek kullanımlık geçiş kartını 3tl karşılığında alıyoruz. Dikkatimizi etrafta bulunan çok sayıda yabancı Turist çekiyor. Türbe ziyaretlerinin ardından KONYA merkezindeki diğer Türbe ve ziyaret yerlerini geziyoruz. Konya da önemli bir zat ise Şems-i Tebrizi Camii ve Türbesinide geziyoruz. Konya nın Meşhur KONYA şekeri ve hediyeliklerinden alıyoruz.

konya17

 konya18

 

Akşam ILGIN a geri dönüyoruz. Ertesi gün  ILGIN dan Mudurnu ya yola çıkıyoruz.  Dönüş yolumuz üzerinde bulunan Akşehir de Nasrettin HOCA mızın Türbesini ziyaret ettikten sonra AKŞEHİR Evi ni Ücretsiz olarak geziyoruz. Akşehir de Akşehir Kültür Sağlık Eğitim Vakfı nın işlettiği evde adeta tarihe bir yolculuk yapıyoruz. Evin içersi tamamen Akşehir ilçesini yansıtıyor. Buradan ayrılmak zor olsada yolumuz uzak uğranacak birçok yer var deyip yola devam ediyoruz.  Akşehir ilçe merkezinde dikkatimizi Akşehir BATI CEPHESİ KARARGÂHI MÜZESİ çekiyor. Bu Müzeyede giriş ücretsiz, arkadaşlar Müze girişinde çok ilgili davranıyorlar. Müze içersinde Mustafa Kemal ATATÜRK ün kullandığı elbiseler ve değişik araçlar sergileniyor. Akşehir e vardığınızda mutlaka buraya da uğramadan geçmemenizi tavsiye ederiz.

 

 Akşehir den yola çıkıp Afyon istikametine doğru ilerliyoruz, Afyonkarahisar a bağlı Çay ilçesinden geçerken bir Mola veriyoruz. Mola verdiğimiz istasyondaki çalışanlar güleryüzlü bir şekilde buyurun bir şeyler ikram eldim diyorlar ve bizde ikindi atıştırmasını burada yapmaya karar veriyoruz. İstasyonda hareketleri ile genç görünümlü bir ağabey dikkatimi çekiyor. Bize doğru yaklaşan kişi istasyonun sahibi Yaşar KAYIKCI beymiş. Sohbet ediyoruz, Benzin isatsyonu yanında küçük bir bahçesinin olduğunu ve eşi ile birlikte burada domates, Biber fideleri diktiklerini anlatıyor. Bu sırada bohçamızdan çıkardığımız Börek ten ikram ediyoruz. Sonra da ekliyor, arkadaşlar buyurun eve gidelim, Çay Merkezinde bir soluklanırsınız diyor. Bizler yolumuzun uzak olduğunu ifade ederek ÇAY dan ayrılıyoruz.

Çay ilçesinden hareket ediyoruz ve Yunus EMRE diyarına kadar geliyoruz. Burada Yatsı namazlarını kılmak istiyoruz fakat Caminin kapıları kilitli olduğundan ve müsait bir yer olmadığı için namazları kılamıyoruz. Yunus EMRE Türbesini ve mezarlarını ziyaret ederek dualar ediyor ve Mıhallıçık yönünde devam ediyoruz.  Mıhallıçık ta görev yapan Hemşerimiz Kaymakam beyi ziyaret etmek için vaktin çok geç olduğunu fark ederek inşallah bir dahaki sefere ziyaret ederiz diye oradan ayrılıyoruz. Yolumuz üzerinde hem giderken hemde gelirken uğradığımız ve bize huzur veren Tabduk Emre Kabrinini yanında gece saatlerinde huzurlu bir şekilde Yatsı namazını kıldıktan sonra biraz oturuyor çevreyi geziyor ve Mudurnu ilçemize doğru yola koyuluyoruz.

ŞİMDİ GELELİM BİRAZ DA SİYASETE

3 Günlük gezi süresince başka yerde görmediğim bir ayrıntıyı yazmadan geçemeyeceğim.  O kadar dağlar tepeler aşıp yaklaşık 500km yol katettik bu yolun en yorucu kısmı ise Nallıhan Mudurnu sınırından Mudurnu ilçesine gelmek bin bir cefa çektiriyor.  Yani o kadar netki, eğer gözleriniz kapalı olsun sizi Türkiye nin herhangi bir ilinden kaçırıp Mudurnu ya getirseler ilçeye yaklaştığınızı yollarda arabanın düştüğü deliklerden öğrenmeniz için hiçbir harita bilgisine ihtiyacınız yok.

Ar zor Mudurnu ilçemize geliyor ve bir dahaki KONYA gezimiz için tarih belirlemek için çalışmalara başlıyoruz. Eğer sizde bizimle birlikte KONYA turuna katılmak isterseniz bekleriz.

         Aydın ÖZPELİT

    MUDURNU HABER

www.mudurnuhaber.com

 

 

VATAN SEVGİSİ VE HALKA HİZMET

Çok değerli hemşehrilerim sizlere ilk fırsatta bu yazımı yazmaya çalışacağım.bu yazımın konusu VATAN SEVGİSİ VE HALKA HİZMET,okuma sabrı göstereceğiniz için şimdiden şükranlarımı iletirim.

 
  Bu yazımı geçenlerde dinlediğim ve kendime göre yorumladığım bir şiirle başlamak istiyorum.
Etrafıma bakıyorum da şaşırıyorum
Canım sıkılıyor Allah canımı alsın
Zengin babaları sayesinde talan edilen
Vatan aşkını ve sevdasını ve aşkını 
paraya tercih edenlere
Kızıyorum;kızdığım gibi de acıyorum
Bana ne?diyemiyorum 
Takıyorum kafama bölüyorum uykularımı 
Çünkü bu VATAN bizim,bizim
 
Yazıyorum ya iki de bir yaralı yüreğim de 
Yaralamak istemezdim sizleri
Ama sev da ne demek? ama vefa ne demek?
VATANIM nasıl sevmişim seni vay ki vay!.
 
Ben insanların toprakla haşır neşir olduğu
Çocuklarına helal lokma için terler döktüğü
Eli nasırlı mı nasırlı,yüzü güneş yanığı 
Gönlü ezelden yanık buram buram dert 
Buram buram hasret VATAN sevdasıyla yanan
Hürriyet sevdalısı milyonlarca VATAN neferlerinden biriyim.
 
Gönül dersen gönül,yürek dersen yürek,aşk dersen aşk
Bırak duygularını,yüreğin de bul kendini
Gör ki nasıl sevmişim seni 
VATANIM vah ki vah!..
 
işte bu yüreğimi dinleyerek sizlere aktardığım bu şiir de  vatan sevgisiyle ilgili bir şeyler anlatmaya çalıştım.
 
Bizi biz eden,bizi farklı kılan vatan sevdası ve sevgisi her şeyin önünde olmasıdır.bizim sevgimiz bireysel menfeatimiz için değil,Allahın bize lutfettiği ve atalarımızın bize emanet ettiği bu cennet vatanımızı bir ömür boyu nesilden nesile emanet edeceğimiz şekilde koruyup sahip çıkmalıyız.
 
Ben yıllık iznimi özellikle ipek yolu festivali ŞEYHÜL İMRAN bayramına denk getirdim.küçüklüğümden beri içimden geçirdiğim halde ŞEHRİMAN bayramı öncesi MUDURNU’daki bayram hazırlığını görmek nasip olmamıştı.YÜCE MEVLAM 2012 de nasip eyledi.
 
Şuna kesinlikle inanın içimden geldiği gibi yazıyorum,Şehriman bayramı öncesi o manevi hava beni fazlasıyla duygulandırdı.esnafıyla işçisiyle,köylüsüyle,zenginiyle,fakiriyle yapılan o yardımlaşma ve koşuşturma ve ALLAHIN verdiği o bereket beni hayretler içinde bıraktı.bizler de bitmeyen o yardımlaşma ve bağış yapma duygusu beni geleceğimiz için fazlasıyla umutlandırdı.
 
Bizim tek eksiğimiz bir araya gelemeyişimizin bizleri bir arada tutacak liderimiz olmayışındandır.kimse kusura bakmasın ama bunu yazmak zorundaydım.
 
Bilindiği üzere 2014 yılında yapılacak seçimde MUDURNU’muzun 1 belde 73 köyden oluştuğunu bilen ve hatırlayacak olan,bizlere tepeden bakmadan,bizlerle içli dışlı olacak,bizlerin yani MUDURNU’muzun yani coğrafi sınırları içinde kalan yaylalarımıza,göllerimize,kaplıcalarımıza değer veren sahip çıkan başkan görmek istiyorum.
 
TOPLUMLAR LAYIK OLDUĞU LİDERLERİ SEÇERLER;
 
Sözünün iyi tarafına layık olacak halen daha safiyane duygulara sahip olan benim için çok değerli sayın MUDURNU halkımıza çok büyük sorumluluk düşmektedir.bu fırsat 5 yıl da bir gelir bu fırsatı kaçırmayalım lütfen!…
 
adam kayırmacılık yapmayan,doğuda ki gibi ilkel aşiret zihniyeti taşımadan,takım fanatiği gibi taraf tutmadan MUDURNU’muz için hayırlı başkan seçmekten geçer.
 
benim bu yaşıma kadar seçilen başkanlar hep 5 bin kişiye hitap edecek şekilde koltuğa oturdular.ilçemizin coğrafi sınırlarından bi haber günlerini geçirdiler.köylünün ayağına misafirlik için ve ayaklarına hizmet görmek için gittiler.köylünün hep ayaklarına gelmelerini beklediler.köylünün el pençe karşılarında durmaları onların koltuklarını kabarttı.ama benim köylüm bu saygıyı çekindiği değil gördüğü terbiyeden dolayı gösterdi.ilçemizde halen daha 1960 zihniyeti devam ediyor.ben bunu mum ışığında yemek pişirmeye benzetiyorum.
 
EMPATİ VE ÇÖZÜM SÜRECİ
 
ilk önce EMPATİNİN ne olduğunu hatırlayalım
 
EMPATİ;Empati bir insanın kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak onun duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlamasıdır.bu tanım çok güzelde empati yapalım da neden hep karşı tarafın ne düşündüğünü beynimize kazımaya çalışıyorlar.pekala karşı tarafa aynı telkinde bulunuyorlar mı?bu kadar şehitler boşuna mı verildi?belkide evin tek evladı vatanı uğruna yani bizim huzur içinde evlerimizde rahat uyuyabilmemiz için şehit oldular.bu ailelerin çocukları empati yapınca yerine gelebilecek mi?
 
Bu arada 33 askerin izin dönüşü haince saldırı da şehit düşen KİLÖZÜ köyünden benim de yakinen arkadaşım olan ŞEHİT MUARAT MENTEŞi rahmetle yad ediyorum.
 
Empati konusundaki yorumların devamını da siz okuyucularımıza bırakıyorum.
 
ÇÖZÜM SÜRECİ;ne demek bunun hakkında da sizlerin ne düşündüğünü ise yoruma açık bırakıyorum.ben acizhane birkaç kelam etmek istiyorum.ülkemizde kürt sorunu yok,ermeni sorunu var.TECHİR zamanında göçe zorlanan ermenilerden oluşan aşiretlerin bir araya gelerek oluşturdukları sun-i bir sorundur.büyüklerimiz çok iyi hatırlarlar.bu sorun ilk önceleri iş ve işçi hakları aramakla başlayan daha sonra kardeşi kardeşi kırdırtan ermeni asala örgütünün planı değil miydi?
 
ihtilal sonra ise bu asala örgütünün adı sözde kürtlerin haklarını aramak amacıyla binlerce kürt gençlerinin kandırılarak dağa çıkartılıp askere ve polise ve hatta kendisini desteklemek istemeyen kürt aile ve çocuklarını kurşunladıklarına tanık olmadık mı?
 
Bu çözüm süreci biraz açıldığında ise altından ne çıktığını görüyoruz.anadilde eğitim,TÜRKLÜK isminin anayasımızdan kalkması ve TÜRKİYELİLİK isminin gelmesi.devamında ise EŞİT HAK VE HÜRRİYET.bu zamana kadar sanki eşit değilmiydik. 3 tane CUMHURBAŞKANI çıkarmış bir etnik guruptan bahsediyorum.kaldı ki şimdiki hükümette çoğu bakanların kürt olduğunu çoğumuz görebiliriz.
 
UYANIK OLALIM BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE OLALIM.DIŞARIDAN POMPALANAN BÖYLE BÖLÜCÜ KAVRAMLARA İTİBAR ETMEYELİM.ÖZELLİKLE VE ÖZELLİKLE ŞİRİN MUDURNUZUN geleceğine sahip çıkalım.
 
Sözlerime ULU ÖNDERİMİZİN sözleriyle son veriyorum.bu sözleri siyasi  yöne çekmeden kabullenelim. kökeni ne olursa olsun yıllardan beri olan ve var olacak olan bütün bireyler TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞIDIR.bu kadar insanları bir çatı toplayan TÜRKLÜK tür.TÜRKLÜK bir alt kimlik DEĞİL BİR EVİN ÇATISIDIR!..
 
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!
 
ÇOK DEĞERLİ HEMŞEHRİLERİM SÜRÇ-Ü LİSAN ETTİYSEM AFFOLA.İNANIN ŞİRİN MUDURNU’MUZ GÜZELLİKLERİN EN GÜZELİNE LAYIKTIR VE HAK ETMEKTEDİR.BEN DE İÇİMDEN NE GEÇTİYSE OLUĞU GİBİ ABARTISIZ SİZLERE AKTARMAYA ÇALIŞTIM.
 
HOŞ VE ESEN KALINIZ!..
 
Yusuf  TANRIKULU MUDURNU HABER
 

Müftü den Hoca ya Sarık ve Cübbe Hediye

Müftü den Hoca ya Sarık ve Cübbe Hediye

Bolu nun Mudurnu ilçesinde 5 yıldan bu yana görev yapan ve son olarak Mudurnu Merkez Müftülüğünde görevli iken Erzincan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi araştırma görevlisi olarak atanan Ahmet ŞEN e Mudurnu Müftüsü Arif CEVLEK tarafından Sarık ve Cübbe hediye edildi.

 

 Mesai Arkadaşları tarafından Ahmet ŞEN için düzenlenen Veda yemeğinde konuşan Mudurnu Müftüsü Arif CEVLEK, bizler arazideyiz birde bu işin mutfak kısmı var, şu anda Ahmet Arkadaşımız işin mutfak kısmında görev alacak dedi. İmamlık tan ayrılıp araştırma görevlisi olacak olan arkadaşımız yine bu camiaya hizmet edecek ama, bu sarık ve Cübbe Kafaya bir girdimi sen 100 bin defa kalksan ben Hoca değilim desen yine hocasın, Ölünceye kadar bu çıkmayacak, hiç çıkarmaması dileği ile maddi değeri belki küçük ama manevi değeri çok ağır olan bu Cübbe ve Sarığı hediye ediyoruz ve bundan sonraki görevinde başarılar diliyoruz dedi.

 

Cevlek, Ahmet Hocamın bizi unutmamasını diliyoruz,  Vefa İstanbul da sadece bir semtin adı olmasın, Vefa bizim insani ilişkilerimizde gözettiğimiz en önemli bir kavram olsun, yani bir Bayram vesilesi veya başka bir vesile ile Telefonu çevirip arkadaşlar, hocam nasılsınız demesinden memnun oluruz dedi.

Söz alan Ahmet ŞEN, Mudurnu nun benim hayatımda unutamayacağım kadar fazla anım var, ben burada görev aldım, burada Memur oldum, Burada Evlendim, Çoluk Çocuğum burada oldu, o sebepten burayı unutamam dedi.

Mudurnu ile ilgili söyleyeceklerim saatlerce anlatsam bitmez, fakat sizlerden Hakkınızı Helal etmenizi istiyorum, bende yana tüm haklarım helal olsun dedi.

www.mudurnuhaber.com