Kaymakam Çevik, Sokak Canlarına Mama verdi.

Haber: Rüya TUNCABEYOĞLU

Mudurnu Kaymakamı  Fatih ÇEVİK  , Mudurnu Belediyesi tarafından Sokak canları için yaptırılan ve şehrin değişik noktalarına konulan Besleme  evlerini gezerek Canlara Mama verdi.

Kaymakam Çevik ‘e  Sokak canlarına yapılan  Evleri  ziyaretinde  Mudurnu Belediye Başkanı Necdet TÜRKER ve  can dostları eşlik ettiler.

www.mudurnuhaber.com

 

buy levitra uk online

Mudurnu Pazarının günü değişti

Mudurnu Belediyesi  Pazarın gününün değiştiğini ilan etti.

İlanda 30 mart 2021 tarihinde yapılan kabine toplantısının ardından  alınan karar doğrultusunda, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanacağından ;  ikinci bir duyuruya kadar  Mudurnu HALK Pazarı  Perşembe günleri Hayvan Pazarı ise Cuma  günleri kurulacak.

www.mudurnuhaber.com

Ormanlar İHA ile takip edilecek

Bolu ormanları havadan izlenecek…
Bolu Orman Bölge Müdürlüğü tarafından, gelişen teknolojiyle birlikte insansız hava araçlarının artan kullanımına paralel olarak hazırlanan proje kapsamında 29 Mart – 7 Nisan tarihleri arasında yapılması planlanan teorik ve uygulamalı “İnsansız Hava Aracı İHA-1 Pilot Eğitimi” 29 Mart 2021 tarihinde İşletme Müdürlüğü toplantı salonunda başladı.
Eğitime Bölge Müdürü Şaban Bıyıklı, Bölge Müdür Yardımcısı Yılmaz Yıldız, Bölge Müdür Yardımcısı Nizamettin Ören, Şube Müdürleri ve Bölge Müdürlüğü teknik personeli ile 12 orman işletme müdürlüğünde görevli işletme müdürleri, müdür yardımcıları, orman işletme şefleri ve orman muhafaza memurlarından oluşan toplam 130 personel katıldı.
Eğitim, Sivil Havacılık İHA Talimatnamesine göre uygulanacak teorik bilgiler ile İHA kumanda ayarları, İHA ile uçuş, uçuş sırasında karşılaşılan sorunlar, arazi ölçümleme, İHA ile çekilen görüntülerin işlenmesi, 3 boyut modelleme ve haritalama konularını kapsadı.
İHA eğitimi alan personelin Bölge Müdürlüğü faaliyetlerinden orman yangınlarıyla mücadele başta olmak üzere, ormanların kanun dışı müdahalelerden korunması

kamagra oral jelly usa

, saha çalışmaları ve haritacılık, ormancılık faaliyetlerinin kamuoyuna aktarılması gibi çalışmalarda etkin olarak kullanabilmeleri amaçlandı.

Eğitim sonunda başarılı olan personele “İnsansız Hava Aracı Ticari Pilot Sertifikası” verileceği bildirildi.
www.mudurnuhaber.com

Corona virüsü hortladı

Covid 19 virüsü Türkiye de 58 ili Kırmızı ya çevirdi. Bakanlıktan yapılan son açıklamalara göre 29 Mart 2021 tarihinde yapılan 225.511 test sonrasında 32.404 vaka ya rastlandı. 1325 hasta sayısının olduğu tabloda 154 kişi hayatını kaybetti. 18.015 kişide sağlığına kavuştu.

MUDURNU’DA VAKALAR ARTTI

13-19 MART 2021 tarihlerinde Bolu ilimizde 100.38 olan vaka sayısı 20-26 MART 2021 tarihlerinde illere göre haftalık vaka sayısı Çok yüksek Riskli iller arasına girdi.

Mudurnu ilçesinde de 20-26 mart 2021 tarihlerinde vaka sayılarında ciddi yükselmeler oldu.

Mudurnu merkez ve köylerinde 29 Mart tarihi itibari ile 61 kişinin Covit 19 testi pozitif çıkarken 93 kişi ise temaslı listesinde karantinaya alındı.

www.mudurnuhaber.com

buy cheap kamagra online

Bolulu Çiftçilerimize Dane Mısır Tohumu Dağıtımı Yapıldı

Tarım ve Orman Bakanlığı “Arz Açığı Olan Ürünlerin Desteklenmesi” projesi kapsamında Bolulu üreticilerimize Dane Mısır Tohumu dağıtımı yapıldı. Bolu Valiliği Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nce 250 çiftçiye verilen 650 paket dane mısır tohumuyla 4.500 dekar alana mısır ekimi gerçekleştirilecek.

Dane Mısır Tohumu dağıtım törenine Bolu Valisi Ahmet Ümit, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Vahdettin Çiftçi, Tarım ve Orman İl Müdürü İzzet Murat,  Bolu Orman Bölge Müdürü Şaban Bıyıklı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, daire müdürleri, muhtarlar ve çiftçiler katıldı.

“İL GENELİNDE ÇİFTÇİMİZE 2020 YILI İÇERİSİNDE 88 MİLYON TL. DESTEKLEME YAPILDI”

İnsanoğlunun kadim geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu belirten Bolu Valisi Ahmet Ümit, “Tarım denildiği zaman tohum, toprak, iklim ve emek akla gelir. Toplumda en eli öpülesi insanlar temel ihtiyacımız olan gıda maddelerini üreten tarım ve hayvancılıkla uğraşan müteşebbislerimizdir. Her geçen gün toprağın ne denli kıymetli olduğunun farkına varıyor, tarım ve hayvancılığın önemini toplumun bütün kademelerinde daha güzel bir şekilde anlıyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde tarım ve hayvancılık konusunda devletimiz hassasiyetle durarak önemli yatırım ve teşviklerde bulunuyor. İlimiz genelinde 2020 yılı içerisinde tohum ve buzağı desteklemeleri vb. çeşitli vesilelerle tarım ve hayvancılık alanlarında 88 milyon TL. civarında destekleme yapıldı. Bu desteklemeler 2021 yılında artarak devam edecektir. Hayvancılığın ve tarımın gelişmesi için bu desteklemeler çok büyük önem arz ediyor. Tarım ve hayvancılık sektörünü yürütmek, yaşatmak ve geliştirmek için her alanda olduğu gibi devlet – millet el ele olmamız gerekmektedir” dedi.

“ÖNCELİĞİMİZ TOPRAĞIN KORUNMASIDIR”

Vali Ümit, “Bolu Valiliği olarak İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz, İl Özel İdaremiz, diğer ilgili kuruluşlarımızla, Bolulu çiftçilerimize ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımıza gerekli desteği sağlayarak üzerimize düşen görevi en güzel şekilde yapma gayreti içerisindeyiz. İlimiz genelinde toplamda 118 bin hektar ekilebilir tarım arazimizin büyük çoğunluğunun sulanabilir olması Bolu’da tarımın elverişli olmasını sağlayan faktörlerden birisidir. Altın

, gümüş, platin vb. her türlü değerli maddeyi üretebiliriz ama toprağı üretemeyiz. 1 cm toprak milyonlarca yılda doğal yollarla oluşuyor. Böylesine güzel bir ilde, ovada ve iklimde bu kadar güzel bir toprağa sahip olmanın bilincinde olmalıyız. Biz bunun öncülüğünü yapmaya gayret ediyoruz. Her ay gerçekleştirdiğimiz Toprak Koruma Kurulu Toplantılarımızda vatandaşlarımızın taleplerini değerlendiriyoruz. Toprağın korunması daima önceliklerimiz arasında 1’nci sırada yer almaktadır. Hiçbir şekilde bu konuda tavizimiz olmamış, zaruret olmadıkça bundan sonra da olmayacaktır.

“TARIMSAL ALANLARIMIZI EN GÜZEL ŞEKİLDE KORUYARAK GELECEK NESİLLERİMİZE ULAŞTIRACAĞIZ”

Bolu Ovamız yaklaşık 6 bin 500 hektar alana tekabül etmektedir. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığımıza Gerede ve Dörtdivan’da 15 bin 600 hektarlık bir alandan oluşan 1.sınıf tarım arazisi niteliğinde yeni bir ova teklifinde bulunduk. Tarımsal alanlarımızı en güzel şekilde koruyarak gelecek nesillerimize ulaştıracağız.

“TÜM ÇİFTÇİLERİMİZE HAYIRLI VE BEREKETLİ ÜRETİMLER DİLİYORUM”

Bu vesileyle toplumumuzun yükselişinde en zor, en güzel ve en önemli hizmeti yapan, emekleri her türlü takdirin üzerinde olan tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımıza canı gönülden teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyor, aileleriyle birlikte sağlık ve afiyetler içerisinde hayırlı ve bereketli üretimler, bol kazançlar diliyorum.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tarımla ilgili takdirleri, Tarım ve Orman Bakanımızın konuya olan yakınlığı, Tarım ve Orman Bakan Yardımcımız Hemşehrimiz Sayın Fatih Metin, Milletvekillerimiz başta olmak üzere İlimizde tarım ve hayvancılığın desteklenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Dağıtılan tohumların çok değerli çiftçilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Dane Mısır Tohumu dağıtım töreninde Tarım ve Orman İl Müdürü İzzet Murat ile Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Vahdettin Çiftçi yaptıkları konuşmalarda Bolu’da tarım ve hayvancılığın gelişmesi için yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verdiler.

Bolu Valisi Ahmet Ümit’in, sembolik olarak Yeniakçakavak Muhtarı İsa Bodur ile Yenicepınar Köyü çiftçilerimizden Sebahattin Çalışkan’a Dane Mısır Tohumunu vererek başlattığı mısır tohumu dağıtım programında 250 çiftçimize 650 paket dane mısır tohumu teslim edildi.

www.mudurnuhaber.com

Kaymakam Fatih Çevik ,Çocuklara Kitap Hediye etti

Mudurnu Kaymakamı Fatih Çevik, 57. Kütüphane Haftası etkinlikleri kapsamında çocuklara çeşitli hediyeler takdim etti.

Mudurnu Kaymakamı Fatih Çevik, 29 Mart-4 Nisan tarihleri arasında kutlanan 57. Kütüphane Haftası etkinlikleri kapsamında ilçede bulunan Halk Kütüphanesi’ni ziyaret etti.

Kütüphanede bulunan çocuklarla uzun uzun sohbet eden Kaymakam Çevik, ziyaret sonunda çocuklara içerisinde çeşitli kitapların bulunduğu hediye paketlerini takdim etti.

www.mudurnuhaber.com

buy cheap kamagra oral jelly

Yerli Elektrikli Traktörün Fiyatı Belli Oldu!

Çiftçinin merakla beklediği yerli elektrikli traktörün fiyatı sonunda belli oldu.

208 beygir gücünde olan orta boy traktörün ücreti

buy kamagra 100mg

, 390 bin Türk Lirası olarak belirlendi. Türk çiftçisine ise 195 bin TL’den satılacak.

Heyecanla beklenen yerli elektrikli traktörün fiyatı açıklandı. 208 beygir gücünde bulunan orta boy traktörün fiyatı 390 bin TL’den piyasaya çıkacak. Türk çiftçisine 195 bin TL’den satılacak olan yerli elektrikli traktör ücretinin yarısı devlet tarafından karşılanacak.

ZY Elektrikli Traktör Yönetim Kurulu Başkanı Önder Yol, Küçük boy elektrikli traktörlerin çiftçiye satışında kolaylık yapılacağını, ilk tercihlerinin Türk çiftçisi olduğunun altını çizen Yol, bütün çiftçilerin traktör alabileceği bir sistem oluşturulacağını kaydetti.

BATARYASI 20 TL’YE DOLACAK

Yerli elektrikli traktörün bataryasını doldurma maliyeti yaklaşık 20 TL olacak. Bir saatlik şarj ile 7 saat aralıksız çalışabilecek. Yerli traktörün seri üretimi bu yıl içinde başlayacak.

Batarya ömrü yaklaşık 12 yıl 

Kullanılan ham madde nedeniyle dünyadaki bataryaların Çin malı olduğunu aktaran Yol, elektrikli traktörün bataryalarının üretimi için de bu ülkede ortaklık kurduklarını anlattı.

Yol, bataryaların bir somun veya cıvata olarak düşünülmesi gerektiğine işaret ederek, “Önemli olan batarya yönetim sistemleri. Biz şu an dünyadaki en iyi batarya yönetim sistemlerine sahip olduğumuza inanıyoruz, hatta bunu yapabilen sivil şirket olarak dünyada ilk 3’e gireriz.” diye konuştu.

Bataryaların ömrünün yaklaşık 4 bin defa doldurulup kullanılacak kadar olduğunu aktaran Yol, bunun kullanıma göre yaklaşık 12 yıla karşılık geldiğini ifade etti. Yol, bataryalara yapılan eklemelerle kullanım ömrünü 20 yıla çıkarabildiklerinin de altını çizdi.

www.mudurnuhaber.com

Mudurnu Yolunda çalışmalar başlıyor

Bolu Mudurnu yolunun Bolu istikametindeki yol yapım çalışmalarında sona yaklaşan Müteahhit firma yolun Mudurnu istikameti için çalışmalara başladı.

Yolda gerekli ölçümleri tamamlayan Çetin işletmeleri ve Karayolları 4. Bölge şefliği ekipleri Bolu Mudurnu yolunun Mudurnu istikametinde çalışmalara başlayacak.

HEDEF YOLU 2021 YILI SONUNA BİTİRMEK

Geçtiğimiz yıl Bolu güzergahında yaptığı çalışmada iyi not alan Çetin İşletmeleri Bolu Mudurnu yolunun Mudurnu istikametinde de aynı başarıyı yakalamanın peşinde.

Müteahhit firma

, Mudurnu istikametinde Pelitözü köy sapağında iki koldan çalışmalara başlayacak. Bir ekibin Mudurnu istikametine diğer ekibin ise Bolu istikametine çalışma yaparak yolun 2021 yılı sonuna kadar bitirilmesi hedefleniyor.

www.mudurnuhaber.com

21 Mart’ta Yanan Ormanlar Küllerinden Doğuyor…

21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve orman haftası, İstiklal Marşı’nın Kabulünün 100. Yılı ve Dünya Kadınlar Günü Anısına oluşturulan hatıra ormanlarına fidan dikim etkinliği ile kutlandı.

Etkinliğe Bolu Valisi Ahmet Ümit, Tugay Ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Dündar Şahin Güngör, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı

generic levitra

, İl Emniyet Müdürü Armağan Adnan Erdoğan, İl Jandarma Komutanı J.Kd.Alb.Ömer Ersever, İl Genel Meclis Başkanı Yaşar Yüceer ve Bolu Orman Bölge Müdürü Şaban Bıyıklı ile kamu kurum ve kuruluşların temsilcileri, kurum çalışanları, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

“Yanan Ormanlar Küllerinden Doğuyor”Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bölge Müdürü Şaban Bıyıklı,  1971 yılından bu yana 21 Mart’ın Dünya Ormancılık Günü olarak kutlandığını belirterek bu yıl ki ormancılık günü etkinliklerinin, “Yanan Ormanlar Küllerinden Doğuyor” temasıyla, 81 ilde kutlandığını ifade etti. Bolu Merkez’de yapılan fidan dikim etkinliğine eş zamanlı olarak Dörtdivan ilçesinde geçen sene meydana gelen yangın sahasında da aynı şekilde fidan dikimi yaptıklarını sözlerine ekleyerek 21 Mart Dünya Ormancılık Gününü kutladı.

“Bu Hafta Türk Kültüründe Anlamlı Değerlere Sahip”Bolu Valisi Ahmet Ümit yaptığı konuşmada, 21 Mart ve bulunduğu haftanın birçok önemli günü barındırdığına dikkat çekti. Bu haftanın özellikle Türk kültüründe istisnai güzelliklere, anlamlı değerlere sahip olduğunu ifade ederek Bolu’nun %65 ormanlık alana sahip olduğunu sözlerine ekledi. Devlet millet el ele, bu toprağa bir tane de olsa, fidan yerleştirebilmek adına toplandıklarını sözlerine ekleyen Bolu Valisi Ahmet Ümit dikilen her ağacın bütün canlıların sığınağı olarak önem arz ettiğini belirtti ve 21 Mart Dünya Ormancılık Gününü kutladı.

Konuşmaların ardından Bolu Valisi Ahmet Ümit ve katılımcılar tarafından sahaya 480 adet Ladin fidanı dikimi yapıldı. Toprakla buluşturulan fidanlara can suyu verilmesinin ardından etkinlik sona erdi.

www.mudurnuhaber.com

Mart Kapıdan baktırdı

Günlerden 19 Mart 2021 Cuma Mudurnu güne kar yağışı ile uyandı.

Mart ayı gelmesiyle birlikte ilk haftalar hava sıcaklıkları mevsim normallerinin üzerinde seyretti.

Kısa aralıklar ile yağmur ve Kar atıştırması sonrasında 19 Mart 2021 Cuma sabahı Mudurnulular güne Kar yağışı ile başladı.

Mudurnu Tepe Karakolu tam bir Poster görünümü kazandı.

www.mudurnuhaber.com

buy kamagra

Bolu ve Mudurnu Belediyeleri işbirliği devam ediyor

Geçtiğimiz yıl Bolu Belediyesi tarafından Mudurnu’da gerçekleştirilen asfalt ve kaldırım taşı çalışmalarının ardından bu yıl da 33 bin m2 parke taşı alımı için iki belediye arasında protokol imzalandı. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın makamında, Mudurnu Belediye Başkanı Necdet Türker’in de katılımıyla karşılıklı imzalanan protokol sonrasında konuşan Başkan Özcan, “Protokol hem Bolu ve Mudurnu Belediyelerimize hem de Bolu ve Mudurnu Halkına hayırlı olsun” dedi.

Bolu Belediyesi ile Mudurnu Belediyesi arasında geçtiğimiz yıl başlayan işbirliği bu yıl da devam ediyor. İki belediye arasında bu yıl da 33 bin m2 parke taşı alımı için protokol imzalandı. Bolu Belediyesi Başkanlık makamında bir araya gelen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve Mudurnu Belediye Başkanı Tanju Özcan iş birliği protokolünü imzaladılar.

“Protokol hem belediyelerimize hem de Bolu ve Mudurnu Halkımıza hayırlı olsun”

İmza töreni sonrası konuşan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan;  “Mudurnu Belediye Başkanımız ile bugün Bolu ve Mudurnu Belediyeleri arasındaki iş birliğini güçlendirecek bir protokole imza attık. İnşallah bu protokol kapsamında biz Mudurnu Belediyesi’ne çeşitli alanlarda kendi ürettiğimiz ürünlerden satış gerçekleştireceğiz. Ben bu anlaşmanın Bolumuza da Mudurnumuza da hayırlı olmasını diliyorum. Ben her zaman söylüyorum

, benim köyüm Bolu ile Mudurnu’nun tam sınırında ve ben bir de Mudurnu’nun damadıyım. Bunu yıllarca Milletvekilliği dönemimde de söyledim. Mudurnu benim için özel bir ilçe. Sayın Başkanımız da Mudurnu için çok yoğun bir gayret içerisinde. Geçmişte Mudurnu’nun kaldırımlarını ve asfalt yollarını biz yapmıştık. Bugün de bu protokolü imzaladık. Mudurnulular da yapılan çalışmalar neticesinde memnuniyetlerini ifade ediyor ve biz daha da memnun oluyoruz. Her yerde söylüyorum, Mudurnu’ya döktüğümüz asfalt kalitesi henüz Bolu’da yok. Orada PMT uygulaması ile asfalt dökmüştük. Bolu’da da bu uygulamaya inşallah bu yıl başlıyoruz. Bu sebeple Bolu’nun en kaliteli asfaltı nerede? Derseniz, hiç kuşkusuz Mudurnu’da diyebiliriz. Tabi Sayın başkanımız eksiklerini tamamlamak için bizden bu yıl taleplerde bulundu ve bizler de memnuniyetle belediyemizin imkânlarını da zorlayarak Sayın başkana ve Mudurnu halkına bir hizmet daha sunmaya gayret ediyoruz. Hem Bolu Belediyemize ve Bolu Halkına hem de Mudurnu Belediyemize ve Mudurnu Halkına hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum” dedi.

“Başkanımız sağ olsun Mudurnumuza çok yardımcı oluyor

Mudurnu Belediye Başkanı Necdet Türker’de Başkan Özcan’a Mudurnu’ya verdiği katkılardan dolayı teşekkür ederek; “Geçen sene olduğu gibi bu sene de Tanju Başkanımızla bir protokol imzalayarak birlikte bir çalışma yapacağız. Biliyorsunuz geçen sene yine Bolu Belediyemizle hem asfalt konusunda hem de kaldırımların yapılması konusunda bir çalışma yapmıştık. Yine bu yaz da Bolu Belediyemizle ciddi bir çalışmanın içerisinde gireceğiz. Yaklaşık 33 bin m2 parke taşı konusunda anlaşma yaptık Tanju Başkanımızla ve sağ olsun kendisi bize bu konuda çok da yardımcı oldu. Mudurnu Halkına hayırlı olsun diliyor ve tüm halkımız adına başkanımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

www.mudurnuhaber.com

Prefabrikte Uygun fiyatlara Ev Konforunu yaşayın

Prefabrikte  Uygun fiyatlara Ev Konforunu yaşayın

Müstakil bir evim olsun, bahçesine istediğimi ekip biçeyim… Hayalinizdeki evler için bakacağınız adres

Kaliteli Ürünler

Uzun Yıllardan bu güne, inşaat ve dekorasyon sektörlerinde faaliyet gösteren firmamız, üzerine aldığı sorumlulukları eksiksiz ve zamanında yerine getirmiştir.

Günümüzde, gelişmiş birçok ülkenin uzun zamandır kullandığı çelik taşıyıcı sistemleri ülkemizde yapmak

Firmamızın ürettiği prefabrik yapıların benzer ürünlerden en büyük farkı H yüksekliği  2.60 cm ve kullandığımız duvarlar kendi imalatımız içi çelik karkaslı  benzerlerinden on kat daha fazla güçlü izoduvardır.

Neden Prefabrik

Çelik Sağlamdır! Bir deprem ülkesi olan Türkiye’ de, inşaat sektöründe çelik kullanımının son derece isabetli bir tercih olacağı kuşkusuzdur.

Çelik, depreme karşı en dayanıklı yapı malzemelerinden biridir ve daha çok tercih sebebi budur. Bu sebeple sizede şiddetle tavsiyemiz bu yönde olacaktır.

Prefabrik Ev

Prefabrik evler, müşteri isteğine göre her türlü yaşam alanına uyarlanabilmektedir. Bir çok model seçeneği ile gelen prefabrik hafif çelik evler, kurulacağı çevre koşullarına uygun şekilde üretimi yapılmaktadır.

Tek katlı olabileceği gibi çift karlı prefabrik evler seçenekleri de mevcuttur.

OTTOMAN PREFABRİK EKONOMİK MODEL EVLER 
TEK KAT M2/550TL İKİ KATLI M2/650 TL ANAHTAR TESLİM.

SİZ HAYAL EDİN BİZ YAPALIM

Ev Sahibi Olmak

Konutunuzu yaptıracağınız yer belediye sınırları içinde ise ruhsat gereklidir ve ruhsat verilmesi belediyeler inisiyatifindedir.

Ruhsat almak için gerekli mimari, elektrik, mekanik planlar ve zemin etüdü siz sayın müşterilerimize aittir.

TEMMUZ AGUSTOS KAMPANYASI 30 M2 MİNİ EV ZEMİN BETONU HARİÇ ANAHTAR TESLİM 15.000 TL

 

Her türlü sorununuzda Türkiye’nin her yerine en kısa sürede ulaşacak olan Teknik Servis departmanımız, hep birlikte bir eser oluşturmanın sevincini paylaştığımız eşsiz takım arkadaşlarımız var.

Sürdürülebilir mimari harikası olarak nitelendirilen ekolojik ev Lighthouse, günlük su ihtiyacını, yağmur suyunun arıtılması ile elde ediyor. Evde kullanılan atık sular ise yeniden kullanıma hazır hale getirilebiliyor. Uzun süren çalışmalar sonucu ortaya çıkan doğa dostu ekolojik evde ısı kaybı %60 daha az yaşanıyor. Sürdürülebilir evin tüm enerji ihtiyacı ise güneş enerjisi ile sağlanıyor.

Teknoloji olarak şu anda en fazla 7-8 katlı binalar yapılabilen prefabrik evler, çelik konstrüksiyon üzerine inşa edildiği için beton evlere göre daha sağlam oluyor. Vidalı bir sistem olduğu için depremlerde esnemesi de can güvenliği sağlıyor.Prefabrik panel sistemlerden montajlanan prefabrik evler iklim şartlarına uygun olarak iki ve üç katlı olarak da tasarlanabiliyor. Kolaylıkla sökülebilen, taşınabilen ve monte edilebilen paneller sayesinde yapı mimarisi istenilen doğrultuda değişebildiği için esnek tasarlanıyor.

Bakım gerektirmiyor

Normal evden daha masrafsız olan prefabrik yapılar uzun süre kullanılıyor. Klasik ev bir yılda, prefabrik ev ise bir ayda tamamlanıyor. Yanmaz sınıf malzeme kullanılan prefabrik yapılarda yangın yayılmıyor. Bakım gerektirmiyor. Diğer binalara bir şey olduğunda görecekleri zararı prefabrik yapılar da görüyor ama tamir ve tadilatı klasik binaya göre çok daha hızlı, modern ve ekonomik oluyor.

Detaylı bilgi için: Tunç YILMAZ 0(532) 164 4657 –  0(546)546 1968

www.ottomanprefabrik.com

www.mudurnuemlak.com

www.mudurnuhaber.com

 

Mudurnu’da Tarihe tanıklık edin

Hacı Şakirler Konağı

Mudurnu’da 1840’lı yıllardan günümüze kadar korunmuş bir konak var. Bu konağın içine olur da girerseniz size şöyle seslenen birini duyarsınız; ‘’ hoş geldiniz yeğenim, dedenizin, ninenizin evine hoş geldiniz.’’

Çift kapaklı tarihi  kapısından içeriye adım atar atmaz evden gelen etki insanın iliklerine işliyor vesselam. Ben bu evin kokusunu, rengini, tadını görür görmez sevenlerdenim. Hikâyesini öğrendikçe neden sevdiğini daha bir anlayanlardan… Devirler değişir, izler yavaş yavaş silinir, değerler kimi zaman yer değiştiriverir. Bu tehlike her çağ için, her devir için hep vardı! Zaman neleri öğütmüyor ki!  İşte tam da bu yüzden nelere dikkat çektiği ile ilgili olarak taşıdığı izler bu konağa tarihi bir sorumluluk vermiş. Bu sorumluluğu taşıyan insanların eline düşmüş. Ne şans! Ki bulunduğu yörenin geleneksel yapıları arasında tavan işlemeleri, süslemeleri, el işçiliği, yapım tekniği gibi niteliklerinin yanında bozulmadan ve değişmeden korunabildiği için tarihi konaklar arasında üçüncü sırada yer alıyor. Vakti zamanında ‘bağdadi yapı tekniği ile’ yapılmış, günümüze kadar orijinal hali ile korunmuş, hâlihazırda kervansaray misali buradan yolu geçen konuklar için kapısı her daim açık bir mekan; Hacı Şakirler konağı

Evin ilk sahibi Şakir Ağa adında hali vakti yerinde bir zat imiş. Şakir Ağa dericilik ve baharatçılıkla uğraşırmış. Zira Türkler yerleşik kültüre geç intikal ettiğinden olsa gerek değirmencilik ve inşaatçılığı sonradan öğrenmişler. O dönemde taş binalar Rum ustalardan, ahşap olanlar da Ermeni ustalardan sorulurmuş.

Konağın girişi günlük kullanıma ayrılmış. Bu bölüm ‘hayat’ olarak geçiyor. Evin içinden bir avluya çıkılıyor, avluda eskiden kullanılan ağaç tırmıklardan tutun da diren, yaba, tırpan, saban halkası, koyun çanı, kalbur, elek, gözer, çocuk beşiği, boyunduruk, teker, çıkrık, çoban sopası, 1800 yılında biçilen ağaçları kesen hizar testeresi, kösele taşı, yirmi kişinin oturup yemek yediği bakır siniler, düven, aynalı gelin sandığı, deri kaplamalı sandık, ibrikler, küpler, ahşap su boducu, dokuma tezgâhı tarak küzüleri, çamaşır tokacı, kıl keçeden dokunmuş buğday çuvalı, elde örülmüş sepetler, eski teraziler gibi zamanında kullanılmış pek çok materyal sergileniyor. En çok sevdiğim parçalardan biri de Orta Asya’dan günümüze kadar kullanılan at eyerleri. Evin içindekilerden bahsetmiyorum bile!

Bahçede sedirlerin üstüne kurulmak sahiden de insana ninesinin evinde gibi hissettiriyor. Her daim çay hazır bu konakta. İklim kış ise sobalar yanar, çaydanlık hep kaynar. Kestane, patates, nohut hep hazırdır yemek isteyenler için. Mevsimlerden baharsa her yer çiçek açar, vişne ağaçları şenlenir, bahçede ekili domatesler mis gibi kokusu ile yemeğe davet eder insanı. Kilerde hep yiyecek bir şeyler vardır. Cevizler, bademler, fındıklar… Eğer kaşık sapı* da yapacaksa Fatoş, ceviz ayıklamak o vakit benim işim olur.

Dönelim konağın içine yine. Vakti zamanında evin giriş bölümünde ağanın atı ve elbette olası misafirlerin atları düşünülerek bir ahır yapılmış. Şimdilerde konağın konuklarına yemek ikram edilen bölümü burası. Yine de ben orada bir köşede her oturduğumda o atı hayal ederim. Ki Şakir ağa evin altında atının olmasını çok önemsermiş. İnancına göre atın soluğunun olduğu evde huzur’ daim olurmuş. Soluğu evi ısıtır, varlığı kutsal sayılırmış. Bu bana çok dokundu zira atları bir başka severim.

Nitekim Mehmet beyin sesi‘’1200’lerde Cengiz han zamanında’’ diye başlayan bir misalle başka bir gerçekliğe götürebilir dinleyeni. Cengiz han 485 kilometrelik bir alanda haberleşmeyi atlarla sağlarmış. Her 50 kilometrede birinden diğerine geçen bir künye ile atlılar haberleşir, asayiş berkemal olurmuş. Mehmet bey de misal çok.

At binmek günümüzde unutulmuş kadim farkındalıklardan biri. Bilgeler at ile insan arasındaki ilişkinin tamamen birbirine uyum sağlaması halinde insanın iç merkezlerinde muazzam bir dengenin ortaya çıktığından bahseder. Günlük yaşamın sıradan dalgınlığında fark etmediğimiz başka bir canlı ile olan her etkileşim içimizde bir yerlere dokunur zira; bir şeyleri başlatabilir ya da durdurabilir, dondurabilir, yumuşatabilir ya da sertleştirebilir! Günümüzde endüstrileşmenin getirdiği kolaylıkların aslında neleri kaybettirdikleri üzerine uzun uzun düşünmek gerek. Bir şeylerin tamamen terkedilmesi, yeninin egemenliğinin kültürlerin ve yaşanmış deneyimlerin insanlığa bıraktığı izlerin üstünü örtmesine izin vermek demek olur ki bu da hayati derecede hatalıdır.Teknolojik yenilikler manevi değerlerle birlikte yürümezse insanın maneviyatı bir zaman gelir, çöker! Geçmiş ve gelecek birbirine bağlıdır. Mehmet beyin en çok saygı duyduğum yanı da budur. Geçmiş geleneksel kültürün insanı körleştiren değil geliştiren olumlu yanlarını günümüze taşıyan ve geçmişten gelen bu bağı gelecek kuşaklara aktarma sorumluluğunu içinde basınçla hisseden, kendi ifadesiyle ‘bir zamane dervişi’ o. Ve yalnız bu nedenle bile  Mehmet Cantürk ve Hacı Şakirler konağı benim için bir bütündür. Biri olmadan diğeri olmazdı!

Konağın ikinci katı kışlık kullanım için yapılmış. Daha kolay ısınabilsin diye. Şakir Ağanın odasına ayrı bir ihtimam gösterilmiş. Gelin-damat odasındaki süslemeler ise görülesi… Kız odasında ise sadelik gözetilmiş. Evlenip gideceği ailenin ekonomik durumu daha zayıf olursa kanaatkâr olsun, şımarık olmasın diye. Şakir ağanın kızı böyle büyütülmüş. Kız odası haricinde diğer odalardaki tavan süslemeleri, dolap kapakları, odada özel eşyaların koyulacağı yerlere kadar her şey en ince ayrıntılarına kadar düşünülmüş. Tavan süslemeleri dövme çivilerle ceviz ve çamdan yapılmış. Nişler, işlemeler çok güzel. Ocak yanmadan da odanın haletiruhiyesine sıcaklık katıyor. Sedir ve yatak işlemeleri hala eski tatlara götürüyor insanı. Gaz lambaları, kilimler, ibrikler, ağaç rafların görünümleri odaya adım atar atmaz başka bir zamana taşıyor insanı; daha sade, daha samimi…

Cumbalardan bahçeye bakanı hatunlar için yol tarafına bakanı erkekler için düşünülmüş. En üst kat ise yazlık kullanıma uygun olarak yüksek tavanlı yapılmış. Odalar daha büyük ve çokça açılmış giyotin pencerelerden ışığın olabildiğince içeriye girmesine müsait. Biraz loş olanı da var, aydınlık olanı da. Ben biraz karanlık seviyorum galiba. Herkese hitap ediyor oluşu güzel.

Hacı Şakirler deyince Mudurnu’dan bahsetmeden geçmek olmaz. Osmanlı erken dönem mimarisine ait ilk eserlerin korunduğu, ahşap sivil mimarinin olduğu, genel dokusunu bugüne kadar koruyabilmiş, Arasta hala orijinal haliyle kullanılabilen bir yer Mudurnu. 1992’de sit alanı ilan edilmiş. Bizans döneminden kalma bir de kale var. Osmanlı döneminden kalma saat kulesi, saat kulelerinin bulunduğu kasabaların kültür ve ticaret merkezi olduğuna işaret ediyor. İpek baharat yolu üzerinde olması dolayısıyla farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olması, insanların misafir ağırlama geleneğine damgasını vurmuş.

Anadolu’da ticaretin kanunlarla belirlenmediği dönemde Ahilik, ticaretin kanunlarını belirlemesi nedeniyle önemli bir dönem bilindiği üzre. Mudurnu’da Ahilik geleneği, hüküm sürdüğü zamanlarda çıraklıktan ustalığa kadar ilim-irfan öğretmesi, sosyal ve ticari hayata hazırlaması bakımından bir okul gibi imiş. Dolayısıyla halkın içinden çıkan ilk sivil toplum örgütü olma özelliğine de sahip. İçinde bugüne karşılık gelen tüketici hakları da bulunuyor. Bir esnaf ürettiği malda bilerek insanları kandırır, uyarıya rağmen devam ederse, ürettiği şey ne ise dükkânının çatısına çakılır, o çakılan malı görenlerde ondan bir daha alışveriş etmezmiş. Bu edep günümüzde de bir balta sapı gibi insanların aklının bir köşesinde duruyor olmalı!

Bunları nereden mi biliyorum! Konağa adım atanlar hem özü sözü aynı olan bir adamla tanışıyorlar hem de konağın tarihi ile. Mehmet bey eskiyi** yeniyle bozmayan, yeniye de sırt çevirmeyen amma lakin eskiyi neden koruduğunu, tarihin, kültürün zaman köprüsünde asimile olmadan korunması gerektiğini ve bunun nasıl yapılacağını bilen adamlardan. O hep anlatır, herkese anlatır. Bilmek isteyene de istemeyene de… Ben denk gelirsem bıkmadan dinlerim. Onu dinlemeyi hem sevdiğimden hem de yeniden ve yeniden öğrendiğimden…

Belli bir şiveyle konuşan insanları hep sevmişimdir. Mehmet bey de Mudurnu şivesi ile konuşur. İnsanlarla konuşurken samimidir. Kendini olduğu gibi sunar. İlk defa biriyle tanışırken de kırk yıllık ahbabıyla konuşurken de aynı samimiyetle konuştuğuna tanığım. Hayatla kurduğu ilişki kendi değerleri üzerinden. Oturması, kalkması, yaşam ritmi kendi kültürü üzerinden. Konakta da bu prensipler geçerli zaten. Hacı Şakirler, hayvan sevmeyenlere, çöpünü uluorta yere atanlara, saygısız insanlara karşı mesafelidir. İnsanlar hep bir masada yemek yer. Büyük bir masa donatılır. Ve o gün konakta her kim varsa yemek hep beraber yenir. Usülden olanla samimi olan burada kendiliğinden ayrılır. Hacı Şakirler ve Mehmet Cantürk bir elmanın iki yarısı gibi!

Soba ve ocak başı sohbetlerine müzik de karışır çoğu zaman. Saz konuşur, insanlar dinler.Türküler anlatır, insanlar dinler.

Konakta kalmış her insanın içinden geleni yazdığı bir defter uzatılır ayrılmakta olan konuğun önüne. İçlerinden biri aklımda kalmış ve anlatmak isteneni güzel anlatmış;

‘ayrıntılara girip orada yaşayacağınız birçok sürprizi önceden söylemek istemem. asıl mesele beklentinizin ne olduğu. müşteri olmak mı, misafir olmak mı! beklentiniz otel mi, konak mı! eşya mı, ortam mı! yenilik mi, yaşanmışlık mı! odada televizyon olması mı, odanın bir hikâyesi mi olması! Ayrılırken tokalaşmak mı, dostça kucaklaşmak mı!’

Varın, siz karar verin..

Mudurnu Hacı Şakirler Konağı

0 532 281 35 14 – 0 374 421 38 56

www.hacisakirlerkonagi.com

 

*Kaşık sapı yöresel bir yemektir. Hamur mantı gibi açılır, içine hiçbir şey konulmadan kapatılır. Üzerine keş denilen özel yapılmış bir tür yoğurt rendelenir. Üzerine tereyağı serpilir. Onun üzerine ceviz. Bu hareket bir kez daha yenilenebilir. O zaman çok daha lezzetli olur.

 

www.mudurnuhaber.com

Mudurnu Fotoğrafları Şubat 2016

Mudurnu  Fotoğrafları Şubat 2016

İlçe dışında yaşayıpta yıllardır Mudurnu ilçesine gelemeyenler için  07.02.2016 Pazar günü  Büyükcami mahallesi Kapankaya  mevkiinden Mudurnu ilçemizi görüntüledik.

Fotoğraf ve Kamera: Aydın ÖZPELİT Yardımcı asistan: Metin TOPALOĞLU 

 

 

 

Fotoğraflar: Aydın ÖZPELİT

Not: Fotoğrafların boyutlarını yüksek bıraktık, istenildiği şekilde kullanılabilir.

www.mudurnuhaber.com Şubat 2016