MÜBAREK MEVLİD KANDİLİMİZ İNSANLIĞA HAYIRLAR GETİRSİN

 

MÜBAREK MEVLİD KANDİLİMİZ İNSANLIĞA HAYIRLAR GETİRSİN, İNŞAALLAH.Çok Kıymetli dostlar, bu gece bol, bol peygamber Efendimize Salavat-ı şerifeler getirelim, boş durmayalım. İnsanlık için, Ülkemiz için, Memleketimiz için, Mudurnu için, Kard…eşlik ve dürüstlük için bol bol dua edelim, salavat getirelim.
Fitne ve Fesatlıklardan uzaklaşalım, Şeytanın şerrinden korunmak için ağzımızdan sürekli Slavatı ve Zikri düşürmeyelim.

Allah razı olsun, Mübarek Mevlid Kandilimiz hayırlara vesile olur inşaallah.
Aydın ÖZPELİT
MUDURNU HABER
www.mudurnuhaber.com

mevlid-kandili-mudurnu

Yüce Yaratıcı’nın insanlığa gönderdiği son rahmet elçisi, İlahi vahyin tamamlayıcısı Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V) hicri takvime göre dünyayı şereflendirdiği gecede hasretle yâd ediliyor.
 
Sevgili Peygamberimiz’in (S.A.V) doğum günü vesilesiyle kutladığımız Mevlid Kandili için bir dua hazırladık. 
 
EÛZÜ BİLLAHİ MİNEŞ-ŞEYTANİR-RACÎM, BİSMİLLAHİRRAHMANİRRRAHİM
 
Ya İlahel Alemin
 
İlk yarattığın nur Efendimiz’in nuruydu. 
Sen O’nu var etmeden evvel gündüzün geceden, 
baharın da kıştan farkı yoktu.
İyilikler, kötülüklerle iç içe; 
akıl nefse yenik, 
ruh da bedenin esiri idi.
O Güzeller Güzeli 
Varlığın sırrını keşfedip akla yüksek hedefler gösterdi
düşünceye kapılar açıp 
insanın ebedlere namzet olduğunu âlemşümul bir dille haykırdı. 
Böyle bir elçiyi insanlığa bahşetmenden
Ve sayısız nice nimetlerinden ötürü 
sana sonsuz hamd ü senalar olsun Ya Rabbi!
 
Güç ve kuvvet ancak kendisine has olan yüce ve büyük Allâh’ım!
 
Mahlûkatın adedince,
Zatının rızası,
Arşının ağırlığı ve kelimelerinin toplamınca
Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V) ve O’nun ehli ve ashabı üzerine salât ü selamla bir kere daha yâdederek huzûr-u İlahi’de el açıp yakarıyoruz
 
Ey her şeye hayat bahşeden Allahım
 
Bütün insanlık, hatta bütün bir varlık âleminin bayramı sayılan 
mübarek günleri vardır. 
Bir gün daha vardır ki, 
O da Allah Rasûlü’nün dünyayı teşrif buyurarak 
tenezzülen aramıza girip bizi şereflendirdiği kutlu zamandır. 
Bizler şimdi o anı yaşıyoruz.
Rahmet-i Rahmanın galeyana geldiğine inandığımız 
bu kutlu zaman diliminde,
Mevlid Kandilinin bizim için hakiki bayram olması ümidiyle,
ümmet-i Muhammedin hal-i pürmelali açısından 
bayram hediyesine en muhtaç birer yetim olduğumuz mülahazasıyla, Şefkat Peygamberi’nin ruhaniyetine sığınarak,
senden yeniden bir kere daha diriliş istiyoruz Ya Rabbi
 
Ey her şeye gücü yeten Allahım
 
Efendimiz’i düşünmekle 
hayatın hiç kimseye nasip olmayan tadını
ve varlığın bitmeyen zevkli maceralarını duyarız.
Duyarız imanın yenilmez gücünü,
Duyarız Müslümanlığın kahramanlık olduğunu,
Duyarız doğruluğun paha biçilmez kıymetler ihtiva ettiğini,
Duyarız iffet ve ismetin, meleklerinkine denk insan tabiatının bir buudu haline geldiğini.
Nolur bu ve benzeri nice güzellikleri daha derince ve engince 
Bütün insanların ruhlarına duyur Ya Rabbi!
 
Ya Rabbel Alemin
 
O’nun terbiyesi, onun üslûbu ve onun sistemiyle yetişmiş olan nesillerin
imanları izân ufkuna erişiyor,
muhabbetleri çağlayanlara dönüşüyor.
Efendimiz’i bu ölçüde duyup sevmeleri münasebetiyle
her an daha da şahlanıyor
ve O kutlunun arkasında bulunma sevinciyle adeta yeni bir asr-ı saadet yaşanıyor.
Sen dünyamıza yeniden bir huzur çağı 
ve gül devri yaşat Ya Rabbi!
 
Ey yüceler yücesi Allahım
 
Yüzümüz yok, hicap içindeyiz;
Efendimiz’in senin katındaki nazının geçerliliğine de ümitlerimiz tam.
Keşke ne seviyede olursa olsun 
Efendimiz’den hiç uzaklaşmasaydık; 
ondan gelen ışıklardan 
ve ruhlarımıza boşalan mânâlardan 
hiç mahrum kalmasaydık..
Ve onu o inandırıcı çehresiyle 
içlerimizde hep taptaze ve dipdiri duyabilseydik!..
Sen bizleri kendi uzaklıklarını aşabilen
hak ve hakikatleri de bütün derinlikleriyle duyabilenlerden eyle Ya Rabbi!
 
Ya İlahel Alemin
 
O Güzeller Güzeli Sevgiliyi, bir kere daha misafirimiz eyle..
tahtını sinelerimize kur
gönüllerimizdeki karanlıkları kov,
bütün benliğimize ruhunun ilhamlarını duyur
ve bize yeniden diriliş yollarını göster Ya Rabbi
 
İnananları karanlıklardan aydınlığa çıkaran Allahım
 
Her gün biraz daha azgınlaşan şu zulmetleri o kutlunun ışığıyla dağıtıver
herkesi inleten zulüm ve adaletsizlik ateşini söndürüver.
Her şekliyle kine, nefrete, düşmanlığa kilitlenmiş şu zavallı ruhların boyunlarındaki zincirleri çözüver
Sevgiye, merhamete, şefkate hasret giden sinelerimizi muhabbetle, hoşgörüyle coşturuver
Ruhlarımızı aklın aydınlığı, gönüllerimizi de mantık ve muhakeme enginliğiyle buluşturuver
Ve bizi kendi içimizdeki hicran ve hasretlerimizden kurtarıver ya Rabbi!
 
Ey merhameti bol olan Allahım!
 
Şefkati, adaletini aşkın Gönüller Sultanı’nı unuttuğumuzun 
ve saygısızlıkta bulunduğumuzun farkındayız.
Biliyoruz ki o Rahmet Nebisi 
incinse de küsmedi
Vefasızlık görsede alakayı kesmedi
Başını yaranlar, dişini kıranlar karşısında bile ellerini açıp dua dua yalvardı. Katiyen lanette bulunmadı. Lanet ve bedduaya âmin de demedi.
Sinesini, Ebû Cehil’leri bile ümitlendirecek ölçüde açabildiği kadar açtı
ve her sözünü, her davranışını senin rahmetinin enginliğine bağladı.
Sen bizleri onun o engin merhametinden istifade eden 
ve şefaatine de nâil olanlardan eyle ey Rabbi!
 
Ey ihsanları sonsuz olan Allahım
 
Düşe-kalka olsa da hep Efendimiz’in izinde yürüme gayretindeyiz.
Nolur bizi bir kere daha sevindir. 
Sevindir ki; bağının taptaze fidanlarıyla 
adını âleme tam duyuracak demdeyiz.
Bu dünya ışığa hasret gidiyor. 
Bizler o kırık azimlerimiz ve o çatlamış ümitlerimizle, 
yolların hakkını veremesek de hep yollardayız.
Sadece hislerimizle de olsa, aradığımız hep senin habibin;
Nolur gönüllerimiz bir kere daha onunla dolsun,
ufuklarımızı saran şu upuzun geceler yerlerini gündüzlere bıraksın
ve viladeti bizim hakiki bayramımız olsun..
 
Ey yapılan dualara cevap veren Allâhım
 
Sana itaat edilir Sen karşılığını veririsin;
Sana isyan edilir, sen bağışlar ve affedersin,
Darda kalanlara icabet edersin,
Zararı sıkıntıyı ortadan kaldırırsın
Hastalara şifa, dertlilere deva verirsin
Günahları bağışlar, tövbeleri kabul edersin
Sen bizlerin dualarını kabul buyur ya Rabbi!
 
Allâhım
 
Acizlikten, üzüntüden, tasadan, kederden,
Korkaklıktan, kabir azâbından, cehennem ateşinden sana sığınırız.
Bizleri kötülükten ve kötülerin şerrinden emin eyle ya Rabbi!
 
Ey Yüceler Yücesi!
 
Bize karşı düşmanlık duygularıyla oturup kalkanların kalblerini yumuşatmak murad ediyorsan, 
bize ve gönüllüler hareketine karşı onların kalblerini yumuşat 
ve sinelerini daimî bir sevgiyle doldur! Ya Rabbi!
Ey kalbleri evirip çeviren Sultanlar Sultanı!
Bizim kalblerimizi de, onların kalblerini de sevdiğin ve hoşnut olduğun güzelliklere çevir! Ya Rabbi!
 
Allahım
 
Sen bizlere bizi aşan istidat ve kabiliyetler ver
ve lutfedeceğin bu kabiliyetleri
Senin rızan yolunda kullanmayı
bizlere nasip eyle ya Rabbi!
 
Allahım
 
Sen bizlere peygamberleri donattığın sıfatları lutfet lakin biz lutfedeceğin bu sıfatları tefahur vesilesi yapmayalım ve hep kendimizi sıfır görelim ya Rabbi!
 
Allahım
 
Cümlemize vicdan genişliği lutfet
Kalplerimize inşirah bahşet
Bizleri kollektif şuura sahip kullarından kıl
Ve bizleri müttakilere rehber eyle ya Rabbi!
 
Ey yüceler yücesi olan Allahım
 
Biz ümmeti Muhammedin dağınıklığını gider
Bize ve ülkemize birlik ve dirlik ver
Bütün dünyaya da huzur ve barış nasibeyle..
Kalplerimizi birbirene ısındır ve
Bizleri birbirimize sevdir
Dünyanın dört bir tarafında hizmet eden kardeşlerimizi
Bizlerle beraber ihlas-ı etemme muvaffak kıl ya Rabbi!
 
Allâh’ım!
 
Efendimiz Hz. Muhammed (sav)in Sen’den istediği 
her türlü hayrı Sen’den istiyor, 
yine Peygamber Efendimizin sana sığındığı 
her türlü şerden de sana sığınıyoruz.
 
Yâ Erhamerrâhimîn ve Yâ Ekremelekremîn!
 
Bizim, anne-baba ve ecdadımızın
Bize rehberlik ve kılavuzluk yapan büyüklerimizin,
Bir harf bile olsa kendilerinden istifade ettiğimiz hocalarımızın,
Sevdiklerimizin, sevenlerimizin,
Içinde neşet ettiğimiz beldedeki insanların,
Milletimiz fertlerinin,
Kadın-erkek inanan bütün arkadaşlarımızın,
Dostlarımızın, kardeşlerimizin..
Bize karşı hep civanmertçe davrananların..
Hayır dualarında unutmayıp
Her zaman bizi de yâd edenlerin..
Üzerimizde hakkı bulunan kimselerin..
Kıymetli nasihatleriyle
Bize bekâ desenli sâlihatın yollarını gösterenlerin…
Ve bütün ümmet-i Muhammedin
Günahlarını bağışla! Ya Rabbi!
 
Allahım!
 
Duamızın sonunda Sana olan minnet ve şükran hislerimizi
Bir kere daha tekrarlıyor,
Resûl-ü zîşânı, âlini, ashabını
Bir kez daha salavâtlarla anıyor
Ve dualarımızı kabul buyurmanı istirham ediyoruz.
Ne olur, bizlerin dualarına icabet buyur ya Rabbi!
 
Amin ve selamün alel murselin vel hamdü lillahi Rabbil-alemin
 

Mudurnulu Genç Eğitimci Mudurnu Haber de

 

Mudurnulu Genç Eğitimci Kardeşimiz İbrahim DURSUN  bundan böyle Mudurnu Haber  ekibinde  köşe yazıları ile yer alacak.

BAŞLARKEN                                                                                                  

Sevgili Okurlar, tarih ve kayıt yazının icadı ile başlayan süreçtir.

İslam’ın birinci emri oku, hemen ardından gelen ayetlerde yazdır.

Ezcümle yazmak iyiyi, güzeli, doğruyu… Bu nedenlerden ötürü doğduğum memlekete ve memleketimle ilgili sosyal, kültürel, tarihi, güncel olan konuları bir sosyal bilimci gözüyle yazmaya çalışacağım. Kalemimizde sevgi, barış, kardeşlik ve Mudurnu lehine olanlar yer alacak.

Çünkü bu memleket sahip bırakılamayacak kadar güzel görmezden gelinemeyecek kadar zengin kültür ve tarihe sahiptir. Önce bu zenginliği çocuklarımıza, sonra aydınlarımıza ve halkımıza anlatarak yaşatabiliriz.

Önce ben, yalnız ben, sadece ben diyenler geleceğe ve kendilerine yaşama şansı tanımazlar. O nedenle ben değil biz olmalıyız. Aklımızın erdiği doğru bildiğimiz konuları aktarmaya çalışacağız.

Bu düsturla Mudurnu haber sitesine, Aydın Özpelite bu köşeden yazmamıza vesile olduğu için teşekkür ederiz.

Memleket İsterim

Yazının başlığı Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Memleket İsterim “ şiirine atıfta bulunarak alınmıştır.

Ne diyor Cahit Sıtkı mısralarında:

MEMLEKET İSTERİM

Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim

Ne başta dert ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim

Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim

Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;

Olursa bir şikâyet ölümden olsun. Yazar: CAHİT SITKI TARANCI

Hâsılı güzel memleketimizin Cahit Sıtkı’nın mısralarındaki kadar içten ve güzel olması dileğiyle.

Saygılarımla…

 İBRAHİM DURSUN

www.mudurnuhaber.com

 

REGAİP KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN

Regaip Kandili'ni böyle ihya edelim

Halk arasından üç aylar olarak bilinen Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Bu ayları diğer aylardan farklı kılan nitelikleri özellikle Recep ve Şaban ayının faziletine dair Efendimiz söyledikleri bu aylarda diğer aylara nazaran ibadet, hayır hasenat ve kulluk noktasında ilave olarak yaptıkları ve bu ayların Ramazan ayına hazırlık olmasıdır.

Peygamberimiz (a.s.m)’ ın Ramazan ayından sonra en çok oruç tuttuğu ay Receb ayıdır. Bu Receb ayında oruç tutmanın muazzam, muhteşem sevabları var.

Mübarek Kandil Gecelerini Nasıl Değerlendirmeliyiz?

1. Kur’an-ı Kerim okuyarak,

2. Peygamberimiz ( a.s.m)’ın mübarek duası olan Cevşen-ül Kebiri okuyarak,

3. Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkında sohbet ederek,

4. Allah rızası için namaz kılarak,

5. Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe yaparak,

6. Günahlarımızın bağışlanması için Allah’tan af dileyerek,

7. Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okuyarak,

8. Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua ederek,

9. Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek; yoksulları, öksüz ve yetimleri sevindirerek,

10. Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek,

11. Dargın ve küskünleri barıştırarak, değerlendirebiliriz.

Receb Ayı ve Regaib Gecesi ile İlgili Hadis-i Şerifler:

• Allahü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder.[Gunye]

• Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Receb’in hepsini tutmuş gibi sevap verilir. [Miftah-ül-cenne]

• Ramazan ayı dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır.) [Ebu Yala]

• Şu beş gecede yapılan duâ geri çevrilmez. Regaib gecesi, Şabanın 15. gecesi, Cuma, Ramazan bayramı ve Kurban bayramı gecesi.) [İbn-i Asâkir]

• “Receb-i Şerîf’in birinci gününde oruç tutmak üç senelik, ikinci günü oruçlu olmak iki senelik ve yine üçüncü günü oruçlu bulunmak bir senelik küçük günahlara kefaret olur. Bunlardan sonra her günü bir aylık küçük günahların af ve mağfiretine vesile olur.” buyuruyorlar. (Camiu-s sağir)

• İbn-i Abbas -radiyallahu anh- Hazretleri: “Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Recep ayında bazen o kadar çok oruç tutardı ki, biz O’nu hiç iftar etmeyecek zannederdik. Bazen de o kadar çok iftar ederdi ki, biz O’nu hiç oruç tutmayacak zannederdik.” buyurmuştur. (Müslim)

• Muhakkak zaman, Allah’ın yarattığı günkü şekliyle akıp gitmektedir. Yıl on iki aydır. Bunlardan dördü haram aylardır. Ve üçü ard arda gelmektedir. Zilkade, Zilhicce, Muharrem bir de Cemaziye’l-âhirle Şaban ayları arasında gelen Mudar kabilesinin ayı Recep ayıdır.” (Buhârî, Tefsir, Sure, 8,9)

• “Recep ayı Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır.” (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 1/423)

• Yine mübarek üç aylardan ilki olan Receb ayının önemi ve değeri hakkında Enes b. Malik ( r.a. )’dan şöyle rivayet edilir: Receb ayı girdiğinde Hz. Peygamber şöyle derdi: “Allahım! Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/259)

• Receb’in ilk cuma gecesini ihya edene, Allahü teâlâ, kabir azabı yapmaz. Duâlarını kabul eder. Yalnız, 7 kimsenin duasını kabul etmez: Faizci, Müslümanları aşağı gören, ana babasına eziyet eden, Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın, çalgıcı, livata ve zina eden, beş vakit namazı kılmayan. [Bu günahlardan vazgeçmedikçe, duaları kabul olmaz.] [Saadet-i Ebediyye]

• Receb büyük bir aydır. Allah bu ayda hasenatı kat kat eder. Receb ayında bir gün oruç tutana, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün oruç tutana Cennetin 8 kapısı açılır. On gün oruç tutana, Allah istediğini verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, “Geçmiş günahların affoldu” der. Receb ayında Allahü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi ve o da, Receb ayını oruçlu geçirdi. Yanındakilere de oruç tutmalarını emretti. [Taberânî]

• Kim Receb ayında, takva üzere bir gün oruç tutarsa, oruç tutulan günler dile gelip “Ya Rabbi onu mağfiret et” derler. [Ebû Muhammed]

• Hz. Aişe ( r.a ) validemiz, “Resûlullah, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmaya çok önem verirdi.” buyuruyor. Çünkü Hadis-i Şerifte, “Ameller Allahü teâlâya pazartesi ve perşembe günleri arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz edilmesini istiyorum.” buyururdu. (Tirmizî)

www.mudurnuhaber.com